Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 2638
Toplam 15256383
En Fazla 20355
Ortalama 2608
Üye Sayýsý 1175
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
Allah’tan Baþkasýna Kulluk Yapanlar
16/04/2010 - 11:55
 
Abdullah Dai
Yegâne Rabbimiz Allah Azze ve Celle, asla þirk koþmadan,(1) yalnýz ve yalnýz O’na kulluk, yani ibadet edelim diye yaratmýþ olduðu biz insan kullarý, (2) O’ndan baþka rab ve ilâh edinmemeye emrolunmuþuz. O, biz insan kullarýnýn yegâne Rabbi ve Ýlâhýdýr.
“Senden önce hiçbir Rasul göndermedik ki, ona þunu vahyetmiþ olmayalým: ‘Benden baþka ilâh yoktur, öyleyse Bana ibadet (kulluk)edin.” (3)
Ýnsanýn yaratýlýþ gayesi ve vazifesi, Allah’a þirk koþmadan ibadet yani kulluk etmek iken, dosdoðru yoldan sapýtanlar, Allah’dan baþkalarýný rabler ve ilâhlar edinmektedirler… (4)
Yegâne önderimiz Rasulullah(sav)’den Adiyy b. Hatim(ra)’ýn rivayet ettiði hadiste buyrulduðu gibi, Allah’dan baþka rabler:
“Herhangi bir þeyi onlara helâl kýldýklarý vakit onu, helâl kabul ediyorlar ve herhangi bir þeyi de onlara haram kýldýklarý vakit onu, haram kabul ediyorlardý.” (5)

Allah’ýn helâl kýldýðýný haram, haram kýldýðýný helâl eden, yani Allah’ýn serbest ettiðini yasaklayan, yasakladýðýný serbest yapan kiþilere, makamlara, meclislere ve kitlelere itaat edenler, onlarý, Allah’tan baþka rabler edinmiþ ve ilâhlaþtýrmýþlardýr. Onlara, rab ve ilah ismini vermeleri veya vermemeleri bunu deðiþtirmez. Hangi isim ve hangi vasýflarla anarlarsa ansýnlar, netice itibariyle fark eden bir þey yoktur. Onlar, onlarý rab ve ilâh konumuna getirmiþlerdir.
Meþhur müfessir Elmalýlý Muhammed Hamdi Yazýr (ra)’in beyanýyla:
“Herhangi birini rab edinmiþ olmak için behemahal ona, ‘rab’ adýný vermiþ olmak þart deðildir. Allah’ýn emrine uygun olup olmadýðýný hesaba katmayarak, onun emrine uymak ve özellikle de dinin hükümlerine aid olan hususlarda onu kural koymaya yetkili sanýp ne söylerse, ne emrederse doðru farzetmek, ona uyduðu zaman Allah’ýn emrine ters düþecegini düþünmeden hareket etmek, onun emirlerini taparcasýna yerine getirmek, onu rab edinmek ve ona tapmak demektir.” (6) 
Ýþte apaçýk hakikat budur! Birilerinin iyi niyetleri, maslahatlara dayalý te’villeri ve þerr iþlerken hayýr murad etmeleri hakikatý deðiþtirmez…
Âlemlerin Rabbi Allah Azze ve Celle þöyle buyuruyor:
“Allah, O’ndan baþka ilâh yoktur. En güzel isimler O’nundur.” (7)
“Gerçekten Ben, Ben Allahým. Benden baþka ilâh yoktur. Þu hâlde Bana ibadet (kulluk) et ve Beni zikretmek için dosdoðru namaz kýl.” (8)

Ýnsanlarýn, ortaðý olmayan Rabbi, Meliki ve Ýlâhý Allah Teâlâ,(9) Kendisinden baþka rab ve ilâh olmadýðýný beyan etmekte, sadece kendisine ibadet, yani kulluk edilmesini ve kendisinden baþka rablaþtýrýlan, ilâhlaþtýrýlan þeylere ibadet yani kulluk edilmemesini emretmektedir.
Hidayete sýrt çeviren, imaný reddeden ve Ýslâm’dan iradeleriyle uzaklaþanlar, yani müþrikler, kâfirler ve taðutîler, Allah’dan baþka rabler- ilâhlar edinmiþ, onlara ibadet, yani kulluk etmektedirler. Onlar, Allah’tan baþka rab ve ilâhlara kulluk yaparken, diðer insanlarý da etkilemekte, hele hele toplumda yetki sahibi yöneticiler ise, yönetilenleri de Allah’tan baþka rab ve ilâhlara yönlendirmektedirler.
Þu da apaçýk bir hakikattýr ki, “yönetilenler, yönetenlerin dini üzeredir!”
Allah’ý býrakarak veya Allah’a inanmakla beraber Allah’dan baþka rab ve ilâhlara ibadet, yani kulluk edenleri, þöyle sýralayabiliriz.
1-  Þeytana Ýbadet (Kulluk) Edenler
Rabbimiz Allah Teâlâ þöyle buyurur:
“Ey Âdemoðullarý, ben size, ahd vermedim mi ki, þeytana ibadet (kulluk) etmeyin. Çünkü o, sizin için apaçýk bir düþmandýr.
Bana ibadet (kulluk) edin, doðru yol budur.
Andolsun o, sizden birçok insan neslini saptýrmýþtý. Yine de aklýnýzý kullanmýyor muydunuz?” (10)
Ýmam Kurtubî (ra), meþhur tefsirinde þu açýklamayý yapar:
“Ey Âdemoðullarý, þeytana tapmayýn (ibadet etmeyin)’ Masiyeti gerektiren hususlarda ona itaat etmeyin ‘diye size emrimi açýklamadým mý?’
Buradaki ‘ahd (emir)’ vasiyet anlamýndadýr. Ben, Rasullerim vasýtasýyla size teblið edip tavsiye etmedim mi? Demektir.”(11)
Ýmam Fahruddin er-Râzî (ra) þöyle diyor:
“Ayetteki ‘Þeytana tapmayýn (ibadet etmeyin)’ ifadesinin mânâsý, ona itaat etmeyin þeklindedir. Bunun delili þudur: Yasaklanan þey, sadece þeytana secde etmemek deðildir. Aksinin onun emirlerini kabul edip tutmak da yasaktýr. Çünkü boyun eðmek de bir ibadettir.
Biz, emirlere (baþkanlara) ibadetle emrolunduk. Çünkü Hakk Teâlâ’nýn: ‘Allah’a itaat edin, Rasule itaat edin ve sizden olan ulu’l-emre de (itaat edin).’ (4/Nisa, 59) fermaný ile, onlara itaat ile emrolunduk denilmesin.
Çünkü onlara itaat etmek, Allah emrettiði için olunca bu, yine Allah’a ibadet ve itaat sayýlýr. Nasýl böyle olmasýn ki, bizzât baþkasýna yapýlan secde ve rükû bile Allah’ýn emriyle olunca, ancak Allah için bir ibadet olur. Baksana, Melekler, Hz. Âdem(as)’a secde ettiler. Bu, ancak Allah’a ibadettir. Baþkanlara ibadet etmek, onlara, Allah’ýn emretmediði konularda itaat etmek demektir.”(12)

Þeytana ibadet etmek, onun emrettiði þeylere itaat edip boyun eðmektir… Allah’ýn hükümlerine aykýrý olan emir ve isteklerde herhangi birisine itaat, ona ibadet etmek demektir… Bundan dolayý, Ýslâm Milleti’nin atasý, Allah’ýn dostu, tek baþýna bir ümmet olan ve put kýran Ýbrahim (as), Allah’ýn kendisine verdiði Nübüvvet ve Risâlet görevine hakkýyla yaparken, taðut Nemrud’un diyanet iþleri baþkaný ya da dinden sorumlu devlet baþkaný olan babasý Âzer’e (13) þöyle diyordu:
“Babacýðým, þeytana ibadet (kulluk) etme, kuþkusuz þeytan, Rahmân (olan Allah) a baþkaldýrandýr.”(14)
Ýmam Kurtubî (ra)’in beyanýyla, bu ayette þöyle denilmek istenmiþtir:
“Onun (þeytanýn), sana emrettiði küfür ve inkârda ona uyma! Çünkü masiyet hususunda herhangi bir þeye veya kimseye itaat eden, ona ibadet etmiþ olur.”(15)
Rabbimiz Allah Teâlâ, katýksýz iman eden muvahhid mü’min kullarýný uyarmakta ve emretmekte:
“Gerçek þu ki þeytan, sizin düþmanýnýzdýr. Öyleyse siz de o nu düþman edinin. O, kendi grubunu, ancak çýlgýnca yanan ateþin halkýndan olmaya çaðýrýr.”(16)
Allah Azze ve Celle’nin, insan kullarýný irþâd etsin, onlara hidayet yolunu göstersin diye vazifeli kýldýðý ilk insan ve ilk Nebî Âdem (sav)’a düþman olan þeytan, Âdemoðullarýnýn da düþmaný olmaya ahdetmiþtir:
“(Þeytan) dedi ki: ‘Madem öyle, beni azdýrdýðýndan dolayý onlar (ý, insanlarý saptýrmak) için mutlaka Senin dosdoðru yolunda (pusu kurup) oturacaðým.
Sonra muhakkak önlerinden, arkalarýndan, saðlarýndan ve sollarýndan sokulacaðým. Onlarýn çoðunu þükredici bulamayacaksýn.’
(Allah) dedi: ‘Kýnanýp alçalmýþ ve kovulmuþ olarak ordan çýk. Andolsun, onlardan kim seni izlerse, cehennemi sizlerle dolduracaðým.” (17)
Þeytan, insanlardan aldatýp Allah’ýn dosdoðru yolundan uzaklaþtýrýp sapýk yollara yönlendirdiði taraftarlarýný çýlgýnca yanan ateþe, yani cehenneme çaðýrmaktadýr. Mü’min müslüman kullar, bu çaðrýyý reddetmiþ, kendilerine düþman olan þeytaný, düþman görmüþ ve ona göre tavýrlarýný almýþlardýr. Þeytanýn çaðrýsýna uyanlar, ona itaat edenler, þeytana kul olmuþ ve ona ibadet eder bir hâle gelmiþlerdir.
Ýmam Kurtubî (ra) ve Ýmam Fahruddin Râzî(ra) ile diðer Ýslâm âlimlerin de beyan ettikleri gibi, Allah’ýn hükümleriyle hükmetmeyenlere yapýlan itaat, onlara ibadet etmek, yani kullukta bulunmaktýr. Böylece Allah’dan baþkasýna kul olmuþ olur.

2-Taðuta Ýbadet (Kulluk) Edenler
Rabbimiz Allah þöyle buyurur:
“De ki: ‘Allah katýnda, kesinleþmiþ biz ceza olarak bundan daha kötüsünü haber vereyim mi? Allah’ýn kendisine lânet ettiði, ona karþý gazablandýðý ve onlardan maymunlar ve domuzlar kýldýðý ile taðutu ibadet (kulluk) yapanlar, iþte bunlar, yerleri daha kötü ve dümdüz yoldan daha çok sapmýþlardýr.” (18)
Þeyhu’l-Ýslâm Ebu’s-Suûd Efendi(ra)’ýn beyanýyla, “taðuttan murad: Kâhinler ve Allah Teâlâ’ya isyan yolunda itaat ettikleri herkestir.” (19)
Ýmam Teberî (ra)’ýn Ýslâm Milleti’nce kabul görmüþ “taðut” kavramýnýn izahý þöyledir:
“Taðut: Allah’ýn karþýsýna dikilen, ayaklanan, O’nun emirlerine zýt yeni hükümler icad eden her varlýk, Allah’dan baþka itaat edilmesi istenen herhangi bir þey, kendisine ister bilerek, isteyerek uysunlar, isterse zorla, tehdidle boyun eðdirilsin, her iki hâlde de bu uyulan, itaat edilen taðuttur. Þeytan olmasýnýn, put olmasýnýn yahud da bunlardan baþka herhangi bir þey olmasýnýn önemi yoktur.” (20)

Ýslâm ulemasýnca kabul görmüþ bu tarihe göre, iþgal edilmiþ Ýslâm topraklarýndaki egemen düzenlerin tümü taðutturlar. Çünkü bu düzenler ve taraftarlarý, Allah’ýn hükümlerinin hakim olmasýný istemedikleri ve bu hükümlere düþman olduklarý yetmiyormuþ gibi, Allah’ýn hükümlerini yasaklamýþ ve o hükümlerle hüküm edilmesini isteyenleri suçlu kabul ederek, en korkunç iþgencelere tabi tutmuþ, onlarý yýllarca hapsederek cezalandýrmýþ ya da idam ederek þehid etmiþlerdir.
Bu egemen zalim taðutlara itaat etmek ve onlara destek vermek, onlara ibadet yani kulluk yapmak demektir.
Bundan dolayý Rabbimiz Allah Teâlâ, Muvahhid mü’min kullarýnýn vasýflarýný beyan ederken, “Onlarýn taðuta ibadet etmekten kaçýndýklarýný” beyan buyurmuþtur:
“Taðuta ibadet (kulluk) etmekten kaçýnan ve Allah’a içten yönelenler ise, onlar için bir müjde vardýr. Öyleyse kullarýma müjde ver.
Ki onlar, sözü iþitirler ve en güzeline uyarlar. Ýþte onlar, Allah’ýn kendilerini hidayete erdirdiði kimselerdir ve onlar, temiz akýl sahibleridir.”(21)
Taðutu, inancýyla, ideolojisiyle, felsefesiyle, kurum ve kuruluþlarýyla reddedip itaat etmeyenler için þöyle buyrulmuþtur:
“Artýk kim taðutu tanýmayýp (onu reddedip) Allah’a inanýrsa, o, sapasaðlam bir kulpa yapýþmýþtýr, bunun kopmasý yoktur. Allah, iþitendir, bilendir.”(22)

3-Hevâya Ýbadet (Kulluk) Edenler
Rabbimiz Allah Teâlâ, hevâsýný ilâhlaþtýrýp ona ibadet eden ve hevâ kulu olan için þöyle buyurur:
“Kendi hevâsýný (istek ve tutkularýný) ilâh edineni gördün mü? Þimdi ona karþý sen mi vekil olacaksýn?
Yoksa sen, onlarýn çoðunu (söz) iþitir ya da aklýný kullanýr mý sayýyorsun? Onlar, ancak hayvanlar gibidirler, hayýr, onlar, yol bakýmýndan daha þaþkýn (ve aþaðý) dýrlar.” (23)
Ýbnu’l-Cevzî (ra), “Zadü’l-Mesir” adlý eserinde bu ayeti tefsir ederken þunlarý kaydeder:
“Allah Teâlâ, sonra arzularýnýn (hevâlarýnýn) davet ettiði þeye ibadet etmekle Peygamberlerinin dikkatini çekerek þöyle buyurdu:
“Kendi hevâsýný (istek ve tutkularýný) Ýlâh edineni gördün mü?”
Ýbn Abbas (ra) þöyle demiþtir:
-Onlardan kimisi taþa tapardý. Onlardan daha güzelini görünce, onu atar, ötekisine tapardý.
Katâde de þöyle demiþtir:
-O kâfir, aklýna ne eserse onu yapardý.
Ýbn Kuteybe de þöyle demiþtir:
-Keyfine uyar ve hakký terk eder, böylece o þey ilâhý gibi olur.”(24)
Allâme Râðýb el- Isfehânî (ra), hevâ konusunda þunu söyler:
“Ýnsanýn gönülden þehvete meyletmesine hevâ denildiði gibi, þehvete meyleden gönle de bu isim verilmiþtir.
Deniyor ki:
-Bu ismi almasýnýn nedeni, dünyada peþine takýlaný her tür felâkete, ahirette ise Hâviye’ye (101/Kâria, 9) sürüklemesidir.”(25)
Hevâsýný ilâh ve rab edinerek, onun her arzusunu yerine getirip itaat eden, hevâya kul olmuþ olup yaptýðý da hevâya ibadet etmektir.
Rabbimiz Allah Teâlâ þöyle buyurur:
“Þimdi sen, kendi hevâsýný ilâh edinen ve Allah’ýn bir ilim üzere kendisini saptýrdýðý kulaðý ve kalbini mühürlediði ve gözü üstüne bir perde çektiði kimseyi gördün mü? Artýk Allah’dan sonra ona kim hidayet verecektir? Siz, yine de öðüt alýp düþünmüyor musunuz?” (26)
Hasan (ra), bu konu hakkýnda þöyle diyor:
_Hevâsýna tabi olan kimse, öyle bir kimsedir ki, sadece kendi arzuladýðý þeyleri yapar?
Katâde(ra) ise, bu konuda þöyle diyor:
-Nefsini ilâh edinen kiþi, öyle bir kimsedir ki, sadece kendisinin arzuladýðýný yapar ve her þeyin sahibi olmak ister. Allah’a karþý onu, bundan engelleyecek hiçbir korkusu yoktur!(27)
Hevâlarýný ilâhlaþtýrýp ona ibadet edenlerin sapýklar olduðunu beyan eden Rabbimiz Allah þöyle beyan buyurur:
“Bil ki onlar, kendi hevâ (istek ve tutku)larýna uymaktadýrlar. Oysa Allah’dan bir kýlavuz (doðru yol gösterici) olmaksýzýn kendi hevâsýna (istek ve tutkularýna) uyandan daha sapýk kimdir? Þübhesiz Allah, zulmeden bir kavme hidayet vermez.”(28)

4-Atalarýnýn Ýlkelerine Ýbadet(Kulluk) Edenler
Þirk ve küfür üzere olan atalarýnýn ilkelerine itaat eden, böylece onlara ibadette yani kullukta bulunanlar hakkýnda þöyle buyurur Âlemlerin Rabbi Allah Teâlâ:
“Ýnsanlardan öyleleri vardýr ki, hiçbir ilme dayanmadan, bir yol gösterici ve aydýnlatýcý bir kitab olmadan Allah hakkýnda mücadele edip durur.
Onlara: ‘Allah’ýn indirdiklerine uyun denildiðinde, derler ki: ‘Hayýr, biz, atalarýmýzý üzerinde bulunduðumuz þeye uyarýz.’ Þayet þeytan, onlarý çýlgýnca yanan ateþin azabýna çaðýrmýþsa da mý (buna uyacaklar)?” (29)
“Ne zaman onlara: ‘Allah’ýn indirdiklerine uyun’ denilse, onlar: ‘Hayýr, biz, atalarýmýzý üzerinde bulunduðumuz þeye uyarýz’ derler. (Peki,) ya atalarýnýn aklý bir þeye ermez ve doðru yolu bulmamýþ idiyseler?” (30)
“Hayýr, dediler ki: ‘ Gerçekten atalarýmýzý bir ümmet (din/ geleneksel bir davranýþ biçimi) üzerinde bulduk ve doðrusu biz, onlarýn izleri üstünde doðru olana yönelmiþleriz.” (31)

5-Dünya Malýna Ýbadet (Kulluk) Edenler
Yalnýz ve yalnýz Allah Teâlâ’ya ibadet etsinler diye yaratýlan insanlar, geçici dünya hayatýný ebedî ahiret hayatýna tercih eder ve dünyanýn süslü mallarýna sevdalanýr, onlarý elde etmek uðrunda ömürlerini harcar, bunun için Allah’a itaattan geri kalacak olurlarsa, onlarýn bu tavýrlarý, dünya ve dünya mallarýna kul olmaktan baþka bir þey deðildir…
Rabbimiz Allah Azze ve Celle þöyle buyurur:
“Kim dünya hayatýný ve onun geçiciliðini isterse, onlara yapýp ettiklerini onlara tastamam öderiz ve onlar, bunda hiçbir noksanlýða uðratýlmazlar.
Ýþte bunlarýn, ahirette kendileri için ateþten baþkasý yoktur. Onlarýn, onda (dünyada) bütün iþledikleri boþa çýkmýþtýr ve yapmakta olduklarý þeyler de geçersiz olmuþtur.” (32)
“Ey insanlar, hiç þübhesiz Allah’ýn va’dý haktýr. Öyleyse dünya hayatý sizi aldatmasýn ve aldatýcý(lar) da sizi Allah ile aldatmasýn.”(33)
Ebu Hureyre( ra)’ýn rivayetiyle Rasulullah (sav) þöyle buyurur:
“Altýn kulu, gümüþ kulu, dört köþeli ve zencefli kumaþ kulu kahrolsun! Böyle kimseye verilirse memnûn olur, verilmezse kýzar. Böyle (dünya düþkünü) kiþi, sürünsün, zarara yuvarlansýn! Vücûduna diken battýðýnda cýmbýzla çýkaran bulunmasýn!”(34)
Allâme Ýbn Hacer el- Askalânî(ra), “Fethu’l-Bârî” adlý “Sahih-i Buhârî Þerhî” ’nde þunlarý beyan eder:
“Abduddinar: Malý toplamaya hýrsla talib olan ve onu muhafaza eden demektir. Kiþi, böylece âdeta o malýn hizmetkârý, kulu ve kölesi olmaktadýr.
Hadiste kiþiyi, çalýþma ve hareketten alýkoyacak þeyle bedduâ edildiðine iþaret vardýr. Söz konusu þahsa bedduâyý câiz hâle getiren, onun bütün çabasýný dünyalýk biriktirmeye ve bununla meþgul olarak, kendisine emredilen vâcib ve menduplarla meþgul olmayý ihmal etmeye yönelmesidir.”(35)
 

1) Bkz. Kehf, 18/110.
2) Bkz. Zariyat, 51/56.
3) Enbiya, 21/25.
4) Bkz. Tevbe, 9/31,
5) Sünen-i Tirmizî, Kitabu Tefsiru’l-Kur’ân, B.10, Hds.3292.
6) Elmalýlý M. Hamdi Yazýr, Hak Dini Kur’ân Dili, Ýst. T.Y.C.4, Sh.361. (Yenda yayýnlarý)
                    Not: Metin sadeleþtirilmiþtir. Bkz. Azim Yayýnlarý’nýn sadeleþmiþ nüshasýna, c. 5, sh.318.
7) Taha, 20/8.
8) Taha, 20/14.
9) Bkz. Nas, 114/1-3.
10) Yasin, 36/60-62.
11) Ýmam Kurtubî, el- Câmiu li Ahkâmi’l-Kur’ân, çev. M.Beþir Eryarsoy, Ýst. 2002, c.14, Sh. 436.
12) Fahruddin er-Râzî, Tefsîr-î Kebîr- Mefâtihu’l-Gayb, çev. Prf. Dr. Suat Yýldýrým, Vdð. Ank.1994, c. 18, Sh. 533.
13 Bkz. Sahih-i Buhârî Muhtasarý Tecrîd-i Sarîh Tercemesi ve Þerhi, Þerh: Kâmil Miras, Ank.1980, C-9, Sh.107.
14) Meryem, 19/44.
15) Ýmam Kurtubî, A.g.e. C.11, Sh. 208.
16) Fatýr, 35/6.
17) A’râf, 7/ 16-18.
18) Mâide, 5/60.
19) Þeyhul Ýslâm Ebu’s- suûd Efendi, Ebussuûd Tefsiri- Ýrþâdu’l- Akli’s- Selim, çev. Ali Akýn, Ýst. 2006, C.4,Sh. 1682.
20) Taberî, Câmiu’l- Beyân, Kahire, 1398/1968, c. 3, Sh. 13.
      Türkçe Tercemesi: Ebu Cafer MUHAMMED B. Cerîr et- Taberî, Taberî Tefsiri, çev. Hasan Karakaya- Kerim Aytekin, Ýst. 1996. C.2, Sh. 115.
21) Zümer, 39/17-18.
22) Bakara, 2/256.
23) Furkan, 25/43-44.
24) Ýmam Ebu’l-Ferec Cemâluddin Abdurrahman Ali Ýbn Muhammed Cevzî, Zadü’l- Mesir Fi Ýlmi’t- Tefsir, çev. Doç.Dr. Abdulvehhab Öztürk, Ýst. 2009, C.4, Sh. 420.
25) Râðýb el- Isfehânî, Müfredât, çev. Doç. Dr. Abdulbaki Güneþ- Dr. Mehmet Yolcu, Ýst. 2007, c.2, Sh. 814.
26) Casiye, 45/23.
27) Ýmam Ýbn Receb el- Hanbelî, Kelimetu’l- Ýhlâs, çev. Bilal Uzun, Ýst. T.Y. Sh. 35.
28) Kasas, 28/50.
29) Lokman, 31/20-21.
30) Bakara, 2/ 170.
31) Zuhruf, 43/22.
32) Hûd, 11/ 15-16.
33) Fatýr, 35/ 5. Lokman, 31/33.
34) Sahih-i Buhârî, Kitabu’l- Cihad ve’s-Siyer, B. 69.Hds. 100.
      Kitabu’r-Rîkak, B. 10,Hds.23.
      Sünen-i Ýbn Mace, Kitabü’z- Zühd, B. 8, Hds. 4135-4136.
35) Ýbn Hacer el- Askalânî, Fethu’l- Bârî- Muhtasar, çev.M.Beþir Eryarsoy, Vdð. Ýst. 2008, C.12 Sh. 541.                                 


Bu Makale 4835 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

12/02/2024 - 11:04 HESABA ÇEKÝLMEK

©

03/07/2017 - 15:52 EN GÜZEL SÖZLÜ OLMAK

©

01/02/2017 - 11:24 KENDÝLERÝNE MÜHLET VERÝLEN ZALÝMLER

©

07/11/2016 - 11:47 ALLAH'IN VELÎLERÝ KÝMLERDÝR?

©

18/10/2016 - 14:06 KUDÜS VE MESCÝD-Ý AKSÂ HAKKINDA BÖYLE BUYRULDU

©

27/09/2016 - 11:22 AZ GÜLÜP ÇOK AÐLAMAK!

©

10/08/2016 - 13:03 KALBLERÝ ÝÞGALDEN KURTARMAK

©

28/06/2016 - 12:04 CAHÝLLERÝ, CEHÂLETEN KURTARMAK

©

02/05/2016 - 12:18 MÜ'MÝNLERÝN MÝSALÝ

©

09/03/2016 - 14:01 EN HAYIRLI NESÝL BÖYLE ÝDÝ!

©

01/02/2016 - 10:59 DOSDOÐRU YOLDAN SAPMAMAK ÝÇÝN

©

04/01/2016 - 11:38 BÜYÜK CÝHAD

©

01/12/2015 - 13:49 EN HAYIRLI NESÝL BÖYLE ÝDÝ!

©

31/07/2015 - 14:48 Dosdoðru Yolun Eþkiyasý

©

06/05/2015 - 14:28 KALBE DAÝR

©

16/12/2014 - 12:16 AHDE VEFÂ, KATIKSIZ ÝMANIN GEREÐÝDÝR

©

23/10/2014 - 15:41 “BÝZ, ÜMMÎ BÝR ÜMMETÝZ!”

©

01/09/2014 - 15:35 ÜMMETÝN HELÂK SEBEBÝ

©

04/07/2014 - 15:08 KÝM KAZANDI?..

©

09/06/2014 - 11:09 ALLAH’IN KULU VE RASULÜ MESÝH ÝSA (A.S.)’IN HÝKMETLÝ BEYANLARINDAN

©

05/05/2014 - 12:39 MÜSLÜMANLARDAN ÝLKÝ OLMAK

©

09/04/2014 - 13:03 ZULÜMLE ABÂD OLANLAR

©

01/02/2014 - 14:16 MUVAHHÝD, MÜCAHÝD VE ÖNCÜ BÝR ÝSLÂM ÂLÝMÝ

©

04/12/2013 - 13:50 RASULULLAH (S.A.S.) E ÝTAAT

©

04/10/2013 - 14:26 ALLAH’IN SEVGÝSÝNÝ KAZANMA YOLLARI

©

12/08/2013 - 16:04 BU VASÝYET HEPÝMÝZE!

©

16/07/2013 - 13:09 Þirk: En Korkunç Münker

©

19/06/2013 - 16:40 ÞÝRK CEPHESÝNÝN TUZAK TEKLÝFLERÝ

©

20/05/2013 - 15:24 MÜ’MÝNÝN DEÐERÝNÝ BÝL!

©

18/04/2013 - 11:30 SEVGÝNÝN BEDELÝ

©

19/03/2013 - 14:46 CENNETLÝK KULUN AMELÝ

©

19/02/2013 - 11:36 CEMAAT VE AYRILIK

©

28/01/2013 - 13:39 KUR'AN'DA ÝMAN ÝLKELERÝ

©

24/12/2012 - 15:50 EZELÎ VE EBEDÎ BÝR UFUKTAN BAKMAK

©

24/12/2012 - 15:36 KUR'AN'DA ÝMAN ÝLKELERÝ

©

21/11/2012 - 14:04 TOPLUMSAL DEÐÝÞÝMÝN ÝLKESÝ

©

25/09/2012 - 12:31 ALLAH YALNIZ ANILINCA

©

23/07/2012 - 12:38 EY FIKIH OKUYANLAR, FIKHEDÝN!

©

04/06/2012 - 12:36 RASULULLAH (S.A.S.)’E MUHALEFET ETMEMEK

©

25/04/2012 - 15:42 DEÐERLENDÝRMEDE ÖLÇÜ

©

26/03/2012 - 12:43 "ÝSLÂM EN YÜCEDÝR!"

©

30/01/2012 - 11:45 TEVHÝD VE AHLÂK

©

02/01/2012 - 14:34 EHL-Ý SÜNNET’E GÖRE ULU’L-EMRE ÝTAAT

©

28/11/2011 - 14:02 AZ DA OLSA, DAÝMÎ ÝBADET

©

03/10/2011 - 12:32 ÂLÝMLER: TOPLUMUN ÖNDERLERÝ

©

05/09/2011 - 15:00 AMELLERÝ BOÞA GÝDENLER

©

01/08/2011 - 12:10 Zulmedenlere Meyletmeyin !

©

04/07/2011 - 14:25 YALNIZ ALLAH ÝÇÝN OLMAK

©

03/06/2011 - 15:01 Zilletlerini Düþünmeden Dinlerini Tartýþanlar

©

09/05/2011 - 12:25 Ümmet’in Diriliþi

©

11/04/2011 - 15:19 “Benim Rabbim Kim? Sorusuna Cevab Aramak

©

07/03/2011 - 14:31 Mü’minlerin Yolu

©

14/02/2011 - 13:30 ÜMMETÝN ZAYIF MÜ’MÝNLERÝ

©

06/01/2011 - 11:04 Felâketi Önlemek

©

02/12/2010 - 12:18 Allah’dan yardým dilemenin þartlarý: NAMAZ (2)

©

14/10/2010 - 18:18 Rasulullah (s.a.s.) Sevgisi

©

22/06/2010 - 12:49 Allah ve Rasulünden (s.a.s.) Müjde!

©

18/05/2010 - 11:42 Âl-i Cengiz Oyununa Gelmemek

©

16/04/2010 - 11:55 Allah’tan Baþkasýna Kulluk Yapanlar

©

22/03/2010 - 16:53 Þirk: En Korkunç Münker

©

21/01/2010 - 11:03 Mesuliyeti Ýdrak Etmek

©

23/11/2009 - 16:00 Batýla Tabi Olanlar

©

23/10/2009 - 09:56 Evla Olan Def-i Mefasiddir

©

24/09/2009 - 11:05 "Lâ Ýlâhe Ýllallah Deyin

©

24/07/2009 - 12:13 Mü’minlerin Yolu

©

25/06/2009 - 11:04 Tevhid Kalesine Sýðýnmak

©

01/06/2009 - 16:18 Ümmetin Hakemi : Kur’an Ve Sünnet

©

28/04/2009 - 16:47 Her Çaðda Deðiþmeyen Tavýr

©

07/04/2009 - 15:48 Deðerlendirmede Ölçü

©

09/03/2009 - 16:19 Allah ve Rasulü (s.a.s.)´in Lânetini Hak Edenler

©

17/11/2008 - 23:52 Tevhid ve Dünyevîleþmek

©

05/09/2008 - 13:36 Allah ve Rasulü(s.a.s.)’in Lânetlediði Toplum

©

30/05/2008 - 22:58 Allah’ýn Razý Olduðu Üç Þey

©

02/03/2008 - 16:19 Kur’ânî Sorumluluk
 
 

Site Ýçi Arama

11 Sevvâl 1445 |  20.04.2024

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Ancak o, sarp yokuþa göðüs germedi.

( Beled sûresi - 11)

Bir Hadis

Ebû Amr (veya Ebû Amre) Süfyân Ýbni Abdullah radýyallahu anh þöyle dedi:

- Yâ Resûlallah! Bana Ýslâmý öylesine tanýt ki, onu bir daha senden baþkasýna sormaya ihtiyaç hissetmeyeyim, dedim.
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
- “Allah’a inandým de, sonra da dosdoðru ol!” buyurdu.



Müslim, Ýmân 62

Bir Dua

“Allah’ým! Senden sana teslim olan bir kalp, doðru sözlü bir dil ve dosdoðru bir ahlak istiyorum.”

(Hâkim, Deavât, No: 1872)

Hikmetli Söz

Eðitim, eðitim! Bizim için baþka çare yok; eðer yaþamak istersek her þeyden evvel eðitime sarýlmalýyýz. Dünya da eðitimle, din de eðitimle, ahiret de eðitimle…


Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com