Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araştırmaları   |  İlmi YAZILAR   |  Aile Eğitim Yazıları   |  Çocuk Eğitimi Yazıları   |  Yazarlar  |  İletişim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatı (s.a.v)

İnsanı Tanımak (Radyo)

Tv Programları

Seminer ve Konferans

Kısa Dersler

Özel Konular

Fıkhi Konular

Aile Eğitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Girişi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eğitimcilere ÖZEL
Gazze Duası
Gençlerle İletişim (Günışığı- Reşitpaşa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 6517
Toplam 17255950
En Fazla 25928
Ortalama 2753
Üye Sayısı 161626
Bugün Üye Olan 276
Online Ziyaretci
 
 

Meşru Savunma Hakkı

Said b. Zeyd (r.a.)’in naklettiğine göre Allah Rasulü (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: "Malı uğrunda öldürülen şehittir, dini uğrunda öldürülen şehittir, canı uğrunda öldürülen şehittir, ailesi uğrunda öldürülen şehittir." (Tirmizi, Diyât, 22.)
12/10/2011

Allah Rasulü, her zaman başkalarının dokunulmaz haklarına azami saygıyı gösterdiği gibi kendi haklarının korunması konusunda da titiz davranmış ve bu konuda da ümmetine örnek olmuştur.

Bu hadis-i şerifle, insanın, başta canı olmak üzere kutsal ve dokunulmaz değerlerini savunmasının en doğal hakkı olduğunu bildiren sevgili Peygamberimiz, bu hakkı kullanan kişinin maruz kalacağı en kötü ihtimal olan can kaybını şehitlik gibi yüce bir mertebeyle tanımlayarak, meşru müdafaanın ne kadar önemli olduğunu vurgulamak istemiştir. Haksız yere bir cana kıymayı, bütün canları öldürmek gibi kabul eden (Mâide, 32.) ve saldırana aynen karşılık vermeyi emreden (Bakara, 194.) Yüce Allah’ın buyruklarının açıklaması mahiyetinde olan bu hadis, canın yanı sıra, mal, din ve aile gibi dokunulmaz değerlerin de, gerektiğinde can pahasına savunulmaya değer olduğunu ortaya koymaktadır. “Her Müslümanın diğerine, canı, malı, ırzı (onuru, manevi şahsiyeti) haramdır (dokunulmazdır).” (Müslim, Birr, 32.) hükmünü genel bir ilke olarak ilan eden Allah Rasulü’nün, sadece malı koruma konusundaki mücadelenin hükmünü soran birisiyle girdiği şu diyalog son derece anlamlıdır: “Ey Allah’ın elçisi! Bir kimse benim malımı almak isterse ne yapayım? Ona malını verme. Şayet malımı almak için saldırırsa? Sen de ona saldır. Ya beni öldürürse? O zaman şehit olursun. Ya ben onu öldürürsem? O zaman o cehennemde olur.” (Müslim, İman, 225.)

Kur’an-ı Kerim’den ve sevgili Peygamberimiz’in bu hadislerininden anladığımıza göre meşru savunma hakkı son derece önemli ve vazgeçilmez bir haktır. Allah Rasulü, her zaman başkalarının dokunulmaz haklarına azami saygıyı gösterdiği gibi kendi haklarının korunması konusunda da titiz davranmış ve bu konuda da ümmetine örnek olmuştur. Örneğin, düşmanlarının tehdit ve saldırılarına boyun eğmediği gibi, gerekli tedbirleri almakta da hiç gecikmemiş, böylece, hem kendisi, hem de sorumlu olduğu toplumunu tehlikelerden uzak tutmaya çalışmıştır. Onun sünnetinde zillet ve meskenete razı olmak yoktur. Tek başına kalsa da, doğru yolda yürümek onun karakteridir. 13 yıllık Mekke hayatında, davasından vazgeçmesi adına kendisine yapılan cazip teklifleri hiç düşünmeden reddettiği gibi, en ağır baskı, zulüm ve boykot karşısında da, az sayıda arkadaşıyla birlikte sonuna kadar direnmiş, can güvenliği tehlikeye düşüp kendisini koruyamayacağını anladığı bir noktada da Medine’ye hicret edip mücadelesini orada sürdürmüştür.

Kur’an-ı Kerim’in açık beyanları ve Allah Rasulü’nün her yönüyle bilinen 23 yıllık peygamberlik sürecindeki tutum ve davranışları ortada iken, fitne (sosyal kargaşa) ortamında, saldıranlara mukabele edilmeyip, adeta, kılıçların önüne boyunların uzatılmasını tavsiye eden bazı rivayetlerin, Kur’an ve sünnetle sağlamasının yapılması zaruridir. Muhtemelen, Hz. Peygamber sonrası ortaya çıkan, siyasal ve sosyal çalkantılar karşısında tarafsız kalmaya çalışanların görüşlerini yansıtan bu tür rivayetleri okuyan müminler, saldırana boyun eğmenin bir peygamber tavsiyesi olduğu yanılgısına düşebilirler. Hâlbuki Cenab-ı Hak, birbiriyle savaşan iki mümin grubun arasını ıslah etmeyi, buna rağmen, aşırı gidip haddi aşanlarla Allah’ın emrine uyana kadar savaşmayı (Hucurât, 9.) emrederken, zulüm ve haksızlık karşısında müminlerin çekimser ve tarafsız kalamayacaklarını bildirmektedir. Bu ve benzeri ayetleri ümmetine tebliğ eden ve hayatı boyunca buna uygun tutum ve davranış içinde olan bir peygamberin, cana kasteden insanlar karşısında, eli kolu bağlı bir şekilde, bir köşede ölümü beklemeyi tavsiye etmesi kabul edilebilecek bir şey değildir. Sevgili Peygamberimiz’in sünnetini doğru anlamak için, Kur’an-sünnet bütünlüğünü dikkate almak bu yüzden çok önemlidir. Onun, Kur’an’ın açılımı ve uygulaması olan sünnetinin, ilahî beyana aykırı unsurlar barındırması düşünülemez. Ayrıca, Allah Rasulü’ne nispet edilen sözlerin, onun sünneti ile yani uygulaması ve hayat tarzı ile uygunluğu da ayrı bir sıhhat ölçütüdür. Yani bir rivayet, Hz. Peygamber’in, tutum, davranış, eylem ve benimsediği hayat tarzının bütününü ifade eden sünnetiyle çelişiyorsa, ona ait olamaz. Örneğin, “namaz kılan kimsenin önünden, kadın, eşek ve köpek geçmesi halinde namazının bozulacağına” dair Hz. Peygamber’e atfedilen rivayete (İbn Mâce, İkâmetu’ssalât, 38.), onun sünnetini en iyi bilen Hz. Aişe itiraz etmiş, kendisinin önünde yattığı halde Hz. Peygamber’in ona doğru namaz kılmakta bir sakınca görmediğini söyleyerek, rivayetin uygulamayla çeliştiğine dikkat çekmiştir.  Ayrıca, “bizi eşeklere ve köpeklere mi benzetiyorsunuz?” diyerek, bunu nakledenlere sitemde bulunmuştur. (Buhârî, Salat, 105.) Yine, ramazanda cünüp olarak sabahlayanın oruç tutamayacağı fetvasını veren Ebu Hüreyre’ye Hz. Aişe, sünnetin böyle olmadığını söyleyerek itiraz etmiştir. (Müslim, Sıyam, 75-80.) Bu ve benzeri örneklerde Hz. Aişe’nin de gösterdiği üzere, (konuyla ilgili örnekler için bkz., Zerkeşi, Hz.Aişe’nin Sahabeye Yönelttiği Eleştiriler, çev. B. Erul, s. 87-121, Ankara 2000.) Hz. Peygamber ve arkadaşlarının uygulamasıyla ilk nesilden itibaren İslam toplumunda yerleşik hale gelen sünnet, sıhhatinden şüphe edilen ve az sayıdaki ravilerin naklinden ibaret olan bazı haber-i vahitlerin değerlendirilmesinde bir mihenk taşı olmuştur. Bu ölçütleri bilmeyen ve konuyla ilgili uzmanlığı da olmayan kişilerin, kitaplarda rastladıkları her rivayeti, Allah Rasulü’nün ağzından duymuşçasına ona nispet ederek, yazılı ve görsel medyada iştahla yorumlamaya çalışmaları en azından büyük bir sorumsuzluk örneğidir.

Burada yorumlamaya çalıştığımız hadis, sevgili Peygamberimiz’in, hayatı boyunca titizlik gösterdiği ve gereklerini her zaman yerine getirdiği, can, mal, din ve aile güvenliğinin önemine; bu uğurda ölenlerin şehitlik mertebesine ulaşacakları müjdesiyle dikkat çektiği mübarek bir sözüdür. Arkadaşı Hz. Ebubekir’le hicret yolculuğunu en ince ayrıntısına göre planlayıp işi şansa bırakmayan ve takipçilerini şaşırtmak için her türlü önlemi alan, Uhut savaşında can güvenliği tehlikeye düşünce, sarp bir kayalığa tırmanıp kovuğuna sığınan, Medine’de uyuyamadığı bir gece, Sa’d b. Ebî Vakkas’dan kendisini korumasını isteyen bir peygamberin, dinin korunmasını istediği değerler konusunda lakayt davranması ve bu doğrultuda beyanlarda bulunması, tebliğ ettiği Kur’an ve onun uygulaması olan sünnetiyle bağdaştırılabilecek bir husus değildir.

 

Bu yazı 3010 defa okunmuştur...

Yorum Ekle

Yazdır

YORUM LİSTESİ

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER

n

12/02/2024 - 10:58 ÜMMET OLMAK

n

27/11/2023 - 09:29 İMAN VE SAMİMİYET

n

08/08/2022 - 10:21 İSLAM’IN ASLİ KAYNAKLARINI DOĞRU ANLAMANIN YÖNTEMİ ÜZERİNE

n

04/10/2021 - 11:28 KÖTÜLÜKLERDEN ALIKOYAN NAMAZ HANGİ NAMAZDIR?

n

24/05/2021 - 03:53 GERÇEK KIYMET ÖLÇÜSÜ:  SALİH VE BAKİ AMEL

n

05/04/2021 - 08:34 FELSEFENİN ÇALDIĞI İNSANLAR

n

08/03/2021 - 11:02 TEVHİDDEN HİDAYETE  NEBEVİ RİSALET

n

12/01/2021 - 11:25 İŞTE TOPLUMUMUZUN HÂLİ BU

n

06/10/2020 - 02:15 PEYGAMBER EFENDİMİZİN HİCRET YOLCULUĞU

n

06/10/2020 - 11:27 ŞEHİTLER ÖLMEZ!

n

31/08/2020 - 04:09 SONUÇLARI İTİBARIYLA İSTİĞFAR VE TÖVBE / Dr. Abdülkadir ERKUT

n

06/07/2020 - 09:49 GENÇLİK NEREYE GİDİYOR? / Abdülhamit Kahraman

n

25/06/2020 - 10:51 ŞİMDİ TAM ZAMANI / Abdülhamit Kahraman

n

18/05/2020 - 12:33 CÂMİLER KAPATILDI  CUMALAR KALDIRILDI AMA.. / Abdülhamit Kahraman

n

23/04/2020 - 04:29 RAMAZANDA HAYATIN VE ÖLÜMÜN MUHASEBESİNİ YAPMAK / Dr. Muhlis AKAR 

n

23/04/2020 - 02:47 ŞEHR-İ RAMAZAN VE SORUMLULUK BİLİNCİ / Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ

n

06/04/2020 - 10:26 HER HÂLİMİZE ŞÜKREDEBİLMEK / Dr. Lamia LEVENT ABUL

n

30/03/2020 - 10:30 KULLUĞUN EN GÜZEL KIVAMI: İHSAN / Prof. Dr. Safi ARPAGUŞ

n

16/12/2019 - 10:13 HZ. PEYGAMBER (S.A.S.) DÖNEMİNDE İLİM / Prof. Dr. Şakir GÖZÜTOK

n

30/08/2019 - 10:56 HARAMDAN HELALE HİCRET ETMEK

n

29/08/2019 - 02:59 ZİKİR: KALPLERİ DİRİLTEN İKSİR

n

17/12/2018 - 01:05 ALLAH’A YÖNELİŞ BİLİNCİNİ TAZELEME: TÖVBE

n

17/12/2018 - 12:56 MANEVİ ARINMA: TÖVBE

n

19/11/2018 - 10:47 İnancı kuşanan gençler

n

19/11/2018 - 10:42 Hz. Peygamberi Gençlere Anlatabilmek

n

17/10/2018 - 03:38 Mescitlerde Namaz Kılmak ve Takva Sahibi İmam Olmak

n

30/03/2018 - 12:31 DEİZMİ VE ATEİZMİ BESLEYEN ÖNEMLİ BİR FAKTÖR İBADETSİZLİ

n

29/03/2018 - 12:11 MÜSLÜMANLARIN İLK KIBLESİ MESCİD-İ AKSA VE MÜBAREK ŞEHİR KUDÜS

n

04/01/2018 - 10:52 NEFİS İLE MÜCADELE CİHAD-I EKBER

n

03/01/2018 - 11:14 DİNÎ TEBLİĞDE DİL VE ÜSLUP NASIL OLMALIDIR?

n

14/11/2017 - 11:22 HZ. PEYGAMBER’İ GÜNÜMÜZ İNSANINA DOĞRU ANLATMAK

n

02/10/2017 - 04:02 İNSAN ONURU VE ALLAH’A KULLUK

n

02/10/2017 - 03:31 ASIL DİN AŞIRI YORUM

n

02/10/2017 - 03:08 DİN GÜVENLİĞİ BAĞLAMINDA DİNİN DOĞRU ANLAŞILMASI VE YORUMLANMASI

n

19/08/2017 - 09:04 Kurban ya da Başından Serçe Geçen Bir Çocuktur  İSMAİL

n

12/07/2017 - 10:42 İNSANLIĞA KARŞI EN BÜYÜK GÜNAH:  FİTNE

n

13/06/2017 - 12:14 RAMAZAN MEKTEBİ

n

13/06/2017 - 12:07 EMANET AHLAKI

n

13/06/2017 - 11:59 RAMAZAN MEDENİYETİ

n

19/04/2017 - 03:16 HZ. PEYGAMBER VE GÜVEN TOPLUMU: DARU'S-SELAM

n

28/03/2017 - 02:41 SANAL DÜNYA VE  DEĞİŞEN MAHREMİYET

n

17/02/2017 - 03:17 PARALEL DİNLERİ KİMLER SEVER

n

17/02/2017 - 12:40 “HADİS İLMİ”NİN İSLÂMÎ İLİMLER ARASINDAKİ YERİ

n

13/02/2017 - 12:17 KALPLERİNDE MARAZ BULUNANLAR: MÜNAFIKLAR

n

01/02/2017 - 11:12 TEFRİKAYA DÜŞENLER GİBİ OLMAYIN

n

29/12/2016 - 10:25 BİR GÜVEN ABİDESİ:  Muhammedü’l-Emin

n

19/12/2016 - 04:10 Fitne ve Fesadın Başka Bir Versiyonu: İFTİRA VE SUÇLAMA

n

18/10/2016 - 11:53 Bir Mektep Olarak CAMİ

n

26/09/2016 - 11:04 Peygambersiz İslam Söylemi

n

22/09/2016 - 12:08 VİCDANIMIZIN "Selfie"SİNİ ÇEKEBİLİR MİYİZ ?

n

21/09/2016 - 02:57 Boş Vakit mi Dediniz?

n

10/08/2016 - 01:00 RASULULLAH (S.A.S.) BÖYLE BUYURDU

n

10/08/2016 - 12:44 Narsisistik Kişilik

n

14/06/2016 - 11:32 Ramazanda Gönülden Tevhidi Yaşamak

n

06/06/2016 - 02:55 Kur’an İkliminde İyiliklerle Dinamik Bir Hayat İnşası

n

02/06/2016 - 04:44 Ramazan ve iYiLiK

n

02/05/2016 - 12:25 HZ. PEYGAMBER’İN MESAJINI DOĞRU ANLAMAK

n

08/04/2016 - 03:14 Yoğunlaşmış İbadet Mevsimi: “Üç Aylar”

n

24/03/2016 - 10:35 DUANIZ OLMASA

n

24/03/2016 - 10:31 SAHÂBE’NİN PEYGAMBER SEVGİSİ

n

01/02/2016 - 11:48 ZÂLİME HAKKI SÖYLEMEK

n

19/01/2016 - 04:35 ZOR ZAMANDA Müslüman Olmak

n

18/01/2016 - 02:04 Huzurda Huşu ile Durmak

n

18/01/2016 - 01:22 Alnı Secdeye Varan Simalar

n

14/12/2015 - 11:41 HZ. ALİ (Ö: 40/660)’NİN KUR’AN-I KERİM ANLAYIŞI

n

01/12/2015 - 02:21 SAHÂBE’NİN PEYGAMBER SEVGİSİ

n

26/11/2015 - 02:10 Namaz: Divan-ı İlahîde Durup Tevhide Ermektir

n

19/11/2015 - 03:13 Kur’an ve Sünnet Perspektifinden Bilgi AHlAKI

n

19/11/2015 - 03:11 İlim, Marifet ve Hikmet İlişkisi

n

22/10/2015 - 12:39 Söz mü Sükût mu?

n

09/10/2015 - 02:23 Haccın Evrensel Boyutu

n

07/09/2015 - 04:20   KURBAN

n

07/09/2015 - 04:14 Mescitler Arasında Mescid-i Aksa’ya Dair

n

06/07/2015 - 12:25 SADAKA-İ FITIR

n

06/07/2015 - 12:23 TERAVİH NAMAZI

n

23/06/2015 - 03:48 Şeytanın Telkini VESVESE

n

19/06/2015 - 04:50 RAMAZAN

n

15/06/2015 - 06:11 Kardeşlik ve Dostluğa Açılan Pencere SELAM

n

15/06/2015 - 03:24 Vücutta Dolaşan Sinsi Düşman: Şeytan

n

12/06/2015 - 03:38 İnsanın Temel Bir Zaafı

n

12/06/2015 - 03:07 Mültecilere Hicret Yurdu            ya da Muhacire Ensar Olmak

n

06/05/2015 - 02:27 DERİN BİR MUHALEFET

n

27/04/2015 - 12:31 Merhameti Kuşanmak

n

27/04/2015 - 12:30 Şiddet Karşısında rahmet Peygamberi 

n

17/01/2015 - 04:13 HADİSLERİN DOĞRU ANLAŞILMASINDA VE YORUMLANMASINDA TAKİP EDİLECEK YÖNTEM

n

23/12/2014 - 04:13 Müslümanın Varlıkla İmtihanı

n

23/12/2014 - 04:12 İslami Bakışla Varlık ve Servet Algımız

n

16/12/2014 - 02:50 SÜNNET VAHİY İLİŞKİSİ

n

27/10/2014 - 03:06 Sabır-Sâbir

n

24/10/2014 - 04:08 Hz. Peygamber ve Genç Sahabiler

n

24/10/2014 - 03:59 Okunması Gerekenler (12)

n

24/10/2014 - 03:53 İslam’ın Gençlik Tasavvuru

n

04/07/2014 - 03:29 BORÇ ve KARZ-I HASEN

n

30/06/2014 - 04:46 Ramazan İklimi ve Helal Kazanç Bilinci

n

09/06/2014 - 11:33 ATÂLETİ TATİL ZANNETMEK

n

05/05/2014 - 02:42 HZ. PEYGAMBER (S.A.S.)’İN ADÂLET ANLAYIŞI

n

09/04/2014 - 02:07 BİR YÖNETİCİ OLARAK RASULULLAH

n

21/03/2014 - 04:40 Allah’ın Korumasını Hak Etmenin Yolu: Sabah Namazı

n

10/02/2014 - 02:47 Değerini Bilemediğimiz İki Eşsiz Nimet: Sağlık ve Boş Zaman

n

04/10/2013 - 05:02 “Hakikat”in Nihai Temsilcisi:  Hz. Muhammed (s.a.s.) 
 

Site İçi Arama

17 Zilhicce 1446 |  13.06.2025

Bir Ayet

Bismillahirramanirrahim

Şeytan sakın sizi (Allah'ın yolundan) alıkoymasın. Gerçekten o, sizin için açıkça bir düşmandır.

( Zuhruf Suresi - 62)

Bir Hadis

Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem yemekte hiçbir zaman kusur aramazdı. İştahı varsa yer, canı çekmiyorsa yemezdi.



Buhârî, Menâkıb 23; Et`ime 21; Müslim, Eşribe 187, 188. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Et`ime 13; Tirmizî, Birr 84

Bir Dua

Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“Allah’ım! Senden sana teslim olan bir kalp, doğru sözlü bir dil ve dosdoğru bir ahlak istiyorum.”

(Hâkim, Deavât, No:1872)

Hikmetli Söz

Budur cihanda en beğendiğim meslek; / Sözün odun olsun hakikât olsun tek.

Canlı yayın

İslam Ansiklopedisi

  Tasarım : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com