Gerek Hz. Þuayb’ýn kýzlarý ve gerekse Hz. Meryem de genç kýzlýk dönemlerini yaþayan müslüman kýzlar için örnek gösterilmiþlerdir.
Þimdi, yaþadýklarý çað itibariyle daha önce olan Hz. Þuayb’in kýzlarýndan bahsedelim.
Hz. Musa’nýn kýssasýnda onlara da yer veren Allah Teâlâ, dikkatimizi çekecek bir ifade kullanmaktadýr.
"Onlardan biri utana utana yürüyerek Musa’ya geldi ve þöyle dedi: "Babam sizi, koyunlarýmýzý sulamanýza karþýlýk olmak üzere ücretinizi vermek için çaðýrýyor".1
Ayeti yorumlayan müfessirler, Hz. Þuayb’ýn bu kýzýnýn haya ve utanma duygusu içinde yürüyerek ve örtüsünü üzerine almýþ bir þekilde Hz. Musa’ya geldiðini ifade etmektedirler. "Haya üzere / utana utana yürümek" tabirinin özellikle zikredilmesinde, genç kýzlar için bir örnek teþkil etmesi kastedilmiþtir kanaatindeyiz. Dolayýsýyla, "Haya güzel bir þeydir, ama kadýnda daha güzeldir" sözünün ne denli önemli olduðu bir kez daha ortaya çýkmaktadýr.
Yine Kur’ân ayetlerinde Hz. Meryem’e geniþ yer verildiði görülmektedir. Ayetlerde onun, annesi tarafýndan mabede adandýðý, doðumundan itibaren Hz. Zekeriyya gibi salih ve bilgili bir peygamberin gözetiminde Allah tarafýndan "güzel bir nebat gibi yetiþtirildiði", ergenlik çaðýna erdiðinde ise mabedin bir köþesinde inzivaya çekildiðinden bahsedilmektedir.2 Kendisini ibadete vermesi sebebiyle, tefsirlerde "el-Betûl" olarak vasýflanan Hz. Meryem, Kur’ân-ý Kerim’de adý bizzat zikredilen tek kadýn olmakla ayrý bir önem taþýmaktadýr.3 Hz. Zekeriyya ne zaman onun yanýna girse, orada mevsimi olmayan meyvelerle karþýlaþmaktaydý. Bu olaðanüstü hadisenin kaynaðýný sorunca, Hz. Meryem þu cevabý vermiþti: "Bunlar bana Allah katýndan geliyor. Zira O, dilediðini hesapsýz ve hiçbir zahmete sokmadan rýzýklandýrýr."4 Bundan sonraki hadiseleri Kurân bizlere þöyle aktarmaktadýr:
"Ey Muhammed! Kitab’da Meryem’i de an. O ailesinden ayrýlarak doðu yönünde bir yere çekilmiþti. Sonra insanlardan gizlenmek için bir perde germiþti. Cebrail’i göndermiþtik de ona tam bir insan þeklinde görünmüþtü. Meryem: "Eðer Allah’tan sakýnan bir kimse isen, Senden Rahman’a sýðýnýrým" dedi. Cebrail: "Ben temiz bir oðlan baðýþlamak için Rabbinin sana gönderdiði bir elçiyim" dedi. Meryem: "Bana herhangi bir insan dokunmamýþ iken ve ben de kötü bir kadýn olmadýðýma göre nasýl olur da bir oðlum olabilir?" dedi. Cebrail:"Bu böyledir. Çünkü Rabbin, "bu bana kolaydýr. Onu insanlar için bir mucize ve katýmýzdan da bir rahmet kýlacaðýz; hem bu önceden kararlaþtýrdýðýmýz bir iþtir" diyor" dedi. Meryem oðlana hamile oldu, o haliyle uzak bir yere çekildi. Doðum sancýsý onu bir hurma aðacýnýn dibine gitmeye mecbur etti ve þöyle dedi: "Ah! Keþke bundan önce ölmüþ olsaydým da unutulup gitseydim." Alt tarafýndan bir ses þöyle seslendi: "Sakýn üzülme!. Rabbin, içinde bulunaný þerefli kýlmýþtýr."5
Hz. Meryem son derece mahçup ve çekingen bir tabiate sahipti. Cebrail ona tam bir insan suretinde görünmüþtü. Ancak o ilk defa karþýlaþtýðý bu genç insana "Eðer Allah’tan korkan bir kimse isen, ben senden Allah’a sýðýnýrým" demek suretiyle kendisine herhangi bir kötülük yapmamasýný rica etmiþti. Bu sözler, onun iffet ve haya sahibi biri olduðunun ifadeleridir.
Öte yandan Allah’ýn dilemesiyle Hz. Ýsa’ya hamile kalan Hz. Meryem’in, doðum sancýlarý çektiði sýrada söylediði sözler de dikkat çekicidir. Namuslu ve iffetli bir kiþi iken böyle bir durum ile karþý karþýya kalýp, insanlara bunu ne þekilde izah edeceðinin sýkýntýsýný taþýdýðý bir hâlet-i ruhiye içinde söylediði, "Ah! keþke bundan önce ölseydim de unutulup giden biri olsaydým..." sözleri de onun psikolojik durumunu yansýtan en güzel ifadelerdir. Hz. Meryem, ayette, bizlere, "Allah Teâlâ’nýn dünyadaki bütün kadýnlara üstün kýldýðý"6 bir þahsiyet olarak tanýtýlýrken, en önemli vasfýnýn, iffet ve haya timsali, edeb ve takva sahibi, kendisini ibadete veren biri olduðu vurgulanmaktadýr.
Her ne kadar, büyük bir sýnavla karþý karþýya kalsa da, Allah’a olan güzel kulluðu sebebiyle, oðlu Hz.Ýsa’nýn mucizeleriyle Cenab-ý Hak, onu insanlarýn töhmetinden ve þerrinden korumuþ ve sonuçta onu bir peygamber annesi kýlarak ismini insanlar arasýnda hep saygýyla anýlan bir kiþi yapmýþtýr. Bu da gösteriyor ki, iffet ve hayanýn, kulluk ve takvanýn karþýlýðý Allah tarafýndan öncelikle dünyada ödüllendiriliyor.
Saðlýk ve afiyet dileklerimle....
