Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araştırmaları   |  İlmi YAZILAR   |  Aile Eğitim Yazıları   |  Çocuk Eğitimi Yazıları   |  Yazarlar  |  İletişim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatı (s.a.v)

İnsanı Tanımak (Radyo)

Tv Programları

Seminer ve Konferans

Kısa Dersler

Özel Konular

Fıkhi Konular

Aile Eğitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Girişi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eğitimcilere ÖZEL
Gazze Duası
Gençlerle İletişim (Günışığı- Reşitpaşa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 6144
Toplam 17255577
En Fazla 25928
Ortalama 2753
Üye Sayısı 161595
Bugün Üye Olan 245
Online Ziyaretci
 

 
Uyum Krizi
19/06/2013 - 16:24
 
Ramazan Kayan
Sosyal yaşam ve toplumsal ilişkilerimizde iki ciddi olumsuzluk ile karşı karşıyayız:
Bir: Uyumsuzluk…
İki: “Uydum kalabalığa”cılık…
Hatta fobi düzeyinde bunların seyrettiğini söyleyebiliriz…
Bir tarafta geçimsiz, tahammülsüz, tepkili, gergin, itici, kırıcı, dağıtıcı, uyum sorunu yaşayan karakterler… Diğer yandan “gelene ağam, gidene paşam”cı, her araziye uyma uyanıklığını gösteren tipler…
Biz bunlardan özellikle uyumsuzluk üzerinde durmak istiyoruz…
Modern çağın bireyi; benlikçi, bencil, benci arzuların belirsizliğinde battıkça batıyor… Kaygı verici bir başıboşluk veya kendi başına buyrukluk insanı bitiriyor…
Maalesef bu marazi haller Müslümanlara da sirayet ediyor… İslami çalışma ortamları, kolektif ruh bundan etkileniyor…
İslami camialar sahip oldukları ciddi imkânlara, zengin potansiyellere rağmen atıl kalıyorlarsa bunun bir nedeni de iç insicamı yakalayamamak değil midir? Ortak hareket ruhu oturaklaşmamışsa kiminle, nereye gidebilirsiniz?
Hayati projelerin hayali kalmasının bir sebebi de uyumsuzluk değil midir?
Evet, hareketi kilitleyen, pratiği durduran, potansiyeli donduran hep itirazcı, hep ihtilafçı geçimsiz ve uyumsuz kişiliklerdir…
Bizim değerler dünyamızda, imtiyaz yok, insicam var… İhtiras yok ihtimam var…
İhtişamımız insicamızdadır… İtibarımız intizamımızdadır…
İtibar ve itimadımızın menbaı da budur…
Bundan dolayı iç insicamını oturtamamış yapılar olgunlaşamazlar… İnsicam ve intizam yoksa ne aşk kalır, ne de iştiyak…
Şayet gidişatımızda bir uğursuzluk varsa bu da uyumsuzluğumuzdandır…
Daha da beteri, şayet hakta uyum yoksa batılla uzlaşma uzak değildir… Bu uzlaşımın sonu ise yozlaşmadır…
Üzücü olan, yıllarca statükonun tahakküm ve tasallutunu, onur kırıcı zulmünü sineye çekebilenler, neden kardeşlerini taşıma ve tahammülde sınıfta kalıyorlar?
Zorbalar karşısında yutkunurken, birbirimize karşı neden bu kadar onurluyuz?
Zor ama birbirimize katlanmak zorundayız… Yoksa yol alamayız.
Güzel uygulamalar için güzel bir uyum lazım… Dik duralım ama birbirimize karşı diklenmeyelim ki, kötülüğe karşı direnebilelim…
Bence merkezci algıların açmazında acziyeti aşamayız… Yol alacaksak, değer üreteceksek önce birbirimizi kabullenelim… Kahrını çekebilelim… Tüm kusurlara rağmen, kulluk kolektif ruhu kaçınılmaz kılıyor…
Kişisel imaj, şahsi prestij hesapları yapmadan arzın imarı, neslin ıslahı için birlikte ne üretebiliriz, kaygısı öne çıkmalıdır…
İyisi mi, nefsimize ağır gelse de, kafamız basmasa da genel maslahatı önceleyip ortak eylem planlarımıza hayatiyet kazandırmak durumundayız…
Hayatın hayrı ortak hareket etmektedir…
Hareketin bereketi, ortak ruhu yakalamak ve sürdürmektir…
Müslümanların kabulleri bizim için anlam taşımıyorsa, o halde hayatın anlamı nedir?
Kurnazlık, uyanıklık, iş bilirlik bizi yalnızlaştırıyor, yapıları işlevsizleştiriyorsa bu bir kayıp değil midir?
Şu gök kubbede hoş bir sada bırakmak istiyorsak birbirimizi önemsemek ve öncelemek durumundayız…
Değerlerin, doğruların adamı olduğumuzu unutmadan uyanmak, uğraşmak, uymak ve uyarmak zorundayız… Ufalmadan, ukalalaşmadan, usanmadan, uyanıklık taslamadan tastamam tercihimiz bu olmalıdır…
Uyumlu olacağız ama uyuşumcu değil…
Yük alan olacağız yük olan değil… Hele ayak bağı olan hiç değil…
Affedeceğiz, af dileyen değil…
Bir parçalayan olmaktan ürkeceğiz… “Bir bölen”ler arasında anılmaktan imtina edeceğiz…
Birbirimizi bitirmeye değil bilemeye geldik…
İtirazımızın, isyanımızın bile bir ahlakı var…
Hışımla değil, hilimle yürüyeceğiz… “İnce eleyip, sık dokuma” konumunda değiliz… Teferruatlarda boğulmaya tahammülümüz yok…
Keyfiliğin sonu kifayetsizliktir…
Uyacağız, sırası gelince uyarımızı da yapacağız… Kimse la yüs’el değildir…
Bunca bela ve badireden sonra sanıyorum, uyandık ve uslandık… Şimdi ustalık günleri… Gelecek kuşaklar için, Hesap günü için ne yapabileceksek daha fazla gecikmeden davranmalıyız…
“Çizdim, oynamıyorum” deme lüksümüz yok… Çünkü bu bir oyun işi değil, dava ve ukbadır…
Eleştiriden önce emek ve eylem lazım…
Cedel, polemik, mugalata, münakaşa derken profesyonelleştik ama pratikte pasifleştik…
Şimdi dağınık dünyamızı, yorgun yapılarımızı elbirlik toparlama eşiğindeyiz… Emeğimize sahip çıkalım…
“Armudun sapı, üzümün çöpü” derken ömür bitiyor… Bahaneler bitmiyor…
Bizi bağlayan ilkeler ve değerler belli… Neden bekliyoruz ki?
Sorgulayalım ama sorun olmayalım…
“Sakın şeytanın adımlarına uyma” uyarısı hangi disipline tabi olduğumuzun ifadesidir…
Hevaya uyanlar helak oldu…
Davaya uyanlar değer buldu…
Gerçekten neyimizi paylaşamıyoruz? Niçin birbirimizi paylıyoruz? Bizi bağlayıcı uyum yasalarımız olmalı değil mi?

Bu Makale 5234 defa okunmuştur

 

Yazdır

YAZARIN DİĞER YAZILARI

©

12/02/2024 - 11:12 İnsan kalmak

©

30/03/2020 - 10:43 Ev ödevi

©

02/03/2020 - 11:06 Normalleştirilmiş anormallikler

©

27/01/2020 - 13:13 Vahiyle vücud bulmak

©

16/12/2019 - 10:40 Örtülü çıplaklık

©

14/10/2019 - 10:50 Toplumsal Enkazın Altında: “AİLE”

©

02/09/2019 - 10:19 Oyalanma odaklan!

©

10/06/2019 - 12:39 İnsan, en muhteşem muamma…

©

21/05/2019 - 11:03 Sade hayat

©

01/02/2019 - 14:09 Değişim İradesi

©

13/10/2018 - 14:29 Hayat paylaşmaktır

©

19/02/2018 - 12:35 Heva ile Heba Olmamak İçin

©

19/01/2018 - 18:49 Kaybolmamak için…

©

25/12/2017 - 14:04 Rüya mı, kabus mu?

©

20/11/2017 - 10:36 Heyecanımıza ne oldu?

©

25/10/2017 - 09:48 Ömür Boyu Davet

©

28/09/2017 - 14:33 Hicri hicranlar

©

07/07/2017 - 16:15 Onur Sınavı

©

29/05/2017 - 12:26 İnsanoğlu Zayıftır

©

03/05/2017 - 15:51 Nebevi Vasiyet

©

13/03/2017 - 11:10 Tevbesizliğe Tevbe

©

01/02/2017 - 11:48 Kâbe’nin Mesajı

©

03/01/2017 - 14:25 Nasıl kurtuluruz?

©

08/12/2016 - 09:14 Ertelenen Evlilikler

©

05/10/2016 - 10:20 Allah’la Dost Olmak...

©

25/06/2016 - 09:43 İSRAF TOPLUMU

©

08/04/2016 - 14:22 Gaye ve Gayret

©

20/02/2016 - 11:07 Şahit Olmak...

©

19/01/2016 - 16:38 HELAL YAŞAM

©

15/12/2015 - 13:44 ZAFER ZAAFI

©

18/11/2015 - 11:31 DÜNYA VE DURUŞ

©

13/10/2015 - 12:30 SORUMLULUK ALANIMIZ

©

10/03/2015 - 10:59 “Haydi gelsene…”

©

31/10/2014 - 14:33 DEĞER AŞINMASININ ACI AKIBETİ; VEFASIZLIK…

©

01/09/2014 - 15:25 YAŞAMIN EMARI

©

04/08/2014 - 13:52 Öncemiz ve sonramız bayram olsun.

©

04/07/2014 - 15:51 Açın Halinden Kim Anlar

©

09/06/2014 - 11:51 KENDiMiZ OLMAK KENDiMiZ KALMAK

©

05/05/2014 - 12:31 YENİDEN KARDEŞLİK

©

09/04/2014 - 14:14 İyilik Erleri

©

01/02/2014 - 13:44 Temiz Hayatlar

©

04/12/2013 - 13:38 Dindarlığın Modernizmle Sınavı

©

04/10/2013 - 14:16 Selim bir gelecek için

©

12/08/2013 - 10:40 Duayı Kuşanmak

©

19/06/2013 - 16:24 Uyum Krizi

©

20/05/2013 - 14:23 Yeniden Kardeşlik

©

18/04/2013 - 10:49 Geleceği İnşa Sorumluluğu

©

19/03/2013 - 14:35 Aktif ve Afif kadın

©

19/02/2013 - 11:22 Güzel bir gelecek için

©

28/01/2013 - 14:03 Fıkıhsız Toplum Fakihsiz Hareket

©

24/12/2012 - 11:13 İhtilaf Ahlakı

©

22/11/2012 - 14:17 Hicri hicranlar

©

25/09/2012 - 15:25 Mekke`de Mekke`yi aramak

©

27/08/2012 - 12:41 Haddini aşan zıddına döner

©

23/07/2012 - 11:30 Sıcak Sınav

©

28/06/2012 - 12:36 Denge ve düzen

©

04/06/2012 - 11:34 Allah’ın İhsanı, İnsan

©

25/04/2012 - 15:05 Dindarlığın modernizmle sınavı

©

26/03/2012 - 11:47 Modern Zamanlarda Aile Açmazı

©

02/01/2012 - 12:07 NASIL BİR GENÇLİK?

©

28/11/2011 - 13:08 Arzın ıslahı için...

©

03/10/2011 - 12:13 Evrensel Kardeşlik Buluşması; Hac

©

05/09/2011 - 14:37 Müsait zamanlar Müslümanlığı

©

03/08/2011 - 11:07 Güzele, En Güzele

©

04/07/2011 - 12:49 Tembelizm

©

03/06/2011 - 12:06 Yüce Ahlak

©

09/05/2011 - 12:01 Kaygan zeminde kaim kalmak

©

11/04/2011 - 15:05 Muttaki toplum

©

07/03/2011 - 13:17 Üçlü Reçete

©

14/02/2011 - 12:08 SERVET SINAVI

©

06/01/2011 - 11:51 Evlad-ı Rasul’ün Vedası…

©

02/12/2010 - 11:24 Evlilik mi, Evcilik mi?

©

14/10/2010 - 19:12 Tüketen ve Tükenen İnsan

©

27/07/2010 - 11:07 Aklı Selim

©

22/06/2010 - 12:18 Tevhidi Varoluş

©

18/05/2010 - 12:12 5 EM

©

16/04/2010 - 11:26 Nebevi Vasiyet

©

22/03/2010 - 16:29 Zamana Yenik Düşmemek

©

18/02/2010 - 12:20 İnsan ve İnfak

©

21/01/2010 - 11:17 Hesap dönümü

©

03/12/2009 - 11:30 İlla Namaz

©

19/10/2009 - 13:47 Özgün eğitim

©

24/09/2009 - 11:13 TEZKİYE GÜNLERİ

©

25/06/2009 - 09:43 Müslüman şahıs mıyız? Müslüman şahsiyet miyiz?

©

01/06/2009 - 15:02 Eti Senin, Kemiği Benim!

©

28/04/2009 - 16:09 Geciken Adalet

©

07/04/2009 - 14:15 Hakkıyla Kulluk

©

09/03/2009 - 16:35 Ödünç Özgürlükler

©

09/03/2009 - 15:18 Toplumsal İnşa Sorumluluğumuz!

©

10/11/2008 - 22:32 Yürüyen Ahlak

©

05/09/2008 - 13:42 EY DİRİ AY! DİRİLT BİZİ!
 
 

Site İçi Arama

17 Zilhicce 1446 |  13.06.2025

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Bundan sonra kalpleriniz yine katılaştı; taş gibi, hatta daha katı. Çünkü taşlardan öyleleri vardır ki, onlardan ırmaklar fışkırır, öyleleri vardır ki yarılır, ondan sular çıkar, öyleleri vardır ki Allah korkusuyla yuvarlanır. Allah yaptıklarınızdan gafil (habersiz) değildir.

( Bakara sûresi - 74)

Bir Hadis

Nu’mân İbni Beşîr radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre,
Hz. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken işittim demiştir:

“Şüphesiz kıyamet gününde cehennemliklerin azâbı en hafif olanı, ayaklarının altına iki kor konulup da bu sebeple beyni kaynayan kişidir. Oysa o, hiç kimsenin kendisinden daha şiddetli azâb gördüğünü zannetmez. Hâlbuki kendisi, cehennemliklerin azâbı en hafif olanıdır.”



Buhârî, Enbiyâ 1, Rikak 51; Müslim, Îmân 362-364

Bir Dua

“Allah’ım! Harama bulaşmaktansa, helalinle yetineyim. Beni lütfunla (zengin
kılarak) senden başkasına muhtaç etme.”

(Tirmizî, Deavât, 110)

Hikmetli Söz

Dostluk iki elin
hikâyesi gibidir. İkisi de
aynı anda birbirlerini
yurlar, yıkarlar.


Canlı yayın

İslam Ansiklopedisi

  Tasarım : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com