Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araştırmaları   |  İlmi YAZILAR   |  Aile Eğitim Yazıları   |  Çocuk Eğitimi Yazıları   |  Yazarlar  |  İletişim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatı (s.a.v)

İnsanı Tanımak (Radyo)

Tv Programları

Seminer ve Konferans

Kısa Dersler

Özel Konular

Fıkhi Konular

Aile Eğitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Girişi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eğitimcilere ÖZEL
Gazze Duası
Gençlerle İletişim (Günışığı- Reşitpaşa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 6210
Toplam 17255644
En Fazla 25928
Ortalama 2753
Üye Sayısı 161598
Bugün Üye Olan 248
Online Ziyaretci
 

 
Fıkıhsız Toplum Fakihsiz Hareket
28/01/2013 - 14:03
 
Ramazan Kayan
Tarihin akışına atfı nazarda bulunduğumuzda şunu görürüz; İslam toplumlarının ışığı, ısısı, umudu ve ufku hep alimler olmuşlardır. Akidenin sosyalleşmesinde öncü aktörler onlar idiler… Akılla vahyi hep barışık kılan, toplumsal sorunların çözümünde inisiyatif alan, toplumsal kurtuluşun öznesi ve önderi aktif alimler olagelmiştir.

Her türlü cehaletin körlüklerine ve karanlıklarına karşı en kararlı savaşçı, despot rejimlere karşı en kararlı direnişçi, toplumsal kokuşmaya karşı en basiretli ve dirençli direniş erleri olarak onları gördük…

Kötülüğe karşı bariyerdi onlar… Toplumsal ihtilaflarda, kavgalarda başvuru mercii melcei mahkemelerden önce alimlerdi… Alimin sözü üzerine söz olmazdı… Şeriatın kestiği parmak acımazdı…

Medeniyetin mimarları nesillerin mürebbileri…

Bir alim bir alemdi… Tıpkı İbrahim’in tek başına bir ümmet olması gibi…

Erdemli toplumun adresi, temiz toplumun sigortası Ulema idi…

Alim yerine göre toplumun konuşan dili, kuşanılan kılıcı, hakkı haykıran çığlığı, susmayan vicdanı, durmayan yüreği, sönmeyen umudu, karamayan ufkuydu…

Ümmet deccallaşanlara karşı onurlu duruşu onlardan öğrendi, Haccac’laşanlara karşı pervasızlığı onlarda gördü, Yezid’leşenlere karşı izzet dersini onlardan aldı…

Biliyoruz ki, kalemin kontrolünde olmayan kılıç barbarlaşır…

Kalemin denetiminde olmayan siyaset soysuzlaştırır…

Kalemin gözetiminde olmayan ticaret Karun’laştırır…

Tecdid için… Islah için… İnşa için mutlaka alimlerin ağırlığına ihtiyacımız var…

İdraki, yüreği, bileği uyandıran, yönlendiren, dizginleyen, düzenleye, harekete geçiren onlardı…

Alimin aksiyon ve azmidir, aleme rahmet ve adalet güvencesi…

Çünkü alim; kendisi için yaşayan değil kendini adayandır…

Şimdi, denilebilir ki nerde bu alimler? Böyle alimler var mı ki?

Cumhuriyet döneminde Kemalizm’in baskıcı politikaları öncelikle alimleri hedef aldı… Yeni sistemin toplum mühendisleri tarafından topluma dayatılmasının önünde en büyük engel alimlerdi… Resmi ideoloji alimler ya susturarak yada itibarsızlaştırarak dinin toplum üzerindeki etkisini kırmayı hedeflediler… Kemalizm taciz ve tazirlerle alimleri acizleştirme, halk üzerindeki saygınlıklarını sıfırlama ve onları boğma yoluna gitti… Tevhidi Tedrisat bu amaca yönelikti…

Minber sustu, mihrap boşaldı, kürsü küstü, kalem kırıldı…

Ümmetin evlatları yetim kaldı. Fakihsiz bir toplum fıkıhsız bir kültür oluştu. Hatta iş öyle raddeye geldi ki; alimsiz İslami hareketler oluştu. İslami hareketlerdeki keyfiyetsizlik ve kifayetsizlik birazda buradan kaynaklanmıyor mu? Bu açığı İslamcı aydınlar doldurmaya çalıştı, ancak şer’i ilimlerde müktesebatı yetersiz olan bu kesim İslami hareketi temsil ve taşımada yetersiz kaldılar… Hatta kimi oryantalist ruhlu teologların elinde din kadavraya dönüştü…

Fıkıhsız bir toplum, fakihsiz bir hareket hangi limana demir atar bilinmez…

Onlar sahadan çekilince çapulcu, yaltakçı, fırsatçı, ikiyüzlü el ve etek öpücüler çoğaldı…

Cemaat ve STK’ların en bariz farklılıklarından biride cemaatlerde alimlerin belirleyici olması, STK’larda işi bilenlerin…

Evet, alimlerin karikatürize edildiği bir süreçten sonra yeniden alimlere iadei itibarda bulunmamız gerekiyor… ve bize gözü toplumun elinde ve devletin kapısında olmayan alimler gerekiyor…

İslam ile geçinen değil, İslam için çırpınan alimler… Sivil, bağımsız ve bağlantısız ilim erbabı…

Kendi aralarında güçlü bir blok oluşturmuş, kurumsallaşmış, örgütlenmiş, hiçbir kurumun yedeğine düşmemiş, siyasilerin yörüngesine girmemiş, entelektüel birikimi olan, sadece kitabı okuyan, nakleden değil hayatı da okuyabilen, hayatın içinden çözümler üreten ve öneren bir merci lazım…

Alimlerimiz sokağın dilini, zamanın ruhunu, mekanın makdusunu yakalayarak hayata müdahil olabilirler…

Toplumsal, siyasal, küresel sorunlara vahyin bakış açısı ile neşter vurmak onlara düşüyor… Meşruiyet zeminimizin takipçisi tabiî ki alimlerdir… Bunu yaparken ne statükoyu nede kamuoyuna yaranma kompleksine ve kaygısına düşmeden hareket edilmelidir…

Öncelikle yeni kuşaklarla alimler arasındaki mesafeyi ve önyargıyı gidermek icab ediyor… Toplumla alimi buluşturacak, barıştıracak adımlar gerekiyor…

Bu ülkede Kürt sorunu, ahlaki yozlaşma, gelir dağılımındaki adaletsizlik, ruhi boşluk, sosyal çöküntü alimler yok sayılarak nasıl aşılabilir?

Bu özelliklerde alim mi yok?

Geleceğin alimlerini yetiştirmek de bize düşer…

Acaba zeki ve başarılı çocuklarımızı hangi hedeflere yönlendiriyoruz?

Çözüm; var olan alimlerin sahaya inmesi, sahadakilerin de alimleri sahiplenmesi gerekiyor…

Bu makaleyi yazmak nerden aklıma geldi? Türkiye’nin değerli alimlerinden Abdulcelil Candan’ın vefat haberini aldığımda… Merhuma Rabbimden rahmet dilerken, onun ”Ulemanın Gücü” kitabını okuyucularıma tavsiye ediyorum…


Bu Makale 5136 defa okunmuştur

 

Yazdır

YAZARIN DİĞER YAZILARI

©

12/02/2024 - 11:12 İnsan kalmak

©

30/03/2020 - 10:43 Ev ödevi

©

02/03/2020 - 11:06 Normalleştirilmiş anormallikler

©

27/01/2020 - 13:13 Vahiyle vücud bulmak

©

16/12/2019 - 10:40 Örtülü çıplaklık

©

14/10/2019 - 10:50 Toplumsal Enkazın Altında: “AİLE”

©

02/09/2019 - 10:19 Oyalanma odaklan!

©

10/06/2019 - 12:39 İnsan, en muhteşem muamma…

©

21/05/2019 - 11:03 Sade hayat

©

01/02/2019 - 14:09 Değişim İradesi

©

13/10/2018 - 14:29 Hayat paylaşmaktır

©

19/02/2018 - 12:35 Heva ile Heba Olmamak İçin

©

19/01/2018 - 18:49 Kaybolmamak için…

©

25/12/2017 - 14:04 Rüya mı, kabus mu?

©

20/11/2017 - 10:36 Heyecanımıza ne oldu?

©

25/10/2017 - 09:48 Ömür Boyu Davet

©

28/09/2017 - 14:33 Hicri hicranlar

©

07/07/2017 - 16:15 Onur Sınavı

©

29/05/2017 - 12:26 İnsanoğlu Zayıftır

©

03/05/2017 - 15:51 Nebevi Vasiyet

©

13/03/2017 - 11:10 Tevbesizliğe Tevbe

©

01/02/2017 - 11:48 Kâbe’nin Mesajı

©

03/01/2017 - 14:25 Nasıl kurtuluruz?

©

08/12/2016 - 09:14 Ertelenen Evlilikler

©

05/10/2016 - 10:20 Allah’la Dost Olmak...

©

25/06/2016 - 09:43 İSRAF TOPLUMU

©

08/04/2016 - 14:22 Gaye ve Gayret

©

20/02/2016 - 11:07 Şahit Olmak...

©

19/01/2016 - 16:38 HELAL YAŞAM

©

15/12/2015 - 13:44 ZAFER ZAAFI

©

18/11/2015 - 11:31 DÜNYA VE DURUŞ

©

13/10/2015 - 12:30 SORUMLULUK ALANIMIZ

©

10/03/2015 - 10:59 “Haydi gelsene…”

©

31/10/2014 - 14:33 DEĞER AŞINMASININ ACI AKIBETİ; VEFASIZLIK…

©

01/09/2014 - 15:25 YAŞAMIN EMARI

©

04/08/2014 - 13:52 Öncemiz ve sonramız bayram olsun.

©

04/07/2014 - 15:51 Açın Halinden Kim Anlar

©

09/06/2014 - 11:51 KENDiMiZ OLMAK KENDiMiZ KALMAK

©

05/05/2014 - 12:31 YENİDEN KARDEŞLİK

©

09/04/2014 - 14:14 İyilik Erleri

©

01/02/2014 - 13:44 Temiz Hayatlar

©

04/12/2013 - 13:38 Dindarlığın Modernizmle Sınavı

©

04/10/2013 - 14:16 Selim bir gelecek için

©

12/08/2013 - 10:40 Duayı Kuşanmak

©

19/06/2013 - 16:24 Uyum Krizi

©

20/05/2013 - 14:23 Yeniden Kardeşlik

©

18/04/2013 - 10:49 Geleceği İnşa Sorumluluğu

©

19/03/2013 - 14:35 Aktif ve Afif kadın

©

19/02/2013 - 11:22 Güzel bir gelecek için

©

28/01/2013 - 14:03 Fıkıhsız Toplum Fakihsiz Hareket

©

24/12/2012 - 11:13 İhtilaf Ahlakı

©

22/11/2012 - 14:17 Hicri hicranlar

©

25/09/2012 - 15:25 Mekke`de Mekke`yi aramak

©

27/08/2012 - 12:41 Haddini aşan zıddına döner

©

23/07/2012 - 11:30 Sıcak Sınav

©

28/06/2012 - 12:36 Denge ve düzen

©

04/06/2012 - 11:34 Allah’ın İhsanı, İnsan

©

25/04/2012 - 15:05 Dindarlığın modernizmle sınavı

©

26/03/2012 - 11:47 Modern Zamanlarda Aile Açmazı

©

02/01/2012 - 12:07 NASIL BİR GENÇLİK?

©

28/11/2011 - 13:08 Arzın ıslahı için...

©

03/10/2011 - 12:13 Evrensel Kardeşlik Buluşması; Hac

©

05/09/2011 - 14:37 Müsait zamanlar Müslümanlığı

©

03/08/2011 - 11:07 Güzele, En Güzele

©

04/07/2011 - 12:49 Tembelizm

©

03/06/2011 - 12:06 Yüce Ahlak

©

09/05/2011 - 12:01 Kaygan zeminde kaim kalmak

©

11/04/2011 - 15:05 Muttaki toplum

©

07/03/2011 - 13:17 Üçlü Reçete

©

14/02/2011 - 12:08 SERVET SINAVI

©

06/01/2011 - 11:51 Evlad-ı Rasul’ün Vedası…

©

02/12/2010 - 11:24 Evlilik mi, Evcilik mi?

©

14/10/2010 - 19:12 Tüketen ve Tükenen İnsan

©

27/07/2010 - 11:07 Aklı Selim

©

22/06/2010 - 12:18 Tevhidi Varoluş

©

18/05/2010 - 12:12 5 EM

©

16/04/2010 - 11:26 Nebevi Vasiyet

©

22/03/2010 - 16:29 Zamana Yenik Düşmemek

©

18/02/2010 - 12:20 İnsan ve İnfak

©

21/01/2010 - 11:17 Hesap dönümü

©

03/12/2009 - 11:30 İlla Namaz

©

19/10/2009 - 13:47 Özgün eğitim

©

24/09/2009 - 11:13 TEZKİYE GÜNLERİ

©

25/06/2009 - 09:43 Müslüman şahıs mıyız? Müslüman şahsiyet miyiz?

©

01/06/2009 - 15:02 Eti Senin, Kemiği Benim!

©

28/04/2009 - 16:09 Geciken Adalet

©

07/04/2009 - 14:15 Hakkıyla Kulluk

©

09/03/2009 - 16:35 Ödünç Özgürlükler

©

09/03/2009 - 15:18 Toplumsal İnşa Sorumluluğumuz!

©

10/11/2008 - 22:32 Yürüyen Ahlak

©

05/09/2008 - 13:42 EY DİRİ AY! DİRİLT BİZİ!
 
 

Site İçi Arama

17 Zilhicce 1446 |  13.06.2025

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

"Rabbimiz! Ben çocuklarımdan bazısını, senin kutsal evinin (Kâbe'nin) yanında ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz! Namazı dosdoğru kılmaları için (böyle yaptım). Sen de insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meylettir, onları ürünlerden rızıklandır, umulur ki şükrederler."



( İbrâhim sûresi - 37)

Bir Hadis

Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayetle

Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

"Biriniz kardeşiyle karşılaşınca ona selam versin.

Aralarına bir ağaç, duvar ya da bir taş girer sonra yine yan yana gelirlerse tekrar selam versin."

Ebu Davud (5178); El-Edebü’l-Müfred (1010)

Bir Dua

Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“Allah’ım! Harama bulaşmaktansa helalinle yetineyim. Beni lütfunla (zengin kılarak) senden başkasına muhtaç etme.”


(Tirmizî, Deavât, 110)

Hikmetli Söz

Aynı gökte uçarlar ama, kuzgunun dünyası başka, şahinin dünyası başkadır.

Canlı yayın

İslam Ansiklopedisi

  Tasarım : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com