Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araştırmaları   |  İlmi YAZILAR   |  Aile Eğitim Yazıları   |  Çocuk Eğitimi Yazıları   |  Yazarlar  |  İletişim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatı (s.a.v)

İnsanı Tanımak (Radyo)

Tv Programları

Seminer ve Konferans

Kısa Dersler

Özel Konular

Fıkhi Konular

Aile Eğitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Girişi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eğitimcilere ÖZEL
Gazze Duası
Gençlerle İletişim (Günışığı- Reşitpaşa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 234
Toplam 17244328
En Fazla 25928
Ortalama 2752
Üye Sayısı 161053
Bugün Üye Olan 36
Online Ziyaretci
 
 

FELSEFENİN ÇALDIĞI İNSANLAR

Şunu en başa koyalım: Kalpler ancak Allah'ın c.c. elindedir. Kimse sonundan emin olamaz. Biz her zaman imânımızı korumaya çalışmalıyız ve Allah'tan c.c. her zaman hüsn-ü hâtime istemeliyiz.
05/04/2021

Hz. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin en çok yaptığı duâ: "Ey kalpleri evirip çeviren Rabbimiz, kalplerimizi senin dininde sâbit eyle" idi.

Çünkü kalp 'dönerse' her şey döner. Kalp değişirse her şey değişir.

Bulunduğunuz hâle bakarak hep böyle devam edecek ve böyle kalacak diye bir çeşit 'emniyet' duygusu içinde olmamalıyız. 

Her zaman sonumuzdan korkmalı ve ince bir 'endişe' içinde olmalıyız. Çünkü bu duygu bizi 'diri' tutacaktır Allah'ın c.c. izniyle..

Bizler yaşadığımız toplumda çeşitli şekillerde sürekli kirleniyoruz. Ne yazık ki imânın ve islâm'ın hâkim olmadığı bir toplumda yaşıyoruz. İşte sâdece bu yüzden bile sürekli kirleniyoruz.

Toplumun hemen her katmanında insanı 'kirleten' ve 'zehirleyen' çok şey olmasına rağmen, onları arındıran ve tedâvi  eden etkiler ve mânevi hekimler oldukça azdır. Olanlar da toplumun diğer katmanları tarafından etiketlenir, ötekileştirilir ve kötülenir.

Dolayısıyla 'temizlenmek' için çok özel çaba sarfetmeye ihtiyacımız vardır! Ancak herkes bunu sağlıklı bir şekilde yapamaz ve çoğu kez kendini 'akıntıya' bırakır.

Tüm bunlarla birlikte,

Özellikle okuyan ve düşünen insanlarda zaman zaman zihinsel 'gitgeller' olabilir. Çünkü okuyan insanlar farklı fikirlere, bâzen de bir çok 'bâtıl' düşünceye mâruz kalabilir. 

Onca 'fikir' bombardımanından sıyrılmak, kalbinde açılan yaraları sarabilmek ve en önemlisi onlara 'cevap' üretip iç dünyasında 'çürütebilmek' hiç de kolay değildir.

Önceleri sırât-ı müstakim üzere olupta sonradan yoldan çıkan ve 'acayip' (şâz) fikirler ileri süren zatları (hocaları) biraz da böyle okumak ve anlamak gerekir.

Çünkü bu zatların bir çoğu, çokça okuduğu için bir süre sonra, karşı arazinin kitaplarını da (merak edip) okumaya başlıyor. Artık büyük bir özgüvenle, "kendi kültürümün kitaplarını okudum ve biliyorum" düşüncesiyle beslendiği kitapları arkaya atabiliyor. İçinde 'zehirli' otların çokça olduğu karşı arazinin kitapları içinde 'cesurca' dolaşabiliyor.

Eğer oradaki iddialara, vehimlere ve şüphelere zihin dünyasında verilecek sağlıklı 'cevapları' yok ise degrade 'değişim' başlıyor demektir!

İşte ne oluyorsa bundan sonra oluyor! İnsana önce farklı ve ilginç gelen, içi 'çözümsüz' felsefe dolu kitapları okudukça zihni yeniden 'şekillenmeye' başlıyor! Sapma ve sırat-ı müstakimden uzaklaşma tam da burada başlıyor.

Okuyan herkes bilir ki

Felsefe ile uğraşan bir insan, eğer hazırlıklı ve 'donamlı' değilse mutlaka 'yara' alır. Çünkü felsefe vehim, 'şüphe' ve zan üzerine kuruludur. Birinin dediğini diğerinin kabul etmez. İçi adetâ 'çelişkiler' ve hurafeler yumağıdır. 

Tüm bu zihinsel hurâfe dolu felsefî kitapları 'savunmasız' ve hazırlıksız bir şekilde okuyan insanımızda 'gelgitler' ve 'şüpheler' oluşmaya başlar.

Akabinde

Önce, zihnindeki mevcut anlayışında yada 'inanç' sisteminde kendince bâzı 'tadilatlar' yapar. Ancak zamanla buda ona yeterli gelmez. Çünkü zihin yoğun bir şekilde bâtıl 'şüphe' bombardımana mâruz kalmıştır.

İçinde yeni yeni şekillenen bu farklı yapı kendisini bir süre sonra iyice tatmin etmemeye başlar. Daha sonra inacındaki mevcut mânevi binayı tamamen 'yıkıp' yeni baştan, aklına, hevâsına ve 'zanlarına' göre bambaşka bir inanç sistemi inşâ eder.

Sonra bizim karşımıza çıkar; "ben geliştim, değiştim eskiye sünger çektim, bambaşka bir insan oldum, "agnostik" oldum yâda önceki inancım "uydurulmuş dinmiş", ben şimdi indirilmiş dine inanıyorum" diyebilir!

Mesela

Daha önce zat evrim teorisine tamamem karşıyken, kendi ifâdesiyle: "Ben 800 tane evrim videosu seyrettim" diyebilir. Ardından bir bakarsınız açıkça evrim teorisine imân ettiğini ilân ediverir ve buna inanmayan insanları da hâşâ Kur'ân'a uymamakla, âyetleri inkâr etmekle itham edebilir!

Felsefe

Kimsenin kolay kolay 'sorgulayamadığı', sorgulayanların da acımasızca 'infaz' edildiği, insanlığa faydadan çok zarar getiren, kendine ve 'aklına' imân etmiş insanların oluşturduğu zihinsel vehimler, 'doğmalar' ve 'varsayımlar' bütünüdür! 

Felsefe

Kendisini hakikat ve 'hikmet' arayıcısı gibi gösteren, ancak gerçekte hikmet ile ve onun gerçek sahibi ile 'kavgalı' olan, şeytandan aldığı 'vahyi', kendi zihinsel düşünceleri gibi sunan bâtıl ve tutarsız, bir yığın 'şüpheler' dünyasıdır.

Felsefe 

İnsanı aslâ hakikate ve hikmete ulaştıramaz! Çünkü felsefe hikmetin sâhibi olan Rabbimiz ile kavgalıdır ama buna karşılık şeytanı ile son derece barışıktır. 

İnsanlara sâdece kendi çıkarımlarını yani aklının ulaştığı yerleri vâdeder, kendi doğmalarını doğru kabul edip insanların inanmalarını bekler!

Felsefe

İlk bakışta insan 'aklının' üretimi gibi gözükür, ancak gerçekte hiç de öyle değildir. Çünkü felsefe şeytanın insana bir çeşit' vahyidir'. Ama şeytan bu vahyi, kişinin kendi düşüncesi gibi gösterir. Buda onun bir başarısıdır.

Felsefe ve sevenleri aslâ felsefenin 'eleştirmesini' kabul edemezler. Kendilerini bir başkasının eleştirmesini de tahammül edemezler.

Özellikle bizler gibi 'inanç' sâhibi insanları felsefe üzerine yapımış olduğu haklı ve doğal eleştirilere bile şiddetle karşı koyar ve geri püskürtmeye çalışırlar.

İşte bu yüzden felsefe eleştirisi pek yapılamaz. Çünkü yapanlar 'linç' edilmeyi göze almak durumundadırlar!

FELSEFENİN YARALARI NASIL SARILABİLİR?

Felsefe sonuçta bir şüpheler ve vehimler yumağıdır demiştik. 'Şüphe', şeytanın en çok sevdiği zehirdir. İlginçtir şeytan bir tek kendisinden şüphe ettirmez!

Şeytan, topluma faydası olacak olanlarla herkesten daha çok ve daha 'özel' ilgilenir. Tâbi şuda bir gerçektir ki; şeytan, ancak bizim açtığımız kapıdan girebilir! 'Zaaflarımız' ona açılmış kapılarımızdır. 

Ancak ona karşı çoğu kez tek başımıza kolay kolay gâlip gelemeyebiliriz. Bu çok kolay değildir. Bunu ancak Allah'a c.c. teslimiyetle ve 'birlikte' sığınarak yapabiliriz.

Felsefenin ve onun hâmisi şeytanın açtığı 'yaraları' giderebilmek için, içinde hiç şüphe olmayan Allah'ın c.c. kitabı olan Kur'ân ile tedâvi edilmelidir. İçinde 'şüphe' olmayan tek kitap Kur'ân'dır. Çünkü o Allah'ın c.c. sözleridir. Diğer tüm sözlerin ilacı ve şifâsı ancak Kur'ân'dadır.

Sonuçta

Kur'ân'ın şifâ olmadığı, tedâvi etmediği hiç bir şüphe ve 'maraz' yoktur! Tam korunma ise ancak ihlâs ve takvâ ile olur.

Tüm bunlarla birlikte

Bu derin yaralar Allah'a c.c. içten sığınmakla, çok duâ etmekle, çok hayırlar yapmakla, Kur'ân'a sarılmakla ve Hz. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin 'sünnetlerini' yaşamakla mümkün olabilir.

Kul, Allah'tan uzaklaşmazsa,
Allah'ta kuldan uzaklaşmaz!

Kendimizden emin olmadan
Her dâim Allah'a c.c. sığınarak ve O'na koşayak yaşayalım inşaallah.

Selâm ile.
Abdülhamit Kahraman
19. Şaban.1442
02. Nisan. 2021

 

Bu yazı 2185 defa okunmuştur...

Yorum Ekle

Yazdır

YORUM LİSTESİ

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER

n

12/02/2024 - 10:58 ÜMMET OLMAK

n

27/11/2023 - 09:29 İMAN VE SAMİMİYET

n

08/08/2022 - 10:21 İSLAM’IN ASLİ KAYNAKLARINI DOĞRU ANLAMANIN YÖNTEMİ ÜZERİNE

n

04/10/2021 - 11:28 KÖTÜLÜKLERDEN ALIKOYAN NAMAZ HANGİ NAMAZDIR?

n

24/05/2021 - 03:53 GERÇEK KIYMET ÖLÇÜSÜ:  SALİH VE BAKİ AMEL

n

05/04/2021 - 08:34 FELSEFENİN ÇALDIĞI İNSANLAR

n

08/03/2021 - 11:02 TEVHİDDEN HİDAYETE  NEBEVİ RİSALET

n

12/01/2021 - 11:25 İŞTE TOPLUMUMUZUN HÂLİ BU

n

06/10/2020 - 02:15 PEYGAMBER EFENDİMİZİN HİCRET YOLCULUĞU

n

06/10/2020 - 11:27 ŞEHİTLER ÖLMEZ!

n

31/08/2020 - 04:09 SONUÇLARI İTİBARIYLA İSTİĞFAR VE TÖVBE / Dr. Abdülkadir ERKUT

n

06/07/2020 - 09:49 GENÇLİK NEREYE GİDİYOR? / Abdülhamit Kahraman

n

25/06/2020 - 10:51 ŞİMDİ TAM ZAMANI / Abdülhamit Kahraman

n

18/05/2020 - 12:33 CÂMİLER KAPATILDI  CUMALAR KALDIRILDI AMA.. / Abdülhamit Kahraman

n

23/04/2020 - 04:29 RAMAZANDA HAYATIN VE ÖLÜMÜN MUHASEBESİNİ YAPMAK / Dr. Muhlis AKAR 

n

23/04/2020 - 02:47 ŞEHR-İ RAMAZAN VE SORUMLULUK BİLİNCİ / Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ

n

06/04/2020 - 10:26 HER HÂLİMİZE ŞÜKREDEBİLMEK / Dr. Lamia LEVENT ABUL

n

30/03/2020 - 10:30 KULLUĞUN EN GÜZEL KIVAMI: İHSAN / Prof. Dr. Safi ARPAGUŞ

n

16/12/2019 - 10:13 HZ. PEYGAMBER (S.A.S.) DÖNEMİNDE İLİM / Prof. Dr. Şakir GÖZÜTOK

n

30/08/2019 - 10:56 HARAMDAN HELALE HİCRET ETMEK

n

29/08/2019 - 02:59 ZİKİR: KALPLERİ DİRİLTEN İKSİR

n

17/12/2018 - 01:05 ALLAH’A YÖNELİŞ BİLİNCİNİ TAZELEME: TÖVBE

n

17/12/2018 - 12:56 MANEVİ ARINMA: TÖVBE

n

19/11/2018 - 10:47 İnancı kuşanan gençler

n

19/11/2018 - 10:42 Hz. Peygamberi Gençlere Anlatabilmek

n

17/10/2018 - 03:38 Mescitlerde Namaz Kılmak ve Takva Sahibi İmam Olmak

n

30/03/2018 - 12:31 DEİZMİ VE ATEİZMİ BESLEYEN ÖNEMLİ BİR FAKTÖR İBADETSİZLİ

n

29/03/2018 - 12:11 MÜSLÜMANLARIN İLK KIBLESİ MESCİD-İ AKSA VE MÜBAREK ŞEHİR KUDÜS

n

04/01/2018 - 10:52 NEFİS İLE MÜCADELE CİHAD-I EKBER

n

03/01/2018 - 11:14 DİNÎ TEBLİĞDE DİL VE ÜSLUP NASIL OLMALIDIR?

n

14/11/2017 - 11:22 HZ. PEYGAMBER’İ GÜNÜMÜZ İNSANINA DOĞRU ANLATMAK

n

02/10/2017 - 04:02 İNSAN ONURU VE ALLAH’A KULLUK

n

02/10/2017 - 03:31 ASIL DİN AŞIRI YORUM

n

02/10/2017 - 03:08 DİN GÜVENLİĞİ BAĞLAMINDA DİNİN DOĞRU ANLAŞILMASI VE YORUMLANMASI

n

19/08/2017 - 09:04 Kurban ya da Başından Serçe Geçen Bir Çocuktur  İSMAİL

n

12/07/2017 - 10:42 İNSANLIĞA KARŞI EN BÜYÜK GÜNAH:  FİTNE

n

13/06/2017 - 12:14 RAMAZAN MEKTEBİ

n

13/06/2017 - 12:07 EMANET AHLAKI

n

13/06/2017 - 11:59 RAMAZAN MEDENİYETİ

n

19/04/2017 - 03:16 HZ. PEYGAMBER VE GÜVEN TOPLUMU: DARU'S-SELAM

n

28/03/2017 - 02:41 SANAL DÜNYA VE  DEĞİŞEN MAHREMİYET

n

17/02/2017 - 03:17 PARALEL DİNLERİ KİMLER SEVER

n

17/02/2017 - 12:40 “HADİS İLMİ”NİN İSLÂMÎ İLİMLER ARASINDAKİ YERİ

n

13/02/2017 - 12:17 KALPLERİNDE MARAZ BULUNANLAR: MÜNAFIKLAR

n

01/02/2017 - 11:12 TEFRİKAYA DÜŞENLER GİBİ OLMAYIN

n

29/12/2016 - 10:25 BİR GÜVEN ABİDESİ:  Muhammedü’l-Emin

n

19/12/2016 - 04:10 Fitne ve Fesadın Başka Bir Versiyonu: İFTİRA VE SUÇLAMA

n

18/10/2016 - 11:53 Bir Mektep Olarak CAMİ

n

26/09/2016 - 11:04 Peygambersiz İslam Söylemi

n

22/09/2016 - 12:08 VİCDANIMIZIN "Selfie"SİNİ ÇEKEBİLİR MİYİZ ?

n

21/09/2016 - 02:57 Boş Vakit mi Dediniz?

n

10/08/2016 - 01:00 RASULULLAH (S.A.S.) BÖYLE BUYURDU

n

10/08/2016 - 12:44 Narsisistik Kişilik

n

14/06/2016 - 11:32 Ramazanda Gönülden Tevhidi Yaşamak

n

06/06/2016 - 02:55 Kur’an İkliminde İyiliklerle Dinamik Bir Hayat İnşası

n

02/06/2016 - 04:44 Ramazan ve iYiLiK

n

02/05/2016 - 12:25 HZ. PEYGAMBER’İN MESAJINI DOĞRU ANLAMAK

n

08/04/2016 - 03:14 Yoğunlaşmış İbadet Mevsimi: “Üç Aylar”

n

24/03/2016 - 10:35 DUANIZ OLMASA

n

24/03/2016 - 10:31 SAHÂBE’NİN PEYGAMBER SEVGİSİ

n

01/02/2016 - 11:48 ZÂLİME HAKKI SÖYLEMEK

n

19/01/2016 - 04:35 ZOR ZAMANDA Müslüman Olmak

n

18/01/2016 - 02:04 Huzurda Huşu ile Durmak

n

18/01/2016 - 01:22 Alnı Secdeye Varan Simalar

n

14/12/2015 - 11:41 HZ. ALİ (Ö: 40/660)’NİN KUR’AN-I KERİM ANLAYIŞI

n

01/12/2015 - 02:21 SAHÂBE’NİN PEYGAMBER SEVGİSİ

n

26/11/2015 - 02:10 Namaz: Divan-ı İlahîde Durup Tevhide Ermektir

n

19/11/2015 - 03:13 Kur’an ve Sünnet Perspektifinden Bilgi AHlAKI

n

19/11/2015 - 03:11 İlim, Marifet ve Hikmet İlişkisi

n

22/10/2015 - 12:39 Söz mü Sükût mu?

n

09/10/2015 - 02:23 Haccın Evrensel Boyutu

n

07/09/2015 - 04:20   KURBAN

n

07/09/2015 - 04:14 Mescitler Arasında Mescid-i Aksa’ya Dair

n

06/07/2015 - 12:25 SADAKA-İ FITIR

n

06/07/2015 - 12:23 TERAVİH NAMAZI

n

23/06/2015 - 03:48 Şeytanın Telkini VESVESE

n

19/06/2015 - 04:50 RAMAZAN

n

15/06/2015 - 06:11 Kardeşlik ve Dostluğa Açılan Pencere SELAM

n

15/06/2015 - 03:24 Vücutta Dolaşan Sinsi Düşman: Şeytan

n

12/06/2015 - 03:38 İnsanın Temel Bir Zaafı

n

12/06/2015 - 03:07 Mültecilere Hicret Yurdu            ya da Muhacire Ensar Olmak

n

06/05/2015 - 02:27 DERİN BİR MUHALEFET

n

27/04/2015 - 12:31 Merhameti Kuşanmak

n

27/04/2015 - 12:30 Şiddet Karşısında rahmet Peygamberi 

n

17/01/2015 - 04:13 HADİSLERİN DOĞRU ANLAŞILMASINDA VE YORUMLANMASINDA TAKİP EDİLECEK YÖNTEM

n

23/12/2014 - 04:13 Müslümanın Varlıkla İmtihanı

n

23/12/2014 - 04:12 İslami Bakışla Varlık ve Servet Algımız

n

16/12/2014 - 02:50 SÜNNET VAHİY İLİŞKİSİ

n

27/10/2014 - 03:06 Sabır-Sâbir

n

24/10/2014 - 04:08 Hz. Peygamber ve Genç Sahabiler

n

24/10/2014 - 03:59 Okunması Gerekenler (12)

n

24/10/2014 - 03:53 İslam’ın Gençlik Tasavvuru

n

04/07/2014 - 03:29 BORÇ ve KARZ-I HASEN

n

30/06/2014 - 04:46 Ramazan İklimi ve Helal Kazanç Bilinci

n

09/06/2014 - 11:33 ATÂLETİ TATİL ZANNETMEK

n

05/05/2014 - 02:42 HZ. PEYGAMBER (S.A.S.)’İN ADÂLET ANLAYIŞI

n

09/04/2014 - 02:07 BİR YÖNETİCİ OLARAK RASULULLAH

n

21/03/2014 - 04:40 Allah’ın Korumasını Hak Etmenin Yolu: Sabah Namazı

n

10/02/2014 - 02:47 Değerini Bilemediğimiz İki Eşsiz Nimet: Sağlık ve Boş Zaman

n

04/10/2013 - 05:02 “Hakikat”in Nihai Temsilcisi:  Hz. Muhammed (s.a.s.) 
 

Site İçi Arama

16 Zilhicce 1446 |  12.06.2025

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Biz ona yolu gösterdik; (artık o,) ya şükredici olur ya da nankör.

( İnsan Suresi - 3)

Bir Hadis

Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

“Dua ibadetin özüdür.”

(Tirmizî, “Deavât”, 1)

Bir Dua

Hz. Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurdularki

“Allah’ım! Cehenneme götüren fitneden, cehennemin azabından, zenginliğin ve fakirliğin şerrinden sana sığınırım.”

(Ebû Dâvûd, Vitir, 32)

Hikmetli Söz

İlmi ile amel etmeyen âlim, başkalarını giydirdiği halde kendisi çıplak olan iğne gibidir. İmam Gazalî


Canlı yayın

İslam Ansiklopedisi

  Tasarım : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com