Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araştırmaları   |  İlmi YAZILAR   |  Aile Eğitim Yazıları   |  Çocuk Eğitimi Yazıları   |  Yazarlar  |  İletişim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatı (s.a.v)

İnsanı Tanımak (Radyo)

Tv Programları

Seminer ve Konferans

Kısa Dersler

Özel Konular

Fıkhi Konular

Aile Eğitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Girişi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eğitimcilere ÖZEL
Gazze Duası
Gençlerle İletişim (Günışığı- Reşitpaşa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 6137
Toplam 17255570
En Fazla 25928
Ortalama 2753
Üye Sayısı 161594
Bugün Üye Olan 244
Online Ziyaretci
 

 
Büyüklerinize hürmet, küçüklerinize şefkat ve merhamet gösteriniz.
27/08/2012 - 12:08
 
Dr Şerafeddin Kalay
Allah Rasûlü(sav) bir hadisinde çocuklara şefkati, büyüklere hürmeti şu sözlerle vurgular:

"Küçüklerimize şefkat ve rahmet duymayan, büyüklerimize hürmet göstermeyen, hakkı, iyiliği ve doğruyu yaymak, kötülükleri yok etmek için gayret etmeyen bizden değildir." [1]

   Bu hadis şüphesiz bir çok açıdan değerlendirilmesi gereken bir hadistir. Küçüklerimize şefkat duyulmasının ve merhametle muamele edilmesinin, büyüklerimize hürmet duyulmasının ve bunların davranışlarımıza aksetmesinin İslâm ahlâkının bir parçası olduğunu vurgulayışı da kesin ve nettir.

    Hadisin Sünen-i Tirmizî de yer alan bir başka rivâyetinde;  "Küçüklerimize şefkat ve rahmet duymayan, büyüklerimizin izzet ve şerefini bilmeyen bizden değildir," buyrulur. [2]

   Sünen-i Ebu Davûd da yer alan rivâyette ise biraz daha değişiklikle; "büyüklerimizin hakkını, kadrini ve kıymetini bilmeyen," lafzı yer alır. [3]

   Her bir ifade farklılığında, bizlere hitap eden bir başka incelik vardır.

    Küçüklere şefkat ve merhamet duygusu beslmek gibi büyüklerin büyüklüğünü, küçükler üzerindeki hakkını bilmek, takdir etmek ve onlara hürmet göstermek de İslâmî ahlâkın bir gereği olduğunda şüphe yoktur.

    Böylece küçükler emniyet duygusu içinde ve huzurlu yetişip filizlenirken büyükler de kendilerine düşeni yapmanın huzurunu duyacaklar ve karşılığını dünyada hürmet görerek, ihtiyaç halinde yardımlarına koşularak alacaklardır. Ebedî hayatta ise yaptıkları sebebiyle çok daha fazla sevinecekler, daha da yapmış olmanın hasretini, isteğini, arzusunu derinden hissedeceklerdir.

    Ayrıca çocuklarla yaşlı büyükler arasında çok güzel bağlar kurulur. İş dünyasında boğuşan babalara göre büyük babalar ve annelere göre büyük anneler torunlarla ilgilenmeye daha müsait olabilirler. Onlara babaların, annelerin anlatmakta zorlanacağı bir çok şeyi anlatabilirler. Çocuklar büyük babalara, büyük annelere hizmet ederek hem ahlâkî duygularını geliştirirler, hem de işe yaramanın, bir iş başarmanın hazzını duyarlar. Onlardan duydukları sözlerle, gördükleri davranışlarla zekâları gelişir, ufukları genişler.

    Büyük babalar ve büyük anneler de, kendilerinden bir parça olan, üzerlerinde emeklerinin ve haklarının olduğu bir aile yuvasında olmanın veya onlarla buluşmanın, torunlarını sevmenin, onlarla ilgilenmenin, onların gelişip filizlenmesine şahid olmanın gönül huzurunu duyarlar.

    Çocuklar müthiş bir merak taşırlar. Akıl almaz sorular sorarlar. Anne ve babalar çok defa çocukların bu sorularından bunalır ve onları başlarından savmaya çalışırlar. Büyük babalar ve büyük anneler onların bitmez, tükenmez sorularına cevap vermekte daha sabırlıdırlar. Çok defa kendilerine verilen cevabı bütünüyle anlamasalar bile çocuklar ciddiye alındıkça, sorularına cevap verildikçe bundan hoşlanır ve rahatlık hissederler. Kendileriyle ilgilenilmesi ve ilgilenen insanların olması ayrıca onlara güven duygusu verir. Fikren, bedenen ve ruhen gelişmelerine müsbet tesir eder.

    Ömrü yeten her insan çocukluk, gençlik, olgunluk ve dinçlik ve yaşlılık devrelerinden geçer. Bu devrelerin hepsinde çevresinde yer alan yakınlarına, dostlarına ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaç şüphesiz çocukluk ve yaşlılık devresinde çok daha büyüktür. Her insan kendisini karşısındakinin yerine koyabilmeli ve onun nasıl bir bekleyiş içinde olduğunu çok iyi değerlendirmeli ve bu ihtiyacı karşılamada kusur etmemelidir.

    Daha önce anne ve babalara hürmet ve hizmet üzerinde durmuştuk. Büyüklere hürmet anneleri, babaları, büyük anneleri ve büyük babaları içine aldığı gibi amcaları, dayıları, teyzeleri, halaları ve cemiyet içinde yaşça büyük olan her insanı içine alır.

    Allah a hamd ediyoruz ki bütün menfî gelişmelere rağmen bizim cemiyetimiz bu hassasiyeti kaybetmemiştir. Mensubu olmakla izzet ve şeref duyduğumuz İslâm dininin ahlâk güzelliklerinden biri de budur.

    Batı dünyasındaki yaşlı insanların kalabalıklar içindeki yalnızlığı esef vericidir ve ibretlik bir derecededir. Şefkatsizliğin, merhamet eksikliğinin, hürmet yokluğunun, akraba bağlarındaki kopukluğun insanları nasıl bir ümitsizlik ve yalnızlık dünyasına ittiğini görüp ibret almak isteyenler, batı dünyasında boş bakışlarla park ve bahçelerde dolaşan, balkonlarındaki çiçeklerini sulayarak, ellerinde köpeklerini gezdirerek bu dünyadan göçünceye kadar zaman dolduranları ibretle seyretmelidirler.

    Nasıl bir dünyaya imrenir duruma getirildiğimiz o zaman kendini daha iyi belli edecektir.

    Bizim şiârımız büyüklerimize hürmet, küçüklerimize şefkattir. Büyüklerle istişare etmek, onların duygu ve düşüncelerine değer vermek, onların hayata iştiraklerini sağlamak, rızalarını kazanmak, dualarını almak, onları iki cihan saadetine vesile etmektir. 

--------------------------------------------------------------------------------

 [1] Sünen-i Tirmizî, Birr (4/ 322). Tirmizî, hadisin hasen olduğunu söyler.

 [2] Sünen-i Tirmizî, Birr (4/ 322). Tirmizî hadis için hasen, sahih der.

 [3] Sünen-i Ebu Davûd, Edeb (5/ 232-233)


Bu Makale 5261 defa okunmuştur

 

Yazdır

YAZARIN DİĞER YAZILARI

©

12/06/2015 - 14:19 Oruçla İlgili Kısa Bilgiler

©

10/03/2015 - 11:06 Kendinizi ve Ailenizi, Ateşten ve Hüsrandan Koruyunuz

©

23/10/2014 - 17:41 NAFİLE NAMAZLAR

©

01/09/2014 - 14:50 BORÇ ve KARZ-I HASEN

©

04/08/2014 - 13:11 Uhud Gazvesi

©

30/06/2014 - 14:18 Ramazan Ayını Karşılarken

©

09/06/2014 - 10:44 Kur’ân-ı Kerîm’de Gençlik

©

05/05/2014 - 12:25 Genç Anne (Hâcer) ve Mekke Şehrinin Kuruluşu

©

07/04/2014 - 15:46 Putlar ve Putçuluk Zihniyetiyle Mücâdele Eden Genç

©

01/02/2014 - 13:26 Vahyin Gelişi

©

04/12/2013 - 13:20 Güçlü ve Güvenilir Genç

©

16/07/2013 - 12:45 Eşinizin ve çocuklarınızın duygularını anlayınız, zaman zaman kendinizi onların yerine koyunuz ve olumlu yönde adımlar atınız.

©

19/06/2013 - 16:14 Âile sırlarınızı dışarıya vermeyiniz

©

20/05/2013 - 11:57 Çocuklarınızı açık sözlü yetiştiriniz

©

18/04/2013 - 10:40 Çocuklarınızı kendi cinslerine uygun olarak yetiştiriniz.

©

19/03/2013 - 13:48 Çocuklarınızın yanlış alışkanlıklar edinmesine fırsat vermeyiniz.

©

19/02/2013 - 11:12 Çocuklarınızın iyi arkadaşlar edinmelerine dikkat ediniz.

©

17/01/2013 - 12:09 Evinizin, kendinizin ve çocuklarınızın maddî, manevî temizliğine dikkat edininiz.

©

24/12/2012 - 11:09 Kanaatkâr olunuz.

©

21/11/2012 - 13:38 Âile yuvanızda israftan uzak durunuz

©

25/09/2012 - 10:36 Asıl gayenin ve hedefin ne olduğu âile yuvanızda bulunan her fert tarafından bilinmelidir. Bu şuuru yuvanızda filizlendiriniz.

©

27/08/2012 - 12:08 Büyüklerinize hürmet, küçüklerinize şefkat ve merhamet gösteriniz.

©

23/07/2012 - 11:24 Âilenize ve çocuklarınıza zaman ayırınız.

©

28/06/2012 - 12:29 Çocuklarınıza şahsiyetli olmayı, başka zihniyetleri taklit etmemeyi, olduğu gibi görünmeyi öğretiniz.

©

04/06/2012 - 11:28 Akrabalarınızla bağlarınızı koruyunuz.

©

25/04/2012 - 14:48 Anne ve babanız için hayırlı evlâd olunuz, çocuklarınıza da güzel örnek

©

26/03/2012 - 11:16 Âile içindeki mesuliyetlerinizi biliniz ve çocuklarınıza yaş ve durumlarına uygun mesuliyet veriniz.

©

27/02/2012 - 15:26 İlmi seviniz ve çocuklarınıza ilim sevgisi aşılayınız.

©

30/01/2012 - 11:23 Çocuklarınıza ev içi adabı ile ilgili bilgiler veriniz, onları eğiterek güzel alışkanlıklar kazandırınız.

©

02/01/2012 - 11:49 Çocuklarınıza güzel hasletler aşılayınız.

©

28/11/2011 - 11:18 Çocuklarınıza ibadet duygusu aşılayınız. Onlara nasıl namaz kılacaklarını, nasıl oruç tutacaklarını öğretiniz.

©

03/10/2011 - 11:46 Çocuklarınıza Kur’ân öğretiniz.

©

05/09/2011 - 14:31 Çocuklarınıza güzel sözler ve iman esaslarını öğretiniz.

©

01/08/2011 - 11:54 Çocuklarla latifeleşiniz. Çocuklarınıza güzel örnek olunuz

©

04/07/2011 - 12:24 Çocukluktan kaynaklanan hatalarını hoş görünüz.

©

03/06/2011 - 11:59 Çocuklarınıza duâ ediniz, onlara bedduâ veya lânet etmeyiniz.

©

09/05/2011 - 11:58 Çocuklarınıza adaletli davranınız.

©

11/04/2011 - 13:54 Yuvanızın içinde güzel dil kullanınız.

©

07/03/2011 - 12:34 Çocuklarınızı güzel ahlâkla yetiştiriniz, onları şımartmayınız.

©

14/02/2011 - 11:38 Çocuklarınızı seviniz ve onlara sevginizi belli ediniz.

©

06/01/2011 - 10:54 Yuvanıza Girerken Selâm Veriniz ve Çocuklarınıza da Selâmı Alıştırınız.

©

02/12/2010 - 11:18 Asr-ı Saadet’ten Bir Genç Selâme İbn Ekva’-radıyallâhu anh-(Yorulmayan Ayaklar, Bitmeyen Azim)(I)

©

14/10/2010 - 17:45 Çocuklarla Şakalaşmak

©

27/07/2010 - 13:44 Varlığın İmtihanı

©

22/06/2010 - 12:34 Bilmek, yaşamak ve güzel üslupla aktarmak

©

17/05/2010 - 16:38 Yuvanızı kaerşılıklı sevgi, rahmet ve şefkat temelleri üzerne kurunuz. Yuvanızdan sevgi ve rahmeti eksik etmeyiniz.

©

16/04/2010 - 11:22 İmanınızı hayırlı, güzel amlellerle dış dünyaya aksettiriniz.

©

24/09/2009 - 10:59 SÜNNETİ HAKKA GİDEN YOL BİLMEK

©

22/08/2009 - 09:43 Mukaddes Diyâr’a

©

24/07/2009 - 11:06 Yeni Bir Ramazan Yaşarken

©

25/06/2009 - 09:20 Çocuklarımız filizlenip büyürken

©

01/06/2009 - 14:54 Hissedilen Güç, Engin Basîret

©

28/04/2009 - 16:03 Vahy Safiyeti ve Bulandırma Gayretleri

©

07/04/2009 - 13:17 İç Dünyamızın Dış Dünyaya Aksi Edep ve Ahlâk

©

09/03/2009 - 15:10 Anne ve Babalara Üç Nasihat

©

17/11/2008 - 23:48 Selim Fıtrat, Kötü Alışkanlık ve Çocuklar

©

30/05/2008 - 23:02 Âile Yuvasında Sevgi ve Rahmet

©

13/03/2008 - 23:57 Orta Yol İfrat ve Tefrite (Aşırılıklara Düşmemek)
 
 

Site İçi Arama

17 Zilhicce 1446 |  13.06.2025

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Ey iman edenler, Allah'ın yardımcıları olun. (Hani) Meryem oğlu İsa'nın (as) havarilere: "Allah'a (giderken) benim yardımcılarım kimlerdir?" demesi gibi.
Havariler de demişlerdi ki: "Allah'ın yardımcıları bizleriz." Böylece İsrailoğulları'ndan bir taife iman etmiş, bir taife de inkar etmişti.
Nihayet Biz iman edenleri düşmanlarına karşı destekledik de onlar üstün geldiler.


( Saffat Suresi - 14)

Bir Hadis

İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor

Hz. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın şöyle söylediğini işittim :

"İki göz vardır, onlara ateş değemez:
Allah için ağlayan göz ile, Allah yolunda uyanık sabahlayan göz."


Tirmizî, Fedâilu'l-Cihâd 7, (1632)

Bir Dua

“Allah’ım! Bana kendi sevgini ve senin yanında sevgisi bana fayda verecek kimsenin
sevgisini ver.”

(Tirmizî, Deavât, 73)

Hikmetli Söz

Deme şu niçin şöyle,
Yerindedir o öyle,
Bak sonunda sabreyle

Mevla görelim neyler,
Neylerse güzel eyler...




Canlı yayın

İslam Ansiklopedisi

  Tasarım : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com