Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 1673
Toplam 15255418
En Fazla 20355
Ortalama 2608
Üye Sayýsý 1175
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
Okunmasý Gereken Üç Kitap
22/06/2010 - 12:39
 
Hüseyin K.Ece
Uzay imanýmý güçlendirdi; astronottan ateist çýkmaz.

Okuma olgusu:
Kitap okuyalým da, ne okuyalým? Nasýl okuyalým? Ya da nereden baþlayalým?   Söze kitap nedir sorusuna cevap vererek baþlayalým.
Kitap kelimesi, Arapça’da, bir þeyi diðerine birleþtirmek anlamýna gelen ‘ketebe’ fiili türemiþtir. (Mu’cemu Mekayîsi’l-Lüða, Ýbni Faris, s: 885) ‘Ketebe’ fiili bir harfi diðerine yazý ile veya söz ile baðlamak, yazý yazmak, hükmetmek, takdir etmek ve farz kýlmak anlamlarýna gelir. (R. Isfehânî, el-Müfredât, 638) Kitap, bilinen manasýyla, bir düzen içerisinde bir araya getirilen sözler toplamý anlamýna gelir. Çoðulu ‘kütüb’ ve ‘kütb’dür. (el-Cevherî, el-Sýhah, 1/212) Sözlerin birbirine baðlanmasý olduðuna göre bunun yazýlý olmasý gerekmez. Ancak ‘kitap’ denilince genellikle yazýlý þeyler akla gelir.

Türkçe sözlük kitab’ý þöyle tanýmlýyor: “Ciltli veya ciltsiz olarak bir araya getirilmiþ, basýlý veya yazýlý kaðýt yapraklarýn bütünü, herhangi bir konuda yazýlmýþ eser.” (TDK Türkçe Sözlük, s: 878)
Ýslâmî düþüncede ‘kitap’; genelde vahy ve vahy yoluyla peygamberlere indirilmiþ her þey, özelde de Hz. Peygambere indirilmiþ son vahy olan Kur’an anlamýna gelir.
      
Mademki kitap sözlerin bir düzen içerisinde biraraya getirilmesidir; öyleyse bunun anlamlý olmasý gerekir. Her bir kitap kelimelerden meydana gelir. Kelime ise muhatap üzerinde etki ve iz býrakan bir þeydir. Bu etkinin olumlu olmasý gerekir, ya da beklenir. Buradan hareketle, bir eserin ‘kitap’ ünvaný alabilmesi için onun okuyucu üzerinde olumlu bir iz býrakmasý esastýr denilebilir. Onun kelimelerinin düzenli, etkileyici, kalbe ve ruha, akla ve yeteneðe katký saðlayacak þekilde olmasý gerekir. 

Burada zýmnen hangi kitaplar okunmalý sorusuna da cevap bulmak da mümkün. Hangi kitabý nasýl okumalý sorusu biraz da okumaya nereden ve ne adýna baþlamalýdýr sorusuyla ilgilidir. Ortada bir kitap varsa okuma da söz konusudur. Çünkü kitaplar okunmak içindir. Ama, bir kitabý niçin okuyalým? Hangi amaca ulaþmak, hangi faydayý elde etmek için okuyalým? Okuduðumuz kitap kapasitemize ne katacak, bizi nereye götürecek?
“Okumaktan mani ne, Kiþi Hakký bilmektir Çün okudun bilemedin, Ha bir kuru emektir” diyen Yunus Emre’ye kulak vermekte fayda var.
Okuduktan sonra Hak bilinmiyor, hakikate ulaþýlamýyorsa, bu okuma çabasý emek israfýdýr ona göre.

Ýnsan okuduðunu hangi imkânlarla anlar? Bu imkânlar nereden gelmektedir?
Okuyan bir kimse, okuduðu þeyi anlamayý kendisine nasip edeni tanýmýyorsa, o okuma iþe yaramaz, dünyalýk ve derinliksiz bir okumadýr. Belki böyle bir okuma insana bazý bilgileri kazandýrabilir, ama hikmete ulaþtýrmaz. Kabul etmek gerekir ki, hayat bir hikmet arayýþýdýr. Bu arayýþý kaybedenler, hiç bir þey bulamayanlardýr. Ýþin daha da hazin tarafý, hikmetten soyutlanmýþ bir hayat biyolojik olarak devam eden bir hayattýr.

Kitap okumayý herkes tavsiye edebilir. Doðrudur da. Ýnsan okumadýktan sonra bir yerlere gelemez. Merak edilen sorulara ancak okumakla cevap bulunabilir. Ýnsan, hayat ve kâinat hakkýnda kafalarda oluþan sorulara okumakla cevap aranabilir. Bu uzun hayat yolculuðuna ancak okumakla yola çýkýlýr, okumakla yol bulunur, okumakla hedefe doðru emin adýmlarla gidilir. Ancak insanlarýn yazdýklarýný okumadan önce ilâhî kitaplara bakmak gerekiyor. Onlarla birlikte okunmalý. Onlardan alýnan ruh ve bilinçle okunmalý. Onlarýn ilham ettiði anlayýþ ve bakýþ açýsýyla okumalý. Esasen insan ürünü kitaplarý ancak ilâhî kitaplara aþina olanlar hakkýyla deðerlendirir. Faydalý mý, zararlý mý? Okumaya deðer mi? Okunduðu zaman neler alýnabilir? Bu ölçülere sahip olmayanlar durumu, gece karanlýðýnda odun toplayanlarýn haline benzer. Ne topladýklarýnýn farkýnda olmazlar. Ya da insanlarýn yazdýklarýný bu ilâhî kitaplarý daha iyi anlamak için okuruz.  Bu baðlamda, “Bütün kitaplar o bir tek Kitab’ý anlamak içindir” diyene katýlmamak elde deðil. Öncelikle okunmasý gereken ve okurken kendileriyle asla iliþkiyi kesmememiz gereken üç kitaptan bahsedelim.

Üç Kitap:
“Yaratan Allah adýna okumayý” Ýslâmî davetin baþýna koyan Kur’an, insanýn önüne okunmak üzere üç ayrý ‘kitap’ sunuyor:
1-Kâinat (evren) kitabý, 2-Vahy kitabý, yani Kur’an, 3- Ýnsan kitabý.
Bu üç kitabýn okunmasý demek, Hakka ve Hakikate ulaþmak demektir.
Her üç kitap’ta da Allah’ýn âyetleri mevcuttur. Âlemlerin Rabbi Allah bu her üç kitaba âyetlerini yerleþtirmiþ, insanýn anlayýþýna, idrakine ve tefekkürüne býrakmýþtýr. Bu kitaplardaki âyetleri okuyanlar; anlarlar. Anlayanlar ikrar ederler. Ýkrar da insaný gereðini yapmaya götürür. Ýnsanýn önüne bu olaðanüstü kitaplarý takdim eden Kur’an, bu kitaplarýn nasýl okunacaðýný, nasýl anlaþýlacaðýný, okumanýn nereye varmasý gerektiðini de öðretmektedir.
“Oku Yaratan Rabbin adýna; O insaný sevgi ve alakadan yarattý. Oku Zira Rabbin sonsuz kerem sahibidir; O insana (bilgiyi) kalemle (kaydetmeyi) öðretti, O insana bilmediklerini öðretti.” (96/Alak,1-5)

Okuma öncelikle Allah adýna olmalý. Ýnsana her türlü keremi, þeref ve üstünlüðü veren Allah ona daha fazla ikramda bulunmak istemektedir. Bu ikramlardan biri de okuma/bilme/bilgiyi kullanmadýr. Ýnsan hem kalemle öðrenecek, hem de bilgiyi kalemle koruma altýna alacak. Kitap okuma olayý, bu üç ayrý gibi duran ama aslýnda birbiriyle baðlantýsý olan kitaplarý anlamayla ilgilidir. Bu üç kitabý anlamak için, besmele baþlamak, besmele ile devam etmek, besmele ile onlarýn âyetleri üzerinde düþünmek gerekir.

Âyetler:
Âyet kelimesi kiþiyi hedefe götüren alâmet, iz, niþan anlamlarýna da gelir. Âyetlerin izlerini takip edenler menzile varabilir, hedefe ulaþabilirler. Âyetler ayný zamanda Allah’ýn varlýðýnýn delilleridir. Her bir âyet –nerede olursa olsun- okuyucuyu, daha doðrusu Allah adýna okuyaný Rabbine götürür. Hakikate ulaþtýrýr.
“Bu bildirdiklerimiz, sana ilettiðimiz âyetlerden ve hikmet yüklü haberlerdendir.” (3/Âli Ýmran, 58)
“Karanýn ve denizin zifiri karanlýðýnda onlara bakýp yolunuzu bulabilesiniz diye yýldýzlarý sizin için var eden O'dur: Gerçek þu ki, Biz bu âyetleri kavrama yeteneði olan insanlara açýk ve anlaþýlýr kýlýyoruz!” (6/En’am, 97)
Allah’ýn âyetleri iki tanedir: Kavlî âyetler, kevnî âyetler.
Þu âyette buna iþaret edilmektedir:
“Zamaný geldiðinde insana âyetlerimizi [evrenin] uçsuz bucaksýz ufuklarýnda ve kendi öz benliklerinde [bulduklarýyla] tam olarak anlatacaðýz ki bu [vahy]in tartýþýlmaz bir gerçek olduðu, apaçýk ortaya çýksýn. Rabbinin her þeye tanýk olduðu[nu bilmeleri onlara] hâlâ yetmez mi?” (41/ Fussilet, 53)

Kavlî âyetler;
Kavl söz, kelâm demektir. Allah (cc) mesajýný vahy yoluyla insan seviyesine ve idrakine onlarýn anlayacaðý dil ile indirir. Bunun son örneði Kur’an’dýr. Kur’an Arapça lafýzdýr, sözdür. Kur’an’da sözlerden, ya da kelimelerden meydana gelen âyetler Allah’ýn varlýðýnýn en büyük belgesidir. Bu âyetleri derin düþünerek, aklederek, kafa yorarak anlamak amacýyla okuyanlar Allah hakkýnda marifet sahibi olurlar.
Ma’rifet; Allah hakkýnda gerçek tanýmayý ifade eder. Herkes marifetinin derecesi nisbetinde Rabbini idrak eder. Allah’tan gelen vahyi kabul etmeyenlerin O’nu hakkýyla takdir etmeleri mümkün deðildir.  (6/En’am, 91, 22/Hacc, 74, 39/Zümer, 67) Allah’ýn baþta Kur’an olmak üzere ilâhî kitaplara koyduðu kavlî âyetler, hem birer hidayet rehberidir, hem de Allah’ýn varlýðýnýn belgeleri, delilleri ve niþanlarýdýr. Þu âyette Allah’ýn sözlü âyetlerine iþaret vardýr.
“Nitekim size, âyetlerimi iletmesi, sizi arýndýrmasý, vahiy ve hikmeti bildirmesi ve bilmediklerinizi öðretmesi için içinizden bir elçi gönderdik:” (2/Bakara,151; Bir benzeri: 3/Âli Ýmran, 164, 62/Cuma, 2)

Kevnî âyetler;
Tekvin sýfatýna sahip olan Allah Teâla, “Kün-Ol” emriyle kâinatý/mükevvenâtý yarattý. Bu yaratýlýþ emri mucibince meydana gelen her bir oluþ, bir kevnî âyettir. Yani ‘kün’ emrinin ete kemiðe bürünmüþ þeklidir. Biz onlarý âlem-i mükevvenâtta canlýlar ve cansýzlar olarak görüyoruz. 
Kâinat veya mükevvenât, Tekvîn ve kevnî kelimelerinin ‘kün’ emrinin geldiði ‘kâne’ fiilinden türediðini hatýrlayalým. Varlýk âleminde zerreden kürreye, canlý ve cansýz, uzayda ve denizlerde ne varsa, hepsi hem Allah’ýn kelimeleri, hem de âyetleridir. Ýnsanýn kendisi bile buna dahildir. Zira varlýk âleminde mevcut olan her þey ayný zamanda bir mucizedir, olaðanüstüdür. Her þeye gücü yeten bir Yaratýcýnýn eseridir. Kevnî âyetler kâinattadýr.

a- Kâinat (evren) kitabý :
Allah (cc) evreni ve içindekileri ‘ol’ emriyle yaratmýþtýr. Allah’ýn yarattýðý her varlýða bir ‘kelime’ dersek, evren Allah’ýn kelimelerinin toplamý olan bir ‘kitap’týr. Kur’an’ýn açýlmýþ bir biçimi olan evren içindeki her varlýk Allah’ýn kelâmý (kelimeleri), yani “Ol” emrinin sonucudur. Sözlükte ‘yaralamak, etki etmek’ anlamýna gelen ‘keleme’ fiilinden gelen ‘kelime’; bir anlam ifade eden söz demektir. Her sözün karþýdaki insan üzerinde iyi veya kötü bir etkisi vardýr.  (Lisânu’l-Arab, klm maddesi)

‘Kelâm’ kelimelerden meydana gelir. Kelime ise bir manaya delâleti olan lafýzdýr. Kiþinin meramýný dile getirmesine aracý olur. Kelimenin çoðulu ‘kelim’ veya ‘kelimât’týr.
“Kelime, gerek duymanýn, gerek görmenin etkisi altýnda mananýn telkini yönlerinden daha geneldir. Meselâ aðýzdan çýkan manalý sesler veya kitapta yazýlan manalý yazýlar kelime olduðu gibi, âleme bir bakýldýðý zaman, bakýþta seçkinleþen ve gözden gönüle geçip duygu tesiri altýnda az-çok bir mana telkin eden varlýklar ve görünen yaratýklar da birer kelimedir.” (Elmalýlý, H.Y.Tefsir, 2/363) 

Öyleyse evrendeki (kâinattaki) her þey Allah’ýn “Kün-Ol” emriyle yarattýðý ‘kelimeleri’dir.
Her bir varlýk hem bir âyet olarak, hem bir kelime olarak ibret alan göze, düþünen bir kalbe etki ederler. Biz evrendeki bu kelimelerle Allah’ýn varlýðýný ve yüce kudretini anlarýz. Evrendeki ‘kelimeler’ Allah’ýn Rabliðinin bir yansýmasýdýr. Allah’ýn ezelí bilgisi, yaratýlan bu ‘kelimeler’le ete kemiðe bürünmekte, varlýk halinde ortaya çýkmaktadýr. Kur’an bunu tekil veya çoðul, bazen de isim ve sýfat tamlamasý olarak kýrk altý yerde kullanmaktadýr. Bu kullanýmlarýn çoðu Türkçe’de söz, kelâm, ifade veya lafýz dediðimiz anlamdadýr.

Allah’ýn kullarýna yönelik emirleri veya bazý mucizelerin olmasýný gerektiren emirleri ‘kelime’ kalýbý ile ifade edilmiþtir. (2/Bakara, 124, 10/Yunus, 81-82 gibi.) Hiç kimsenin deðiþtirmeye güç yetiremeyeceði Allah’ýn hükümlerine de ‘kelime’ denilmektedir. (6/En’ma, 34, 10/Yunus, 64, 17/Kehf, 27) Kur’an üç yerde Hz. Ýsa için “Allah’tan bir kelime’ diye söz etmektedir. 
“Allah katýnda Ýsa’nýn durumu Âdem’in durumu gibidir. Allah onu toprak türünden yarattý, ardýndan ona “ol” dedi; o da oluþ sürecine girdi.” (3/Âli Ýmran, 59, Ayrýca bak. Âli Ýmran 45. 3/Nisa, 171)
Çünkü o, Allah’ýn “Kün-Ol” emrinin neticesinde mucizevî bir þekilde yaratýlmýþtýr.
“Gökleri ve yeri yoktan, eþsiz ve benzersiz yaratan O’dur. Bir iþin olmasýný murad ettiðinde, ona sadece “Ol” der ve o da hemen oluverir.” (2/Bakara, 117. Bir benzeri: 6/En’am, 73. 36/Yâsîn, 82. 16/Nahl,40)
Þu âyetteki ‘Allah’ýn kelimeleri’ni varlýk âlemindeki Allah’ýn âyetleri olarak anlamak mümkündür:
“Ve eðer dünyanýn tüm aðaçlarý kalem olsa denizleri de mürekkep, buna yedi deniz daha eklense, Allah’ýn kelimeleri yine tükenmez: Çünkü Allah’týr her iþinde mükemmel olan, her hükmünde tam sabet kaydeden.” (31/Lokman, 27. Bir benzeri: 18/Kehf, 109)
“Yazýlý olan ve olmayanýyla birlikte bütün yaratýlmýþlar evreni Allah’ýn âyetlerdir. Bu muhteþem âyet, çok küçük bir kýsmýndan haberdar olduðumuz bu evrenin tamamýný bilme iddiasýnýn ne kadar yersiz olduðunu söyler. Bu da tabiatýn bitmez tükenmez bir bilgi hazinesi olarak, keþfedilmeyi beklediðinin de zýmnen ifadesidir.” (M. Ýslâmoðlu, Meâl Tefsir, s: 813)

Kur’an kâinattaki âyetlerden bazý örnekler veriyor. Ya da insanlara düþünmeleri için hatýrlatmada bulunuyor:
Bereketli topraktan ekinin fýþkýrmasý; (7/A’raf, 58)
Bitkileri besleyen yaðmurun yaðmasý, yeryüzünün bununla adetâ süslenmesi; (10/Yunus, 24)
Göklerin ve yerin yaratýlmasý, renklerin ve dillerinizin farklý olmasý, insanýn uyumasý ve bazý yeteneklere sahip olmasý; (30/Rûm, 22-23)
Güneþi, ayýn ve yýldýzlarýn yaratýlmasý, faydalarýnýn insanýn emrine verilmesi; (16/Nahl, 12)
Yeryüzünün insan için beþik gibi yapýlmasý, insanýn orada yol bulup gitmesi, hem insanlar hem de hayvanlar için beslenme kaynaklarýnýn var edilmesi; (20/Tâhâ, 53-54)
Gecenin dinlenme zamaný yapýlmasý, insanýn yararýna gündüzün aydýnlýk yapýlmasý; (27/Neml, 83)
“Kuþkusuz, göklerin ve yerin yaratýlýþýnda ve gece ile gündüzün birbirini izlemesinde derin kavrayýþ sahipleri için alýnacak dersler vardýr.” (3/Âli Ýmran, 190)

Allah (cc), tarih boyunca gönderdiði elçilerle, insanlarýn bu kainat kitabýndaki ve sayfalar halinde gönderdiði ilâhî kitaptaki âyetleri okumalarýný ve onlarýn gereði ile amel etmelerini istemiþtir. Allah’ýn evren kitabýnda yarattýðý âyetlerle, ilâhî kitaplardaki âyetler arasýnda fazla bir fark yoktur.
Ýman etmekle Allah’tan aldýðý bir “nûr” ile (6/En’am,122) yürüyen, bakan, düþünen kâinata farklý bakacaktýr. Ýbret gözüne ve basirete sahip bir kimse varlýða baktýðý zaman farklý þeyler görecektir.
Böyle bir kimse bir çiçeðe, bir kuþa, bir tomurcuða, bir yapraða, suyun akýþýna, ateþin yakýþýna, ayýn ýþýðýna, Güneþin doðuþuna, karýncaya, deveye, arýya, balýða, göðe ve yere, âlemde mevcut olan bütün tabiat kanunlarýna baktýðý zaman Allah’ýn büyüklüðünün izlerini bulacaktýr. Kur’an’dan aldýðý iman nuruyla bakan kâinat kitabýný Kur’an okuyor gibi okuyacaktýr. Besmele ile okuyacaktýr, Rabbini hissederek okuyacaktýr.

Kainat (evren) ve onun içindekiler iþte bu ilâhî kitabýn açýlmýþ þeklidir. Evren o kitabýn sayfalarýdýr. Gazetelerde yayýnlanan þu haber üzerine düþünmemiz gerekir :
“Uzayda yaþadýðý olaðanüstü tecrübeleri Cihan Haber Ajansý'na anlatan Kazakistanlý astronot Talgat Musabayev'in en dikkat çekici vurgusu "Astronotlar arasýnda ateist bulunamaz." oldu. 1994'te baþlayan ilk uzay yolculuðunu aktaran Musabayev, gördükleri ve yaþadýklarý karþýsýnda "Allahu Ekber" diye haykýrmaktan kendisini alýkoyamadýðýný belirtiyor. Sovyet döneminde doðup büyüdüðünü söyleyen Kazak astronot, "Ateist toplumlarda yetiþen insanlar gaybi olaylara pek inanmazlar. Ancak uzayda iken yaþadýðým birkaç olay beni þu noktaya getirdi: Uzay, insanoðluna en ikna edici bir yer ve önemli manevî ders vermektedir." diyor. Musabayev, uzaya uçtuðu her seferde, Kur'an-ý Kerim'i yanýnda götürdüðünün de altýný çiziyor.” (Gazeteler, 14.02.2010)
Kalp gözü olan uzayda da görmesi gerekeni görür, sivrisineðe bakarken de. Ama yüreði mühürlü kimselerin gözüne en büyük mucizeyi dayasanýz, bu nedir der.

b- Vahy kitabý; Kur’an:     
Allah’’ýn âyetleri (kelimeler) Kelâm’ý, yani Kur’an’ý oluþtururlar. Vahy anlamýnda kullanýlan ‘kitap’ bir tanedir ve bütün peygamberlere ayný vahy gelmiþtir. Kur’an, Allah’ýn gönderdiði mesajlara, vahye ve onun aracýlýðý ile gerçekleþtirdiði mucizelere de “Allah’ýn kelimesi” demektedir. (7/A’raf,158)
“... Söz konusu âyetlerin kelimelerdeki tezahürü olan bu vahyin sözel imkanlarýnýn da tüketilmeyecek kadar zengin ve büyük oluþuna delâlet eder. Bu mucizevî gerçek, vahyi anlama çabasýna giren her samimi muhatap tarafýndan fark edilecektir. Kur’an vahyinin hâlâ indiði gün gibi hayatý inþa eden aktif ve müdahil bir özne olmasý bu özelliðinden kaynaklanýr.” (M. Ýslâmoðlu, Meâl Tefsir, s: 813)
Kur’an’ýn indirilme sebebi, Allah’ýn insanlara ne indirdiðinin bilinmesidir.
“(Peygamberler) apaçýk mucizeler ve kitaplarla (gönderildiler). Ýnsanlara, kendilerine indirileni açýklaman için ve düþünüp anlasýnlar diye sana da bu Kur'an'ý indirdik.” (16/Nahl,64)
“Biz bu Kitab'ý sana sýrf hakkýnda ihtilafa düþtükleri þeyi insanlara açýklayasýn ve iman eden bir topluma da hidayet ve rahmet olsun diye indirdik.” (16/Nahl, 64) 
Kur’an’ýn sûreleri meydana getiren cümlelerine ‘âyet’ denilmektedir. Bu âyetler Allah’ýn Rabliðinin izleridir, belgeleridir. Kitabý anlamak için iþe bu âyetleri anlamaktan baþlamak gerekir.
Bu âyetler üzerinde tefekkür edenler, derinlemesine düþünenler gerçeðe ulaþýrlar, Allah’ýn büyüklüðünü anlarlar. Kur’an’da her bir âyet bu anlamda bir hidayet rehberi ve Allah’ýn varlýðýnýn delilidir. Kur’an’ýn kendisi mucize olduðu gibi, her bir âyet de kendi baþýna bir mucizedir. Kur’an, Allah’tan geldiði isbat maksadýyla þöyle diyor:
“Eðer kulumuz [Muhammed]'e katýmýzdan safha safha indirdiðimiz vahyin bir kýsmýndan þüphe ediyorsanýz o zaman ayný deðerde bir sûre getirin (de görelim) ve -eðer dediðiniz doðruysa- Allah'tan baþkalarýný da size þahitlik etmeleri için çaðýrýn.” (2/Bakara, 23. 10/Yunus, 38. 11 /Hûd, 13)

Ýnsanýn yolunu aydýnlatan Kur’an’ýn bir adý da ‘Nur’dur. Ýþte bu nur olmadan pek çok þeyi yeterince anlamak mümkün deðildir. Ýnsaný, hayatý, evreni, ölüm ve ötesini anlamak, fikirleri, yanlýþý-doðruyu, hakký-batýlý iyi deðerlendirmek için ona bakmalý. Okuduðumuz kitaplar onu anlamaya yardýmcý olmalý ama okuduklarýmýzý da onun süzgecinden geçirmemiz gerekir.
“Böylece Biz âyetlerimizi çok yönlü olarak dile getiriyoruz ki “Sen [bütün bunlardan] iyi ders almýþsýn!”  diyebilsinler ve âyetleri, onlarý kavrama yeteneðine sahip insanlara açýklayabilelim.” (6/En’am, 105)

Öyleyse Kur’an çok okunmalý ve doðru okunmalý. Derinlemesine anlamak, idrak etmek ve gereðini yapmak üzere okunmalý. Diðer kitaplarý okuma anahtarýný, metodunu ve titizliðini öðrenebilmek için okunmalý. Elimize saðlam ölçüler alabilmek için Kur’an’la iliþki hiç kesilmeden sürmeli.

c- Ýnsan kitabý :
Vahyin okumamýz için bize sunduðu üçüncü kitap insandýr. Yani keremli kýlýnan (17/Ýsra, 70), en güzel bir biçimde yaratýlan (95/Tîn, 4), yaygýn söyleyiþle; eþref-i mahlukât kýlýnan insan.
Allah’ýn bir anlamda özel yaratýðý. Halife adayý kýlýnan (2/Bakara, 30), kendisine emânet yüklenilen (34 Ahzab/73), seçme özgürlüðü, yani irade-i cüz’iyye’si olan (76/Ýnsan, 3. 2/Bakara, 256) üstün varlýk. Hazreti insan demeyi hak edecek kadar þerefli kýlýnan kul.

Allah (cc) insaný özel yarattý, özel yeteneklerle donattý ve özel görevler yükledi. O bu açýdan farklý, üstün ve özel bir görevli. Kur’an onunla ilgili þöyle diyor;
“Sizi balçýktan yaratmasý, O'nun mucizevî iþaretlerinden biridir ve (yaratýldýktan) sonra, baktýnýz ki, birbirinizden farklý insanlar olup çýkmýþsýnýz!
O'nun âyetlerinden biri de, sizi cezbeden kendi cinsinizden eþler yaratmasý ve aranýza sevgiyi ve þefkati yerleþtirmesidir: bunda, kuþkusuz, düþünen insanlar için dersler vardýr!” (30/Rûm, 20-21)
“Bir canlýdan sizi[n hepinizi] var eden O'dur, ve O [sizin her biriniz için yeryüzünde] bir vade ve [ölümden sonra] bir dinlenme yeri [tayin etmiþtir]: Biz bu mesajlarý hakikati kavrayabilecek insanlar için açýk ve anlaþýlýr kýlmaktayýz!” (6/En’am, 98)
Ýnsanýn yaratýlýþý mucize, harika ve mükemmel olduðu gibi, ona verilen yetenekler, organlar, organlarýnýn fonksiyonu; hepsi birer mucize, hepsi birer âyettir. Ýnsaný týpký kâinatý okuyor gibi besmele ile okuyan, ona Allah’ýn eseri olarak bakan, Allah’ýn yüceliðine ulaþýr. Çünkü insan da Allah’ýn bir âyetlerinden bir âyettir.

Ýnsaný inceleyen ilim dallarýyla uðraþanlarýn, iman etmeleri için pek çok sebep vardýr. Ýnsanýn karmaþýk ve mükemmel yapýsý karþýsýnda aðzý açýk kalan Alexis Carel; “Ýnsan Bu, Meçhûl” diyebilmiþtir. Onca incelemelerine, onca araþtýrmalarýna raðmen insaný yeterince tanýyamamasý, yeterince keþfedememiþ. Bu ayný zamanda Allah’ýn sanatkârlýðý karþýsýnda teslim olmaktýr.
Okumak isteyenler insan kitabýný da okumayý unutmasýnlar. Arada bir kendilerine ve hemcinslerine derince (basiretle) baksýnlar. Çok þey görecekler, çok derin anlamlar keþfedecekler ve çok þey öðrenecekler.

Son söz:
Ýslâm alimlerine göre Kur’an’ýn okunmak üzere insanýn önüne koyduðu bu üç kitaptan çeþitli ilimler kaynaklanýr. Bu ilimler Allah adýyla ve Allah adýna okunursa hem insaný doðru yola götürür, hem de insana fayda verir.  Kâinattan kaynaklanan ilimler: Biyoloji, zeoloji, fizik, kimya, astronomi vb. Kur’an’dan kaynaklanan ilimler: Tefsir, hadis, fýkýh ve usûlleri, kelâm kýraat, siyer vb. Ýnsandan kaynaklanan ilimler: Psikoloji, sosyoloji, felsefe, tarih, mantýk, anatomi vb.

Hikmet arayýcýsý olarak bir yolculukta olan insan, bütün ilimlere bu gözle bakar ve hepsini ilâhî kelimelerin farklý tezahürleri olarak deðerlendirir. Okuma eylemine bir de bu taraftan bakmakta fayda var.


Bu Makale 4847 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

01/02/2019 - 14:41 KUR’AN’DA YOL (SEBÝL) ile YAPILAN TAMLAMALAR 2

©

01/02/2019 - 14:36 KUR’AN’DA YOL (SEBÎL) ile YAPILAN TAMLAMALAR 1

©

01/02/2019 - 14:26 DOÐRU YOL ÝÞTE BUDUR 2

©

01/02/2019 - 14:23 DOÐRU YOL ÝÞTE BUDUR 1

©

01/02/2019 - 14:18 “BEN NEFSÝMÝ TEMÝZE ÇIKARMAM”

©

01/02/2019 - 14:12 YOLUN EN DOÐRUSU YOLUN EN EÐRÝSÝ

©

20/04/2018 - 17:02 KUR’ANDA SEBÎL (YOL) KAVRAMI 7

©

23/03/2018 - 15:10 KUR’AN’DA MÜJDE ve EÐÝTÝM ÝLÝÞKÝSÝ

©

19/02/2018 - 12:30 KUR’ANDA SEBÎL (YOL) KAVRAMI 6

©

19/01/2018 - 10:43 KUR’ANDA SEBÎL (YOL) KAVRAMI 5

©

25/12/2017 - 11:58 SELÂM OLARAK TAHÝYYE

©

20/11/2017 - 10:27 KUR’ANDA SEBÎL (YOL) KAVRAMI 4

©

18/10/2017 - 10:33 KUR’ANDA SEBÎL (YOL) KAVRAMI 3

©

21/09/2017 - 12:14 KUR’ANDA SEBÎL (YOL) KAVRAMI 2

©

28/08/2017 - 09:17 KUR’ANDA SEBÎL (YOL) KAVRAMI 1

©

24/06/2017 - 12:14 ÞEHÂDET ÝMAN ÝDDÝASIDIR AMA ÝSBATI GEREKÝR

©

23/05/2017 - 16:44 ORUÇ ÝMSAK (TUTMAK)TIR

©

29/03/2017 - 10:51 BU DEVÝRDE PEYGAMBERÝ ÖRNEK ALMAK 5

©

08/03/2017 - 16:07 BU DEVÝRDE PEYGAMBERÝ ÖRNEK ALMAK 4

©

04/02/2017 - 11:56 BU DEVÝRDE PEYGAMBERÝ ÖRNEK ALMAK 3

©

02/01/2017 - 10:23 BU DEVÝRDE PEYGAMBERÝ ÖRNEK ALMAK 2

©

05/12/2016 - 10:11 BU DEVÝRDE PEYGAMBERÝ ÖRNEK ALMAK 1

©

02/11/2016 - 10:38 KUR’AN’A GÖRE KUR’AN’IN TEMEL ÖZELLÝKLERÝ

©

01/10/2016 - 11:23 SÖZÜN EN GÜZELÝNE UYMAK ÝYÝ SONUCA GÖTÜRÜR

©

08/09/2016 - 09:05 ÝBRAHÝM’ÝN ve HÂCER’ÝN KURBANI

©

31/08/2016 - 10:15 ZALÝMLERE YANAÞMAK TEHLÝKELÝDÝR

©

15/07/2016 - 18:56 BÝRÝLERÝ YALAN SÖYLEMEYE DEVAM EDÝYOR

©

25/06/2016 - 09:34 TEZKÝYE, RAMAZAN ve ORUÇ 5

©

18/06/2016 - 11:00 TEZKÝYE, RAMAZAN ve ORUÇ 4

©

13/06/2016 - 10:16 TEZKÝYE, RAMAZAN ve ORUÇ 3

©

06/06/2016 - 09:53 TEZKÝYE, RAMAZAN ve ORUÇ 2

©

30/05/2016 - 12:45 TEZKÝYE, RAMAZAN ve ORUÇ 1

©

05/05/2016 - 14:03 EN HAYIRLI TOPLULUK 3

©

11/04/2016 - 10:06 EN HAYIRLI TOPLULUK 2

©

14/03/2016 - 12:55 EN HAYIRLI TOPLULUK 1

©

16/02/2016 - 09:58 hz. ÂDEM’ÝN BABASI KÝM

©

26/01/2016 - 18:23 hz. EBU BEKR SÜNNÝ, hz. ALÝ de ÞÝȊ DEÐÝLDÝ

©

26/12/2015 - 15:13 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 10

©

23/11/2015 - 09:48 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 9

©

27/10/2015 - 16:44 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 8

©

28/08/2015 - 19:24 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 7

©

20/07/2015 - 18:04 ALLAHA’ YAKIN OLMA BÝLÝNCÝ

©

30/06/2015 - 16:39 KUR’AN’DA RAMAZAN

©

29/05/2015 - 11:31 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 6

©

23/04/2015 - 12:54 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 5

©

03/04/2015 - 18:21 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 4

©

09/03/2015 - 13:03 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 3

©

03/02/2015 - 14:43 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 2

©

30/12/2014 - 13:11 PEYGAMBERE ÝHTÝYAÇ VAR MI 1

©

27/11/2014 - 17:04 ALLAH’IN SELÂMINA LAYIK OLMAK 5

©

19/11/2014 - 12:19 ALLAH’IN SELÂMINA LAYIK OLMAK 4

©

20/10/2014 - 15:53 ALLAH’IN SELÂMINA LAYIK OLMAK 3

©

27/08/2014 - 13:16 ALLAH’IN SELÂMINA LAYIK OLMAK 2

©

01/08/2014 - 11:04 ALLAH’IN SELÂMINA LAYIK OLMAK 1

©

04/07/2014 - 16:31 BESMELE; ÝMAN ve SAYGI ÝKRARIDIR

©

30/05/2014 - 18:48 ABDEST ALMAK PEYGAMBER’E KARDEÞ OLMAKTIR

©

11/04/2014 - 10:53 AÇLIK ve KORKU UYARISI

©

09/04/2014 - 11:21 ENGELLER ve AYAK BAÐLARI 4

©

03/04/2014 - 14:39 ENGELLER ve AYAK BAÐLARI 3

©

10/01/2014 - 11:15 ENGELLER ve AYAK BAÐLARI 2

©

24/12/2013 - 14:11 ENGELLER ve AYAK BAÐLARI 1

©

11/11/2013 - 15:39 BÜYÜK HÝCRETÝN BÜYÜK SONUÇLARI

©

09/10/2013 - 10:15 PEYGAMBER’E ÝTAAT ÞART MI

©

03/09/2013 - 12:27 KUR’AN’DA AÝLE MODELLERÝ 2

©

12/08/2013 - 08:51 KUR’AN’DA AÝLE MODELLERÝ-1

©

08/07/2013 - 11:36 ORUÇ ve ÖZGÜRLÜK BÝLÝNCÝ

©

17/06/2013 - 15:46 ÝMANIN KAZANIMLARI

©

21/05/2013 - 11:05 ALLAH’IN YARDIMCILARI (Ensâru’llah) 2

©

22/04/2013 - 10:26 ALLAH’IN YARDIMCILARI (Ensâru’llah) 1

©

19/03/2013 - 13:02 ALLAH’A HAKKIYLA SAYGI (Haþyetu’llah)

©

14/02/2013 - 13:37 ALÇAK DÜNYA (MI)

©

24/01/2013 - 14:11 ALLAH’TAN KORKMALI (MIYIZ?) 2

©

27/12/2012 - 10:14 ALLAH’TAN KORKMALI (MIYIZ?) 1

©

20/11/2012 - 10:13 ON MUHARREM’DE NE OLMUÞTU

©

19/10/2012 - 10:58 KURBAN: ALABÝLMEK ÝÇÝN VERMEKTÝR

©

25/09/2012 - 10:56 ALLAH’IN DOSTLARI (Evliyâu’llah) 2

©

27/08/2012 - 15:54 ALLAH’IN DOSTLARI (Evliyâu’llah) 1

©

23/07/2012 - 11:13 RAMAZAN ÝSLÂMIN SEMBOLLERÝNDENDÝR (Þeâiru’llah) 3

©

26/06/2012 - 15:23 ALLAH’IN SEMBOLLERÝ (Þeâiru’llah) 2

©

30/05/2012 - 16:11 ALLAH’IN SEMBOLLERÝ (Þeâiru’llah) 1

©

26/03/2012 - 13:05 MUVAHHÝDLERÝN ÖZELLÝKLERÝ

©

29/02/2012 - 13:29 ALLAH’I UNUTANLAR GÝBÝ OLMAYIN

©

26/01/2012 - 14:37 DÝNLEME AHLÂKI 4

©

28/12/2011 - 11:22 DÝNLEME AHLAKI 3

©

28/11/2011 - 11:10 AZAPLA MÜJDELEME

©

20/10/2011 - 17:42 KURBAN; NE KADAR VAZGEÇEBÝLÝRSEN

©

07/09/2011 - 14:36 DEDÝN KÝ…

©

05/08/2011 - 19:47 ORUÇ TAKVAYI GÜÇLENDÝRÝR

©

04/07/2011 - 14:35 DÝNLEME AHLAKI 2

©

03/06/2011 - 12:02 DÝNLEME AHLÂKI 1

©

09/05/2011 - 13:57 ALLAH’IN ÝPÝ (HABLU’LLAH)

©

18/04/2011 - 14:24 ALLAH’IN BOYASI (Sibðatu’llah)

©

07/03/2011 - 13:00 ALLAH’IN HAKKI (Hakku’llah)

©

14/02/2011 - 12:04 Boþ Ýþlere Müþteri Olmak

©

06/01/2011 - 10:38 ALLAH’IN KULLARI

©

22/11/2010 - 14:56 ALLAH’IN GÜNLERÝ

©

14/10/2010 - 18:51 HARAM KAZANÇ ÝFSAT EDER

©

26/07/2010 - 14:14 Orucu Yürek Ýle Tutmak

©

22/06/2010 - 12:39 Okunmasý Gereken Üç Kitap

©

18/05/2010 - 11:47 Ahirete Ýman : Hesap Verme Bilinci

©

28/04/2010 - 11:02 MÜSRÝF KÝMDÝR

©

22/03/2010 - 15:27 ÝSRAF; ÇAÐDAÞ AÞIRILIK (2)

©

22/02/2010 - 13:23 ÝSRAF; ÇAÐDAÞ AÞIRILIK (1)

©

30/12/2009 - 17:40 ÝSLÂMÎ KAYNAKLAR AÇISINDAN ÞÝÝR

©

23/11/2009 - 16:17 BAYRAMIN BAÐIÞLADIÐIN KADARDIR

©

19/10/2009 - 14:55 Vahiy Karþýsýnda Peygamber

©

24/07/2009 - 11:15 ORUÇ ve DENGE

©

25/06/2009 - 09:29 MUHABBETULLAH (ALLAH SEVGÝSÝ) 4

©

01/06/2009 - 14:57 MUHABBETULLAH (ALLAH SEVGÝSÝ) 3

©

28/04/2009 - 16:06 MUHABBETULLAH (ALLAH SEVGÝSÝ) 2

©

16/02/2009 - 23:26 MUHABBETULLAH (ALLAH SEVGÝSÝ) 1

©

05/01/2009 - 23:03 HÝCRET ÜZERÝNE DÝYALOÐ

©

22/12/2008 - 23:37 KUR’AN’DA KURBAN KAVRAMI (1)

©

17/11/2008 - 23:27 Ýnsaf ve Ahlak Adaletin Kaynaðýdýr

©

03/09/2008 - 22:03 ÝNSANIN GÖREVÝ -2

©

05/06/2008 - 23:35 ÝNSANIN GÖREVÝ -1-

©

18/03/2008 - 01:09 HAYATA DÖNÜÞEN ZÝKÝR
 
 

Site Ýçi Arama

11 Sevvâl 1445 |  20.04.2024

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Allah, müteþabih (benzeþmeli), ikiþerli bir kitap olarak sözün en güzelini indirdi. Rablerine karþý içleri titreyerek-korkanlarýn O'ndan derileri ürperir. Sonra onlarýn derileri ve kalpleri Allah'ýn zikrine (karþý) yumuþar-yatýþýr. Ýþte bu, Allah'ýn yol göstermesidir, onunla dilediðini hidayete erdirir. Allah, kimi saptýrýrsa, artýk onun için de bir yol gösterici yoktur.

( Zumer suresi - 23)

Bir Hadis

Ebu Hureyre’nin, “Hz. Peygamber’den daha çok, ashabýyla meþveret eden kimse görmedim.”

(Tirmizi, “Cihad”, 35)

Bir Dua

"Allah’ým! Bizi baðýþla, bize merhamet eyle, (ibadetlerimizi, hayýr ve hasenatýmýzý, dualarýmýzý) kabul eyle, bizi cennete koy, bizi cehennemden azad eyle, bütün iþlerimizi ýslah eyle.”

(Ýbn Ebû Þeybe, Duâ, 135)

Hikmetli Söz

Alan Sensin veren Sensin kýlan Sensin / Ne verdinse odur dahi nemiz var / Hakikat üzre anlayýp bilen Sen / Ne verdinse odur dahi nemiz var?

Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com