Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araştırmaları   |  İlmi YAZILAR   |  Aile Eğitim Yazıları   |  Çocuk Eğitimi Yazıları   |  Yazarlar  |  İletişim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatı (s.a.v)

İnsanı Tanımak (Radyo)

Tv Programları

Seminer ve Konferans

Kısa Dersler

Özel Konular

Fıkhi Konular

Aile Eğitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Girişi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eğitimcilere ÖZEL
Gazze Duası
Gençlerle İletişim (Günışığı- Reşitpaşa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 4972
Toplam 17249065
En Fazla 25928
Ortalama 2752
Üye Sayısı 161276
Bugün Üye Olan 259
Online Ziyaretci
 
 

PEYGAMBER EFENDİMİZE SALAT Ü SELAMIN MANASI  / Dr. Abdülkadir ERKUT

“Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber'e salat ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salat edin, selam edin.” (Ahzab, 33/56.)
03/02/2020

Peygamber Efendimiz bir beşer olmakla beraber herhangi bir beşer değildir. Zira ona iman etmeyen Allah’a iman etmiş olmaz. O’na saygı göstermek imanın gereğidir. Bu yüzden insanlar onu inkâr etmekten sakındırıldıkları gibi gerek şahsı gerek ailesi hakkında kendisine eziyet verecek söz ve davranışlardan da sakındırılmaktadır.  Öte yandan o, bir peygamber olarak insanların hidayete ermelerine çok isteklidir.  Biri iman ile şereflense bundan büyük sevinç duyarken, inanmayı reddedenlerin durumundan büyük üzüntü duyar. Davet konusunda gücünün ve kendisinden istenenin üstünde sorumluluk alır. Kendindeki hayrı insanlara ulaştırmaya bu derece istekli, onların akıbetleri ile bu derecede ilgili olan peygambere karşı, inananların sevgi ve saygılarını ifade etme yükümlülükleri bulunmaktadır ki şu ayet-i kerime bunun yollarından birini göstermektedir:

“Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber'e salat ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salat edin, selam edin.” (Ahzab, 33/56.)

Salat, dua etmek, hayrı ve hayrı celp edecek sözleri söylemek anlamına gelmektedir.  Allah’ın Peygamberimize salatı, kendisine hayır takdir etmesidir; ona rahmet ve mağfiret etmesi, bereketini ve rızasını lütfetmesi ve meleklerinin yanında onu övmesidir. Allah Teâlâ onu peygamberlerin sonuncusu kılmış; ismini kendi isminin yanında zikretmiştir. Bütün peygamberlere isimleri ile hitap ederken, ona övgü ve iltifat için “Ey Resul” (Maide, 5/41.); “Ey peygamber” (Ahzab, 33/1.) diye sıfatları ile hitap etmiştir. Bu yüzden salat kelimesi, Allah için dua anlamıyla kullanılamaz. Çünkü O (c.c.) insanların dua için kendisine yöneldiği yüce varlıktır. Allah için salatın manası, meleklerden ve müminlerden farklıdır. Nitekim “Tevvâb” kelimesi de Allah için tövbeleri çok kabul eden, kullar için ise çok tövbe eden anlamına gelmektedir.

Meleklerin Peygamberimize salatı, ona istiğfar ve dua etmeleridir. Salat kelimesi Allah’tan başkası için kullanıldığında dua anlamına gelir. “Şüphesiz Allah ve melekler peygambere salat eder.” cümlesinde meleklerin Allah ile beraber aynı cümlede zikredilmiş olması, onlar için büyük bir şereflendirme ifade eder. Kur’an’da meleklerin müminler için istiğfar ettiği ve sonra dua ettiği şöyle belirtilmiştir: “Ey Rabbimiz! Senin rahmet ve ilmin her şeyi kuşatmıştır. O hâlde tövbe eden ve senin yoluna gidenleri bağışla, onları cehennem azabından koru! Ey Rabbimiz! Onları da onların babalarından, eşlerinden, soylarından iyi olanları da kendilerine vadettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz sen mutlak güç sahibisin hüküm ve hikmet sahibisin.” (Mümin, 40/7-8.)

Allah da melekler de Hz Peygamber’e salat etmektedir. Peki müminler? “Ey iman edenler, ona salat edin.” cümlesi, müminlerin de ona salat etmeleri gerektiğini ifade etmektedir. Öncesindeki cümle, ayete giriş ve hükme hazırlık kabilinden iken bu cümle ayetin maksadını teşkil etmektedir. Müminlerin salatı, ona dua etmeleri ve onun emrini tazim etmeleridir. “Allahümme salli ala Muhammed” ve “Sallellahü ala Muhammed” vb. lafızlar ile dua ederken Allah’tan ona olan bereketini ve rahmetini artırmasını, ona her türlü hayrı lütfetmesini talep etmektedirler. İlk cümlede Allah’ın ve meleklerin salatı, süreklilik ve yenilenme ifade eden geniş zaman kalıbı (muzari) ile gelmiştir. Bu cümlede de müminler Allah’ı ve melekleri örnek almaya; bu surette salatı sürekli ve çokça yapmaya teşvik edilmektedir. (İbn Aşur, et-Tahrir ve’t-Tenvir, XXII, 99.) 

Müminler peygambere salat ederek ona tazimlerini izhar etmektedirler. Yoksa nebinin müminlerin salatına ihtiyacı yoktur. Ancak salat müminlerin, Allah’ın rızasını kazanmalarına, sevap hanelerini artırmalarına vesile olmaktadır. Bunun yanında müminler peygambere salat ederken ona ikramda bulunmaktadırlar. Ancak bu ikram onların kendilerinden ettikleri bir ikram değildir. Çünkü peygambere salat ederken “salat ediyorum”  değil “Allah’ım Muhammed’e salat et” veya “Allah Muhammed’e salat etsin” demekte; Yüce Allah’tan ona salat etmesini talep etmektedirler. Kendi ellerinde, gerçekte ona ikram edebilecekleri bir şey bulunmamaktadır. 

Ayette Allah ve melekler için sadece salat kavramı zikredilmişken müminlere, salata ilaveten ona selam etmeleri de emredilmiştir. Müminler salatın yanında ayrıca selam ederek “Allah seni korusun hiçbir kötülük sana dokunamasın.” diye peygambere dua etmektedirler. Zira Allah Resulü'ne salatın, ancak küçük-büyük her şeyde ona boyun eğme anlamına gelen selam ile ağırlığı olur. (Nisa, 4/65.) Emirlerine isyan ederek ona salat edilmiş olmaz.

Yüce Allah yukarıdaki ayet-i kerimede peygamberinin şerefini izhar, şanını beyan ederek onun kendi katındaki konumunu ortaya koymuş, sonra müminlere de ona salat ile dua etmelerini emretmiştir. Birine dua etmek, o kişi ile dua eden arasındaki özel bir bağa işaret eder. Hz. Peygamber ile müminler arasında da özel bir bağ vardır. İman ile kurulmuş bu bağı pekiştirmek gerekir. Salat ile ona dua etmek, söz konusu bağı geliştirmenin en önemli yollarından biridir. Hz Peygamber kendisine salat edilmesini teşvik etmiş; (Tirmizi, Vitir, 21; Ebu Davud, Salat, 358.) namazlarda okunan “Salli ve Bârik duaları” gibi (Müslim, Salat, 65.) bazı salat lafızlarını ümmetine bizzat öğretmiştir. Bu yüzden onun (s.a.s) tarafından müminlere öğretilen salat kalıplarını okuyarak her fırsatta ona dua etmek önemlidir. Fakat salat, belli kalıpları sözlü olarak tekrar etmekten ibaret zannedilmemelidir. O sözler Efendimize olan muhabbetimizi daha da artırmalı, onun Allah’tan getirdiği hakikatlere can ve baş ile sarılmaya bizi yönlendirmelidir. Nitekim Tahir b. Aşur’un belirttiği gibi yukarıdaki ayet, müminlerin sadece salavat okuyarak değil, diğer sözleri ve davranışları ile de peygambere ikramda bulunmalarının gerekliliğine işaret etmektedir. (İbn Aşur, et-Tahrir ve’t-Tenvir, XXII, 97.)  

DİYANET AYLIK DERGİ / Dr. Abdülkadir ERKUT

 

Bu yazı 1603 defa okunmuştur...

Yorum Ekle

Yazdır

YORUM LİSTESİ

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER

n

06/10/2020 - 01:41 DİNÎ HAYATIN ÜÇ BOYUTU: DAVRANIŞ, DUYGU VE BİLGİ 

n

23/04/2020 - 04:57 DOĞRUNUN YARDIMCISI ALLAH’TIR / Dr. Abdülkadir ERKUT 

n

23/04/2020 - 03:55 RAMAZANDA TAKVA EĞİTİMİ / Dr. Ekrem KELEŞ 

n

30/03/2020 - 10:58 DÜNYA, İMTİHAN DÜNYASIDIR / Nurcan SOLAK 

n

03/02/2020 - 10:48 PEYGAMBER EFENDİMİZE SALAT Ü SELAMIN MANASI  / Dr. Abdülkadir ERKUT

n

14/10/2019 - 11:50 İNSANLIĞA ÖRNEK VE ÖNDER TOPLUM / Dr. Abdülkadir ERKUT

n

16/09/2019 - 10:34 BARIŞ DİNİ İSLAM / Dr. Abdülkadir ERKUT

n

17/12/2018 - 01:23 ALLAH DOSTLARI KİMLERDİR?

n

19/11/2018 - 10:32 Kur'an'ın ışığında insanlığa model gençler

n

17/10/2018 - 03:33 Kur'an ile Dirilmek

n

10/04/2018 - 01:33 DÜNYA HAYATINDA  ALLAH’IN TARAFINDA OLMAK

n

30/03/2018 - 12:04 DÜNYA VE AHİRET MUTLULUĞUNUN YOLU: AMEL-İ SALİH

n

30/03/2018 - 11:39 RABBİMİZİN BİZLERE KUTSAL EMANETLERİ: TOPRAK, SU, HAVA

n

30/03/2018 - 11:31 KUR’AN’DA MUSİBET KAVRAMI  ÜZERİNE PSİKO-SOSYOLOJİK  DEĞERLENDİRMELER

n

29/03/2018 - 01:10 İSLAM MEDENİYETİNİN BAŞKENTLERİ: MEKKE, MEDİNE, KUDÜS

n

03/01/2018 - 11:26 TAKLİDİ İMANDAN TAHKİKİ İMANA; GELİN KUTSAL KİTABIMIZI DOĞRU OKUYALIM

n

10/11/2017 - 01:44 TAKLİDİ İMANDAN TAHKİKİ İMANA: GELİN RABBİMİZİ DOĞRU TANIYALIM

n

02/10/2017 - 04:12 YARATILIŞ GAYEMİZ: İBADET/ALLAH’A KULLUK

n

02/10/2017 - 03:43 İBADETLERİN  BİRLİĞİMİZE KATKISI

n

03/07/2017 - 04:09 AHD ve MİSAK SORUMLULUKTUR

n

13/06/2017 - 12:10 MANEVİ BAKIM AYI: RAMAZAN

n

18/04/2017 - 09:24 İLAHÎ RİSALET ELÇİLERİNİN MİSYONU: İNSANLIĞI ÇATIŞTIRMAK DEĞİL BARIŞTIRMAKTIR

n

28/03/2017 - 03:11 TEFEKKÜR

n

20/03/2017 - 01:07 İSLAM’IN HEDEFİNDE İNSAN VARDIR

n

17/02/2017 - 11:41 KUR’AN-I KERİM’DE MÜNAFIKLARIN ÖZELLİKLERİ

n

29/12/2016 - 10:57 Kur’an’la İlişkilerimizde Tıkanıklık Var

n

19/12/2016 - 03:08 Kur’an’la İlişkilerimizde Tıkanıklık Var

n

07/11/2016 - 12:31   KUR’AN’DA VELÂYET KAVRAMI

n

18/10/2016 - 04:51 YÜREKLER ve YÖNELİŞLER

n

21/09/2016 - 03:28 İSLAM'IN İSTEDİĞİ DÜZEYE ULAŞMAK

n

14/06/2016 - 11:19 Mescitler Arasında Mescid-i Aksa’ya Dair

n

10/06/2016 - 10:09 GÜNLÜK HAYATIMIZDA KUR’AN

n

07/06/2016 - 02:46 İnsan Dünyaya Emanet

n

02/05/2016 - 12:32 KUR’AN AÇISINDAN MESCİD GERÇEĞİ

n

18/01/2016 - 02:22 EĞER BİLMİYORSANIZ

n

01/12/2015 - 03:35 KUR’AN’A GÖRE SAHABE GERÇEĞİ

n

20/11/2015 - 01:28 TAKVA

n

09/10/2015 - 02:44 Zaman, İnsan ve ziyan

n

07/09/2015 - 03:47 KUR’AN EĞİTİMİ

n

08/08/2015 - 10:46 KOMŞULUKTA KUR’ANİ ÖLÇÜ

n

06/07/2015 - 12:38 AZIKLARIN EN HAYIRLISI  VE EN SONSUZ OLANI

n

11/05/2015 - 02:51 HEPİNİZ ÂDEM’DENSİNİZ Âdem ise Topraktan

n

27/04/2015 - 12:27 Kur’an’ı, Tabiatı ve Tarihi Anlamak

n

23/12/2014 - 03:22 Şükür-Şâkir

n

27/10/2014 - 03:11 KURÂN KARŞISINDAKİ DURUŞUMUZ

n

24/10/2014 - 03:42 KURÂNIN METİNLEŞME TARİHİ

n

04/07/2014 - 04:28 Haram Lokma ve Toplumsal Kaos

n

30/06/2014 - 06:05 Oruç Kalkandır

n

05/05/2014 - 01:01 21. YÜZYILDA KUR’AN’I HAYATA TAŞIMAK

n

09/04/2014 - 03:17 Küfür-Kâfir

n

09/04/2014 - 12:49 HALKIN KUR’AN ANLAYIŞI

n

21/03/2014 - 05:05 Sorumluyu Başka Yerde Aramak

n

21/03/2014 - 03:35 Samimiyet: Hakikati, Fazileti ve Afetleri

n

10/02/2014 - 02:22 Her Dem İmtihan

n

04/10/2013 - 05:10 Kur’an’da Öfke Kontrolü

n

22/07/2013 - 03:37 Kimlik inşasında Kur’an öğretimi ve öğreniminin önemi

n

19/06/2013 - 04:10 Günümüz Gençliği

n

18/06/2013 - 03:35 Kur'an ve Sünnete Göre Kavmiyetçilik

n

15/05/2013 - 11:32 Şeytanın kardeşleri kimlerdir?

n

14/03/2013 - 01:30 KUR’AN’DA KARDEŞLİK

n

14/03/2013 - 11:10 KURÂNIN BUGÜNE SESLENİŞİ

n

28/01/2013 - 01:55 KUR’ÂN’IN HAYATA MÜDAHALESİ

n

28/01/2013 - 01:51 KURANI OKUMA VE ANLAMA SORUMLULUĞU

n

28/12/2012 - 11:53 KUR’AN KENDİNİ NASIL TANITIYOR?

n

27/12/2012 - 04:19 KUR‘AN‘IN ANLAM DÜNYASI İLE BULUŞMAK

n

22/11/2012 - 11:38 Buhranlarımız günahlarımızdandır

n

05/10/2012 - 02:30 Kur’an-ı Kerim’de hak kavramı

n

03/09/2012 - 04:28 Şeytanın kardeşleri kimlerdir?

n

03/09/2012 - 02:28 Kur’an karşısında nebevi duruş

n

13/07/2012 - 11:07 Ağır emanet

n

13/07/2012 - 10:59 Kur’an’ı öğrenmeyi/ öğretmeyi öğrenme üzerine

n

27/06/2012 - 11:06 Kur’an’a koşun

n

26/06/2012 - 04:04 Kendi dilinden Kur’an

n

25/04/2012 - 04:13 Hayata kulluk mührünü vurmak

n

02/04/2012 - 03:41 Ya Rabbi! Müminlere kin beslemekten bizleri koru!

n

12/03/2012 - 02:06 Duanın Önemi

n

12/03/2012 - 01:28 Kur'an-ı Kerim'de söz

n

05/03/2012 - 01:41 Müminler ancak kardeştir

n

23/01/2012 - 12:31 Dua Kavramının Anlamı

n

16/01/2012 - 01:48 Dinin şiarı:Ezan

n

03/01/2012 - 01:29 Kur’an’da Tevbe Kavramı

n

12/10/2011 - 02:01 Allah’a Gerektiği Gibi İnanmak

n

12/10/2011 - 01:58 Kur’an’ınTevhid Felsefesi

n

11/07/2011 - 03:04 Kur'an'ı sen de oku,anla ve yaşa!

n

06/06/2011 - 02:34 Kur’an’ın değerleri ve onların sıra düzeni

n

14/02/2011 - 16:28 Sahabenin Kur'an'ı öğrenme ve öğretme gayretleri

n

17/01/2011 - 14:37 Kur’an’ın Öngördüğü Model Mü'min

n

02/12/2010 - 17:03 Kur’an ve Hikmet Peygamberi

n

02/12/2010 - 16:10 Son Elçi ve Son Mesaj HZ.Muhammed ve Kur'an-ı Kerim

n

15/10/2010 - 18:42 Kur’an hayatımızın neresinde?

n

10/08/2010 - 14:58 Düşünmek Kur'anın Emri

n

28/04/2010 - 11:55 İlk muhatabının dilinden Kur’an

n

21/01/2010 - 10:31 Kur’an’ın Işığında Sorumluluk Duygusu ve Davranış Bilinci   

n

20/01/2010 - 10:54 Allah’a Tevekkül… AMA NASIL?

n

06/07/2009 - 15:11 Günlük Hayatımızda Kuran

n

06/07/2009 - 15:07 Kuran'i Kerimi Okuyanlar

n

04/05/2009 - 14:45 Kuran'i Kerimi Okuyanlar

n

04/05/2009 - 14:35 Kur'anla Bağlantı İçinde Olmak

n

21/03/2009 - 10:19 Kur'an'ı Nasıl Okuyalım ?

n

19/03/2009 - 15:17 Ashabın Kur'ân'ı Ezberleme ve Yazmadaki Gayretleri
 

Site İçi Arama

16 Zilhicce 1446 |  12.06.2025

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Yeryüzünde hiç bir canlı yoktur ki, rızkı Allah'a ait olmasın. Onun karar (yerleşik) yerini de ve geçici bulunduğu yeri de bilir. (Bunların) Tümü apaçık bir kitapta (yazılı)dır.



( Hûd sûresi - 6)

Bir Hadis

Eyub (radıyallahu anh) anlatıyor:

"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Kim Ramazan orucunu tutar ve ona şevval ayından altı gün ilave ederse, sanki yıl orucu tutmuş olur."


Müslim, Sıyâm 204, (1164); Tirmizî, Savm 53, (759); Ebu Dâvud, Savm 58, (2432).

Bir Dua

Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“Allah’ım! Kalbimde nur, gözümde nur, kulağımda nur, sağımda nur, solumda nur, üstümde nur, altımda nur, önümde nur var eyle, benim nurumu artır.”

(Müslim, Müsâfirîn, 181)

Hikmetli Söz

"Rahat zahmette zahmet rahattadır." darb-ı mesel

Canlı yayın

İslam Ansiklopedisi

  Tasarım : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com