Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 2110
Toplam 15330971
En Fazla 20355
Ortalama 2615
Üye Sayýsý 1175
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 
 

Yaþayan Hurafeler Karþýsýnda Müslümanlarýn Tavrý

Ýslâm dininin Allah katýnda gerçek ve en mükemmel din olduðu,(1) ona mensup olan insanlarýn ise Müslüman olarak isimlendirildiði(2) yüce kitabýmýz Kur'an-ý Kerim'de bizzat ifade edilen bir gerçektir.
21/01/2010

Ýslâm'a inanýp teslim olan, emirlerini hakkýyla yerine getirmeye gücü yettiðince gayret eden Müslümanýn da, ayný derecede mükemmel olduðu gerek Kur'an ayetlerinin delaletinden, gerekse Hz. Peygamber (s.a.s.)'in hadislerinden çok açýk bir þekilde anlaþýlmaktadýr. Onun içindir ki, Ýslâm kültüründeki "insan-ý kâmil" kavramý, kemal ve üstünlük namýna aklýmýza ne geliyorsa hepsini üzerinde barýndýran insan olarak, Müslümaný tarif etmektedir. Terminolojik tahlillere girmeden kýsaca ifade edersek, Müslüman, Allah ve Rasûlüne inanmýþ, dünyada yaptýklarýnýn âhirette tek tek hesabýný vereceðini idrâk etmiþ, bu inanç içinde tutum ve davranýþlarýný bir disiplin içinde tutmasýný baþarabilme azmi içinde inanç ve ameli dünyasý bütünlük arz eden kimsedir.
Müslüman:
Ýman eden ve sâlih amel iþleyen, Hakký ve sabrý tavsiye eden kimsedir.(3)
-Allah için seven Allah için buðuz eden kimsedir.(4)
-Bencil deðil diðer insanlarý düþünen (diðergâm olan) insandýr.(5)
-Herkese güven telkin eden kimsedir.(6)
-Ýki yüzlü, çifte sýtandartýn deðil, "Rabbim Allah'týr deyip dosdoðru olan"(7) kimsedir.
-Kimseye zulmetmeyen ve zulme de rýza göstermeyen insandýr.(8)
-Ýlmi, hikmeti nerede bulursa alan insandýr.(9)
Kýsaca Müslüman, daima iyiyi doðruyu, güzeli öðrenen; iyiyi, güzeli ve doðruyu söyleyen, her zaman istikamet üzere olmaya çalýþan insandýr. 0, iyilik, doðruluk ve güzellikler için yaþar ve onlarý yaþatmaya çalýþýr. "Bir mü'minin diðer mü'min kardeþini incitmesi caiz deðildir"(10) diyen bir Peygamberin ümmeti olabilme becerisine ulaþabilme gayreti içindedir. Yani içi temiz, dýþý temiz; inancý, ameli, hurafelerden uzak, dinine bid'at ve hurafe karýþtýrmamýþ insan=Müslüman.
Ancak ne var ki, Kur'an ve Sünnet'in önerdiði mü'min olmak için gerekli olan bu vasýflar, her zaman asr-ý saadet tazeliðinde olamamýþ, zaman içinde Ýslâm coðrafyasýnýn geniþlemesi sonucu, Müslümanlarýn sahip olduklarý saf, tertemiz inanç ve amel dünyalarý, çeþitli inanç ve uygulama ögeleriyle farklý þekillerde tezahür etmeye baþlamýþtýr. Ýslâm kültürünün kapsamý geniþlemiþ, Kur'an ve Sünnet esaslarýnýn yanýnda, deðiþik kültür unsurlarý da Ýslâm kültürü içinde dinin bir emriymiþ gibi algýlanmaya baþlanmýþtýr. Bunun tabii sonucu olarak, Müslümanlarýn birbirlerine bakýþlarý bile deðiþmiþ, kavramlar birbirine karýþmýþtýr. Pek çok bid'at ve hurafe, dinin yüce ilkelerini örtmüþ, perdelemiþtir. Öyle inanç ögeleri ortaya çýkmýþtýr ki, Ýslâm'ýn temeli olan tevhid inancý zedelenmiþ, þirke ve küfre düþme riski son derece artmýþtýr. En acý olaný ise, bütün bunlarýn çoðu kez samimi duygularla ibadet aþký ve heyacaný içinde yapýlýyor olmasýdýr.

Tabii ki bu tarihi süreçtir ve kaçýnýlmaz bir sonuçtur. Burada mesele; bir suçlu aramak veya bu tür yanlýþlýklar içinde olan Müslümanlarý itham etmek deðil, konunun özünü kavramaya çalýþmak ve ona göre çözüm aramak olmalýdýr. Bu tarihi gerçekler ve Ýslâm tarihinde zaman zaman ortaya çýkan "ihya hareketleri" beraberce düþünüldüðü zaman bizi þu sonuca götürmektedir:

Allah katýnda en hakiki ve mükemmel din olan Ýslamiyeti ve onun kutsal kitabý Kur'an-ý Kerim'i, Allah Rasulü (s.a.s.), yirmiüç yýllýk peygamberlik hayatý süresince teblið etmiþ, açýklayýp yorumlamýþ; Kur'an emirlerini bizzat uygulamak suretiyle kendileri kamil bir mü'min olmanýn örneðini vermiþlerdir. Bu husus, Kur'an'da: "Ey insanlar! And olsun ki, sizin için, Allah'a ve ahiret gününe kavuþmayý umanlar için ve Allah'ý çok anan kimseler için Rasûlüllah en güzel örnektir"(11) þeklinde ifade edilmiþtir.

Gerek Kur'an-ý Kerim gerekse Hz. Peygamber (s.a.s.)'in bu açýklama ve uygulamalarý yani "sünnet" dinin aslýný teþkil etmektedir. Müslümanlarýn, her dönemde dinleri hakkýnda baþvurduklarý temel ölçü, bu iki asýl kaynak olmuþtur, kýyamete kadar da böyle olacaktýr. Yapýlan her türlü deðerlendirme ve yorumda bu iki kaynaða uygunluk aranmaktadýr. Bir inanç ögesinin ve iþlenen bir amelin bid'at ya da hurafe olup olmayýþýný tesbitte de bu ölçü yani Kur'an ve Sünnet'e uygunluk ölçüsü aranýr.

Buradan anlýyoruz ki, dini inanç ve uygulamalarýmýzda bizim için birinci derecede önemli olan, o konuda dayandýðýmýz ölçüdür. Ölçümüz Kur'an ve Sünnet mi, yoksa toplumsal alýþkanlýklarýmýz ya da geleneklerimiz mi? Þüphesiz birincisi yani Kur'an ve Sünnet'tir. Hatta yapa geldiðimiz bir takým alýþkanlýklarýmýzý, adet ve geleneklerimizi de bu iki kaynaða göre deðerlendiririz. Eðer aykýrýlýk söz konusu ise onu terk ederiz. Çünkü bu ölçü, bizim dini bütünlüðümüzü ve istikametimizi saðlayan bir ölçüdür. Bu yüzden iyi bilinmesi gerekir.

Bir baþka ifade ile, Ýslâm toplumunda, gerek bireysel gerekse toplumsal anlamda ciddi bir þekilde Kur'an ve Sünnet eðitimine ihtiyaç vardýr. Eðer bu konuda bilgi eksikliði olursa, dinden olmayan pek çok þey dindenmiþ gibi kabul edilir ki, bid'at ve hurafe diye ifade edilen din dýþý inanç ve uygulamalar toplumda yaygýnlaþmaya baþlar. Bu da, zaman içinde, sosyolojik bir gerçek olarak toplumsal kutuplaþmalara kadar varan bir problemler yýðýnýnýn ortaya çýkmasýna sebep olur.

Sulh, sükun, huzur ve barýþ anlamlarýna gelen "Ýslâm, bu durumda âdeta problem üreten, topluma huzursuzluk veren bir müessese haline gelmiþ olur; halbuki gerçek, hiç de öyle deðildir. Bilakis Ýslâm'ýn insanlýða getirmiþ olduðu ilahi mesaj, her iki dünyada da huzur ve saadeti önermekte, müntesiplerinin de her zaman bunu istedikleri, Kur'an'da bizzat ifade edilmektedir: "Rabbimiz bize dünyada iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi cehennem ateþinden koru."(12)
Öyleyse toplumda, dini olmadýðý halde dindenmiþ gibi zannedilerek uygulanan bir takým davranýþ biçimlerinin görülmesi, toplum fertlerinin bu konuda yeterli bilgiye sahip olmamalarý sebebiyle böyle bir yanlýþ anlayýþa sahip olduklarýný göstermektedir,. Zira cehalet, kiþinin her türlü yanlýþa düþmesinde en büyük etkendir. Bunu birkaç örnekle daha somut hale getirmeye çalýþalým.

Toplumumuzda sýkça görülen hurafelerin baþýnda muska ve týlsýmlar gelmektedir.(13) Bunlar, daha çok psikolojik temeli olan rûhi (manevi) hastalýklardan korunma amacýyla yapýldýðý ifade edilen ve muhtelif þekilleri olan masgotlardýr. Halk arasýnda gözlemlendiði þekliyle bunlar boyunlara takýlmak, evin, arabanýn belli yerlerine asýlmak, hayvanlarýn kafasýna baðlanmak gibi farklý þekillerde kullanýlmaktadýr. Hz. Peygamber'in sünnetinde muska ve temaim yasaklanmýþ; Allah'tan deðil de bu çeþit eþyadan yardým dilemenin þirk koþmak demek olacaðý ifade edilmiþtir. Çünkü böyle bir inanç, Tevhid düþüncesini zedelemektedir. Zira fiillerin isnadýnýn Allah'tan baþkasýna izafe edilmesi, yani muskalardan veya bir takým týlsýmlardan medet umulmasý Allah inancýný gölgede býrakmaktadýr ki, böyle bir inanç içinde þirk unsurunu taþýyan bir inançtýr. (14) Her ne kadar bu yola tevessül eden insanlarýn böyle bir niyeti olmasa da, konunun þirke düþme riski büyük olan bir uygulama olduðunu özellikle belirtmek isteriz. Muska uygulamasý, Hz. Peygamber'in hadislerinde belirtildiði þekliyle þartlý olarak izin verilen Rukye (15) ile hiçbir zaman karýþtýrýlmamalýdýr.

Yine böyle, yaygýn bir inanç da, eþyada uður ve uðursuzluk bekleme düþüncesidir. Hemen her konuda uðursuzluk düþüncesine konu olmuþ pek çok inanç ögesi bulunmaktadýr. Söz gelimi, baykuþ ve karganýn ötmesinde, köpek ulumasýnda, kara kedide, siyah köpekte, farede, yýlanda, tenha ve ýssýz yerlerde bulunduklarýna inanýlan, deðiþik sûret ve þekillerde görünerek insanlarý yoldan saptýrýp helak olmalarýna sebep olan gul ve gulyabani de uðursuzluk vardýr. Pazartesi çamaþýr yýkamak iyi deðildir. Salý uðursuz bir gündür. Gece aynaya bakmak uðursuzluk getirir, cin çarpar. Gece dýþarý çöp atýlmasý, çocuk beþiðinin boþ sallanmasý iyi deðildir. Elbiseyi çýkarmadan insanýn üzerinde bir yerini dikmek uðursuzluk getirir gibi.

Her ne kadar bu tür inanç ve uygulamalarýn bazýlarýnýn pratik açýklamalarý olsa dahi, prensip olarak Hz. Peygamber'in hadislerinde "Eþyada uðursuzluk görmek diye bir þeyin olmadýðý"(16) bizzat ifade edilmiþtir. Ama bugün þöyle bir etrafýmýza baktýðýmýzda, hemen her seviyede, ister eðitim görmemiþ olsun, isterse eðitim görerek belli bir kültür birikimine sahip olmuþ entellektüel pek çok insanýn uður ya da uðursuzluk inancýna sahip olduklarý görülmektedir.

Bu tür inançlarýn birer folklorik deðer olarak benimsenmesi normal kabul edilip bir kültür unsuru sayýlsa bile, konuya inanç açýsýndan bakýldýðý zaman, farklý zeminlere kaydýðý görülmektedir. Mesela, bir yerde baykuþ öttüðü zaman o evden ya bir cenaze çýkacak veya o ev sakinlerinin baþýna bir felaket gelecek diye inanmak, baykuþ denilen o kuþun ötmesini felaket habercisi kabul etmek; o kuþ ötmeseydi böyle bir felaket olmayacaktý, þeklinde inanmak, bir anlamda "fiillerin yaratýcýsýnýn Allah olduðu"(17) inancýný unutarak, meydana gelen fiilin yaratýcýsýný, Allah'tan baþka varlýklarda aramak demek olacaktýr ki, bu Ýslâm Dininin en temel prensibi olan Tevhid inancýna aykýrý düþmektedir. Uður veya uðursuzluk düþünceleri, beþeri deðerlendirmeler olup, hadiselerin meydana gelmesinin, varlýklarýn yaratýlýþ özelliklerine veya belli davranýþ þekillerine baðlamak Tevhid'e zýttýr.(18) Çünkü baykuþ sesinin felaket haberi olduðu inancýn menþeine bakýldýðý zaman, bunun anlamý Cahiliyye Araplarýnda görüldüðü þekliyle, baykuþun, kýsas olunmayan bir maktülün ruhunun tecessüm etmiþ þekli olarak kabul edilmesi, umumi manasý itibariyle "ruhun bir vücuttan diðerine intikali" demek olan "Tenasüh=ruh göçü=reenkarnasyon" inancý ile yakýndan ilgili olduðu görülmektedir.(19) Bu da Ýslam Dini'nin reddettiði bir inançtýr. Halkýmýz arasýnda gerek inanç yönünden gerekse, geleneksel olarak yaþatýlmaya çalýþýlan, onlarda bir takým kutsallýk aranan pek çok hurafe -boþ inanç- çeþitleri bulunmaktadýr. Üzücü olan ise, bu tür hurafelerin birer folklorik deðer olarak halka mal edilmesi yönünde gayretler sarf edilirken, tarihi kökenlerinin ne olduðu ve Ýslâm Dini'nin bunlarý nasýl deðerlendirdiði konusunda yeterli bilginin verilmeyiþidir. Durum böyle olunca, bu hurafeler, zamanla insanýmýzýn hayatýnda, terk edilemez bir unsur olarak yer alacaktýr ki, bu da insanýmýzý din ile geleneðin çatýþtýðý bir ikilem içine itecektir.
Aslolan; dine ait olan bir deðer ile, geleneðe ait olan bir deðerin birbirinden ayrýlmasý, dinle çatýþan, ona ters düþen geleneklerin ise, toplumda din-gelenek çatýþmasý sonucu ortaya çýkabilecek bir takým psikolojik ve rûhi rahatsýzlýklara sebep olacaðý düþüncesiyle, zaman içinde onlarýn terk edilmesidir. Öyleyse, Müslümanýn sahip olmasý gerektiði Tevhid inancýný zedeleyen bu ve benzeri hurafelerden arýnmasý için yapýlmasý gereken þey nedir?

Bu konuda yapýlacak en önemli þey, toplumun aydýnlatýlmasý, doðru bilgilerin onlara birinci el kaynaklardan ulaþtýrýlmasýdýr. Bu yapýlýrken sadece, o inanç öðesinin bir hurafeden ibaret olduðunu belirtmekle yetinilmeyip, bizzat gerek menþeinden, gerekse topluma intikal eden þeklinin tarihi geliþiminden de bahsetmek suretiyle, niçin yanlýþ olduðu düþüncesi verilmeli, toplum, mantýken o konuda ikna edilmelidir. Sadece "bu þudur, þu deðildir!" þeklindeki açýklama ve yorumlar, hurafelerle mücadele konusunda yeterli sonuçlarýn elde edilmesine kafi gelmemektedir. Aynca, toplumun hassas olduðu noktalarda, yapýlacak eleþtirilerde, bu hassas noktalarýn dikkate alýnmasý; keskin tavýrlarla deðil, öðretici, eðitici ve inandýrýcý üslup içinde yapýlmasý, alýnacak sonucu müsbet yönde etkileyecektir.
Bunun için yapýlmasý gereken bir baþka husus, -belki de en önemlisi- ülkemizin, toplumda yaygýn olan hurafeler açýsýndan bir inanç haritasýnýn çýkarýlarak, o yönde ciddi ilmî araþtýrmalar yapýlmasý ve araþtýrma sonuçlarýnýn topluma çeþitli vasýtalarla intikal ettirilerek, toplumun bir tür eðitime tabi tutulmasýdýr. Bunlar , çeþitli platformlarda, ilmi toplantýlarda, konferanslarda gündeme getirilmek suretiyle konunun ciddiyeti topluma ihsas ettirilmelidir. Konu ciddidir, zira doðru zannedilerek iþlenen veya kabul edilen yanlýþlýklar üzerine bina edilen farklý davranýþlar daha kötü sonuçlarýn doðmasýna zemin hazýrlamaktadýr. Burada özellikle din görevlilerimize büyük görevler düþmektedir. Her hafta okunan hutbe ve yapýlan va'z-u nasihatlerde, uygun bir üslup güzelliði içinde halka verilmeye çalýþýlan dini bilgilerde, bir Sünnet'in ihya edilmesi saðlanmaya çalýþýlýrken, bir bid'atýn ve hurafenin de kaldýrýlmasý konusuna daha fazla aðýrlýk verilebilir. Halk, her gün iþlemekte olduðu veya iþlendiðine þahit olduðu hurafelerin menþei ve dinle olan münasebetinin ne olduðu konusunda ciddi ve ilmi bilgilere sahip olduðu zaman, kýsa vadede olmasa da zaman içinde bu tür boþ inançlardan arýnmýþ olacaktýr.


1- Ali Ýmran, 19.
2- Hac, 178.
3- Bakara, 82; Asr, 3 (Bu konudaki diðer ayetler için bkz. Mu'cemu'I-Müfehres).
4- Buhârî, Ýman, 1.
5- Buhârî, Ýman, 8; Müslim, Ýman, 69- 70.
6- Tirmizî, Ýman, 12; Nesâî, Ýman, 8; Ýbn Mâce, Fiten, 2; Müsned, 3/205, 215.
7- Müslim, Ýman, 62; Müsned, 3/413; 4/385.
8- Muvatta, Ahkâm, 31; Ýbn Mâce, Ahkam, 17.
9- Tirmizi, Ýlim, 19; Ýbn Mâce, Zühd, 15.
10- Müsned, 5/362; Ebû Dâvûd, Edeb, 89; IV/412; Suyûtî, Câmiu's-Sagîr, ha. 9958.
11- Ahzâb, 21.
12- Bakara, 201.
13- Erdil, KemaIettin., Yaþayan Hurafeler, An kara,1991, s.15 vd.
14- Ebû Davûd, Týb, 9; IV/201; Hakim, Müstedrek, IV/217.
15- Rukye ile ilgili olarak geniþ bilgi için bkz: Müslim, Selâm, 64; II/ 1727; Nevevî, Minhac (Þerhu Müslim, ilgili hadisin açýklamasýnda); Yazýr, M.Hamdi, Hak Dini Kur'an Dili, IX/ 6396-6399; Çelik, Ali, Ýslâm'ýn Kabul ve Reddettiði Halk Ýnançlarý, Ýstanbul, 1995, s. 264-268.
16- Müslim, Selâm, 102-103; II/1743.
17- Müslim, Selam, 101, II,1742-1743.
18- Çelik, a.g.e., s.132-133.
19- Çelik, a,g,e., ayný yer.

 

Bu yazý 3096 defa okunmuþtur...

Yorum Ekle

Yazdýr

YORUM LÝSTESÝ

KATEGORÝDEKÝ DÝÐER HABERLER

n

12/02/2024 - 10:58 ÜMMET OLMAK

n

27/11/2023 - 09:29 ÝMAN VE SAMÝMÝYET

n

08/08/2022 - 10:21 ÝSLAM’IN ASLÝ KAYNAKLARINI DOÐRU ANLAMANIN YÖNTEMÝ ÜZERÝNE

n

04/10/2021 - 11:28 KÖTÜLÜKLERDEN ALIKOYAN NAMAZ HANGÝ NAMAZDIR?

n

24/05/2021 - 03:53 GERÇEK KIYMET ÖLÇÜSÜ:  SALÝH VE BAKÝ AMEL

n

05/04/2021 - 08:34 FELSEFENÝN ÇALDIÐI ÝNSANLAR

n

08/03/2021 - 11:02 TEVHÝDDEN HÝDAYETE  NEBEVÝ RÝSALET

n

12/01/2021 - 11:25 ÝÞTE TOPLUMUMUZUN HÂLÝ BU

n

06/10/2020 - 02:15 PEYGAMBER EFENDÝMÝZÝN HÝCRET YOLCULUÐU

n

06/10/2020 - 11:27 ÞEHÝTLER ÖLMEZ!

n

31/08/2020 - 04:09 SONUÇLARI ÝTÝBARIYLA ÝSTÝÐFAR VE TÖVBE / Dr. Abdülkadir ERKUT

n

06/07/2020 - 09:49 GENÇLÝK NEREYE GÝDÝYOR? / Abdülhamit Kahraman

n

25/06/2020 - 10:51 ÞÝMDÝ TAM ZAMANI / Abdülhamit Kahraman

n

18/05/2020 - 12:33 CÂMÝLER KAPATILDI  CUMALAR KALDIRILDI AMA.. / Abdülhamit Kahraman

n

23/04/2020 - 04:29 RAMAZANDA HAYATIN VE ÖLÜMÜN MUHASEBESÝNÝ YAPMAK / Dr. Muhlis AKAR 

n

23/04/2020 - 02:47 ÞEHR-Ý RAMAZAN VE SORUMLULUK BÝLÝNCÝ / Prof. Dr. Ramazan ALTINTAÞ

n

06/04/2020 - 10:26 HER HÂLÝMÝZE ÞÜKREDEBÝLMEK / Dr. Lamia LEVENT ABUL

n

30/03/2020 - 10:30 KULLUÐUN EN GÜZEL KIVAMI: ÝHSAN / Prof. Dr. Safi ARPAGUÞ

n

16/12/2019 - 10:13 HZ. PEYGAMBER (S.A.S.) DÖNEMÝNDE ÝLÝM / Prof. Dr. Þakir GÖZÜTOK

n

30/08/2019 - 10:56 HARAMDAN HELALE HÝCRET ETMEK

n

29/08/2019 - 02:59 ZÝKÝR: KALPLERÝ DÝRÝLTEN ÝKSÝR

n

17/12/2018 - 01:05 ALLAH’A YÖNELÝÞ BÝLÝNCÝNÝ TAZELEME: TÖVBE

n

17/12/2018 - 12:56 MANEVÝ ARINMA: TÖVBE

n

19/11/2018 - 10:47 Ýnancý kuþanan gençler

n

19/11/2018 - 10:42 Hz. Peygamberi Gençlere Anlatabilmek

n

17/10/2018 - 03:38 Mescitlerde Namaz Kýlmak ve Takva Sahibi Ýmam Olmak

n

30/03/2018 - 12:31 DEÝZMÝ VE ATEÝZMÝ BESLEYEN ÖNEMLÝ BÝR FAKTÖR ÝBADETSÝZLÝ

n

29/03/2018 - 12:11 MÜSLÜMANLARIN ÝLK KIBLESÝ MESCÝD-Ý AKSA VE MÜBAREK ÞEHÝR KUDÜS

n

04/01/2018 - 10:52 NEFÝS ÝLE MÜCADELE CÝHAD-I EKBER

n

03/01/2018 - 11:14 DÝNÎ TEBLÝÐDE DÝL VE ÜSLUP NASIL OLMALIDIR?

n

14/11/2017 - 11:22 HZ. PEYGAMBER’Ý GÜNÜMÜZ ÝNSANINA DOÐRU ANLATMAK

n

02/10/2017 - 04:02 ÝNSAN ONURU VE ALLAH’A KULLUK

n

02/10/2017 - 03:31 ASIL DÝN AÞIRI YORUM

n

02/10/2017 - 03:08 DÝN GÜVENLÝÐÝ BAÐLAMINDA DÝNÝN DOÐRU ANLAÞILMASI VE YORUMLANMASI

n

19/08/2017 - 09:04 Kurban ya da Baþýndan Serçe Geçen Bir Çocuktur  ÝSMAÝL

n

12/07/2017 - 10:42 ÝNSANLIÐA KARÞI EN BÜYÜK GÜNAH:  FÝTNE

n

13/06/2017 - 12:14 RAMAZAN MEKTEBÝ

n

13/06/2017 - 12:07 EMANET AHLAKI

n

13/06/2017 - 11:59 RAMAZAN MEDENÝYETÝ

n

19/04/2017 - 03:16 HZ. PEYGAMBER VE GÜVEN TOPLUMU: DARU'S-SELAM

n

28/03/2017 - 02:41 SANAL DÜNYA VE  DEÐÝÞEN MAHREMÝYET

n

17/02/2017 - 03:17 PARALEL DÝNLERÝ KÝMLER SEVER

n

17/02/2017 - 12:40 “HADÝS ÝLMÝ”NÝN ÝSLÂMÎ ÝLÝMLER ARASINDAKÝ YERÝ

n

13/02/2017 - 12:17 KALPLERÝNDE MARAZ BULUNANLAR: MÜNAFIKLAR

n

01/02/2017 - 11:12 TEFRÝKAYA DÜÞENLER GÝBÝ OLMAYIN

n

29/12/2016 - 10:25 BÝR GÜVEN ABÝDESÝ:  Muhammedü’l-Emin

n

19/12/2016 - 04:10 Fitne ve Fesadýn Baþka Bir Versiyonu: ÝFTÝRA VE SUÇLAMA

n

18/10/2016 - 11:53 Bir Mektep Olarak CAMÝ

n

26/09/2016 - 11:04 Peygambersiz Ýslam Söylemi

n

22/09/2016 - 12:08 VÝCDANIMIZIN "Selfie"SÝNÝ ÇEKEBÝLÝR MÝYÝZ ?

n

21/09/2016 - 02:57 Boþ Vakit mi Dediniz?

n

10/08/2016 - 01:00 RASULULLAH (S.A.S.) BÖYLE BUYURDU

n

10/08/2016 - 12:44 Narsisistik Kiþilik

n

14/06/2016 - 11:32 Ramazanda Gönülden Tevhidi Yaþamak

n

06/06/2016 - 02:55 Kur’an Ýkliminde Ýyiliklerle Dinamik Bir Hayat Ýnþasý

n

02/06/2016 - 04:44 Ramazan ve iYiLiK

n

02/05/2016 - 12:25 HZ. PEYGAMBER’ÝN MESAJINI DOÐRU ANLAMAK

n

08/04/2016 - 03:14 Yoðunlaþmýþ Ýbadet Mevsimi: “Üç Aylar”

n

24/03/2016 - 10:35 DUANIZ OLMASA

n

24/03/2016 - 10:31 SAHÂBE’NÝN PEYGAMBER SEVGÝSÝ

n

01/02/2016 - 11:48 ZÂLÝME HAKKI SÖYLEMEK

n

19/01/2016 - 04:35 ZOR ZAMANDA Müslüman Olmak

n

18/01/2016 - 02:04 Huzurda Huþu ile Durmak

n

18/01/2016 - 01:22 Alný Secdeye Varan Simalar

n

14/12/2015 - 11:41 HZ. ALÝ (Ö: 40/660)’NÝN KUR’AN-I KERÝM ANLAYIÞI

n

01/12/2015 - 02:21 SAHÂBE’NÝN PEYGAMBER SEVGÝSÝ

n

26/11/2015 - 02:10 Namaz: Divan-ý Ýlahîde Durup Tevhide Ermektir

n

19/11/2015 - 03:13 Kur’an ve Sünnet Perspektifinden Bilgi AHlAKI

n

19/11/2015 - 03:11 Ýlim, Marifet ve Hikmet Ýliþkisi

n

22/10/2015 - 12:39 Söz mü Sükût mu?

n

09/10/2015 - 02:23 Haccýn Evrensel Boyutu

n

07/09/2015 - 04:20   KURBAN

n

07/09/2015 - 04:14 Mescitler Arasýnda Mescid-i Aksa’ya Dair

n

06/07/2015 - 12:25 SADAKA-Ý FITIR

n

06/07/2015 - 12:23 TERAVÝH NAMAZI

n

23/06/2015 - 03:48 Þeytanýn Telkini VESVESE

n

19/06/2015 - 04:50 RAMAZAN

n

15/06/2015 - 06:11 Kardeþlik ve Dostluða Açýlan Pencere SELAM

n

15/06/2015 - 03:24 Vücutta Dolaþan Sinsi Düþman: Þeytan

n

12/06/2015 - 03:38 Ýnsanýn Temel Bir Zaafý

n

12/06/2015 - 03:07 Mültecilere Hicret Yurdu            ya da Muhacire Ensar Olmak

n

06/05/2015 - 02:27 DERÝN BÝR MUHALEFET

n

27/04/2015 - 12:31 Merhameti Kuþanmak

n

27/04/2015 - 12:30 Þiddet Karþýsýnda rahmet Peygamberi 

n

17/01/2015 - 04:13 HADÝSLERÝN DOÐRU ANLAÞILMASINDA VE YORUMLANMASINDA TAKÝP EDÝLECEK YÖNTEM

n

23/12/2014 - 04:13 Müslümanýn Varlýkla Ýmtihaný

n

23/12/2014 - 04:12 Ýslami Bakýþla Varlýk ve Servet Algýmýz

n

16/12/2014 - 02:50 SÜNNET VAHÝY ÝLÝÞKÝSÝ

n

27/10/2014 - 03:06 Sabýr-Sâbir

n

24/10/2014 - 04:08 Hz. Peygamber ve Genç Sahabiler

n

24/10/2014 - 03:59 Okunmasý Gerekenler (12)

n

24/10/2014 - 03:53 Ýslam’ýn Gençlik Tasavvuru

n

04/07/2014 - 03:29 BORÇ ve KARZ-I HASEN

n

30/06/2014 - 04:46 Ramazan Ýklimi ve Helal Kazanç Bilinci

n

09/06/2014 - 11:33 ATÂLETÝ TATÝL ZANNETMEK

n

05/05/2014 - 02:42 HZ. PEYGAMBER (S.A.S.)’ÝN ADÂLET ANLAYIÞI

n

09/04/2014 - 02:07 BÝR YÖNETÝCÝ OLARAK RASULULLAH

n

21/03/2014 - 04:40 Allah’ýn Korumasýný Hak Etmenin Yolu: Sabah Namazý

n

10/02/2014 - 02:47 Deðerini Bilemediðimiz Ýki Eþsiz Nimet: Saðlýk ve Boþ Zaman

n

04/10/2013 - 05:02 “Hakikat”in Nihai Temsilcisi:  Hz. Muhammed (s.a.s.) 
 

Site Ýçi Arama

25 Sevvâl 1445 |  04.05.2024

Bir Ayet

Bismillahirramanirrahim

Ýman edenler Allah yolunda savaþýrlar; inkar edenler ise taðut yolunda savaþýrlar öyleyse þeytanýn dostlarýyla savaþýn. Hiç þüphesiz, þeytanýn hileli-düzeni pek zayýftýr.


( Nisa Suresi - 76)

Bir Hadis

Hz. Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurdular: " Kýyamet günü müminin mizanýnda, güzel ahlaktan daha aðýr basan bir þey yoktur.



Ebu Davud

Bir Dua

Peygamberimiz (s.a.s.) þöyle buyurmuþtur

“Allah’ým! Gazabýndan rýzana, cezandan affýna sýðýnýrým. Senden sana sýðýnýrým. Sana tüm övgüleri saysam yine de bitiremem. Sen kendini nasýl övdüysen öylesin.

(Müslim, Salât, 222)

Hikmetli Söz

Sýradan otlar bir ayda
yetiþir. Fakat kýrmýzý
gül, ancak bir yýlda
yetiþir.

Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com