Ve onlar, Süleyman'ýn mülkü (nübüvveti) hakkýnda þeytanlarýn anlattýklarýna uydular. Süleyman inkâr etmedi; ancak þeytanlar inkâr etti. Onlar, insanlara sihri ve Babil'deki iki meleðe Harut'a ve Marut'a indirileni öðretiyorlardý. Oysa o ikisi: "Biz, yalnýzca bir fitneyiz, sakýn inkâr etme" demedikçe hiç kimseye (bir þey) öðretmezlerdi. Fakat onlardan erkekle karýsýnýn arasýný açan þeyi öðreniyorlardý. Oysa onunla Allah'ýn izni olmadýkça hiç kimseye zarar veremezlerdi. Buna raðmen kendilerine zarar verecek ve yarar saðlamayacak þeyi öðreniyorlardý. Andolsun onlar, bunu satýn alanýn, ahiretten hiç bir payý olmadýðýný bildiler; kendi nefislerini karþýlýðýnda sattýklarý þey ne kötü; bir bilselerdi.
( Bakara sûresi - 102)
Bir Hadis
Ebû Hüreyre radýyallahu anh’den rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
“Kadýnlara iyi davranmanýzý tavsiye ediyorum; vasiyyetimi tutunuz. Zira kadýn kýsmý kaburga kemiðinden yaratýlmýþtýr. Kaburga kemiðinin en eðri yeri üst tarafýdýr. Eðri kemiði doðrultmaya kalkarsan kýrarsýn. Kendi hâline býrakýrsan, yine eðri kalýr.
Öyleyse kadýnlar hakkýndaki tavsiyemi tutunuz.”
(Buhârî, Enbiyâ 1, Nikâh 80; Müslim, Radâ’ 60)
Bir Dua
Allah’ým! Bana öðrettiðin ilim ile beni faydalandýr, bana fayda verecek ilmi bana öðret ve benim ilmimi arttýr. Her hâl üzere Allah’a hamdolsun. Cehennem ehlinin hâlinden Allah’a sýðýnýrým.”
(Tirmizî, Deavât,130)
Hikmetli Söz
Adalet, halkýn dirliði ve düzeni, idarecilerin süsü ve güzelliðidir.